GTO aralık ayı olağan meclis toplantısı Meclis Başkanı Zeki Yağcı'nın başkanlığında yapıldı. Toplantıda konuşan Mehmet Aslan, ekonomik gelişmelerle ilgili değerlendirmeler de bulundu. 2010 yılının son meclis toplantısında yeni yıla yönelik beklentilerini dile getiren Mehmet Aslan, küresel krizin tüm ekonomik göstergeleri alt üst ettiği 2009'un ardından, 2010 yılında kaydedilen toparlanmanın, beklentilerin üzerinde gerçekleştiğini ifade etti. Türkiye'nin krizin etkilerinden sıyrılarak en hızlı büyüyen ülkelerin başında geldiğini anımsatan Aslan, şöyle devam etti: "ABD ve Avrupa ülkelerinin krizle boğuştuğu bir dönemde ülkemiz dört çeyrektir büyümesini hızla sürdürüyor. Refah düzeyi krizin öncesini yakalar noktaya geldi. Ülkemiz Avrupa'nın en çok büyüyen ikinci ülkesi konumunda. Yine milli gelir artışında ülkemiz Avrupa'da üçüncü sırada yer alıyor. İhracat rakamlarındaki yükselişin yanı sıra protestolu senet ve karşılıksız çeklerdeki düşüş sürüyor. Bütün bunlar 2010 açısından olumlu gelişmeler. Buna karşın sektörel bazda sıkıntılar var. Ancak ekonomideki olumlu gidişatın sürmesi ve ekonomik dengeleri bozacak risklere karşı zaman geçirilmeden tedbirler alınmalıdır."
"ÜLKEMİZ BÖLGESİNDE ETKİN, BUGÜNKÜ NOKTADAN DAHA İYİ BİR YERE GELECEK"
Aslan, yeni dönemde işsizlik ve cari açığın risk teşkil ettiğine vurgu yaptı. Türkiye'nin krizin etkilerinden hızlı çıkmasında özel kesim tüketimi ve özel sektörün yatırımları, büyümeyi tetikleyen başlıca unsurlar olduğunu belirten Aslan, şunları aktardı: "Ekonomideki en önemli sorunların başında işsizlik ve cari açık geliyor. Krizden çıkış sürecinde işsizlik 2009'a göre önemli ölçüde gerilemekle birlikte yüksek düzeyini koruyor. Tahminimiz 2011 yılında da işsizliğin çift haneli rakamlarda kalacağıdır. Yine krizden çıkış sürecinde ekonomide en temel sorun ve riski ödemeler dengesi oluşturdu. Bunun yanında hızla artan cari açık ekonomik dengeleri bozabilir. 2011 yılının seçim yılı olması dolayısıyla hükumetin bir seçim ekonomisi uygulama ihtimali düşük de olsa, bu da ekonomiyi olumsuz yönde etkileyebilir. Dış ticaret açığı, işsizlik ve cari açıkla mücadele konusunda daha kararlı önlemler alınır ve Avrupa'daki ekonomik performans olumluya dönerse, cari açıkta biraz düzelme olabilir. Bütçe açığında ise eğer hükümet seçim nedeniyle harcamaları artırmaz ve bütçe disiplinini sürdürürse beklentimiz ülkemizin ekonomik açısından daha iyi bir noktaya geleceğidir. Ekonomide risklere karşı tedbirlerin zamanında ve yerinde alınması halinde ülkemizin bölgesinde etkin, bugünkü noktadan daha iyi bir yere geleceğine inanıyoruz."