Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK)'e en fazla şikâyet edilen programların başında Türk dizilerinin geldiğini vurgulayan Bayraktutar, "RTÜK'e yapılan şikayetler mercek altında tutulduğunda 'Türk aile yapısına ve ahlaka aykırılık' konusunda yapılan değerlendirmelerin yüzde 78'i, 'milli ve manevi değerlere aykırılık' konulu kritere ilişkin şikayetlerin yüzde 77'si ve 'program kaldırılsın' şeklinde gelen şikayetlerin yüzde 75'i dramatik dizilerle ilgili olduğunu görüyoruz. Söz konusu şikâyetleri değerlendiren RTÜK gerekli cezai yaptırımlara gitse de kalıcı çözümün medya yöneticilerinin atacağı adıma bağlı olduğuna inanıyoruz. Ve medya yöneticilerine; 'maddi ve manevi değerlerimizi tüketen programlara son verin' çağrısı yapıyorum." dedi.
DİZİLER MANEVİYATTAN UZAK
Reyting uğruna yayınlanan dizilerin seviyesizleştiğine vurgu yapan Bayraktutar, "Zaten yeteri seviyede din eğitimi alamayan nesil, bu diziler ile iyice yıpratılıyor. Diziler maneviyattan uzak hayatları dayattıkça da çocukların ruh dünyaları bozuluyor." diye konuştu. Büyük bir tahribatla karşı karşıya kalan gençliğin uçurumun kenarına itildiğini söyleyen Bayraktutar, "Gençlerimizi çağdaşlaşma adı altında ahlaken yozlaştıran ve manevi değerleri yok eden dizilere artık bir son verilmelidir. Toplumu ayakta tutan değerlerimizin reyting uğruna yıkılması, ülkeye yapılan en büyük kötülüklerdendir." ifadelerini kullandı.
"RAMAZAN AYI İSTİSMAR EDİLİYOR"
Ramazan ayı dışında bazı TV kanallarının dini içerikli programlara yer vermediğini vurgulayan Bayraktutar, "Batıya özenip İslam dinini yok sayacak projelere imza atanlar, Ramazan ayı geldiğinde vatandaşların dinî hassasiyetlerini sömürmeye başlıyorlar. Büyük çelişkilere imza atıyorlar. Oysa bizim onlardan beklentimiz, tümüyle insanlara varlık nedenlerini anlatan programlara imza atmalarıdır. TV'lerde İslam kardeşliği şuuru çerçevesinde konular işlenmeli, fikri planda gençleri besleyip doğrulara özendirme temel kural olmalıdır." şeklinde konuştu.
