Sabah saatlerinde Akkuyu'da yapılması planlanan nükleer santrali protesto etmek için Mersin'den Ankara'ya gelen bir grup, Çankaya Atakule önünde toplandı. Grup üyeleri, "Nükleer santral istemiyoruz", "Suyun ticarileşmesine hayır", "Akkuyu'da nükleer santral istemiyoruz" dövizleri taşıdı. Ankara'daki nükleer karşıtlarının da desteklediği grup, daha sonra Rusya'nın Ankara Büyükelçiliği'ne yürüdü. Grup üyeleri, yol boyunca, hükümet ve nükleer karşıtı sloganlar attı.
ÇAM AĞACININ TEPESİNDE EYLEMCİLERİ İZLEDİ
Elçilik önüne gelen grup üyeleri burada durduruldu. Mersin'den gelen bir kadın, yanında getirdiği portakalları yere atarak tepki gösterdi. Bu sırada elçilik binasının içinde bulunan çam ağacının üzerindeki bir çocuk kameralara yansıdı. Dışarıda olan gelişmeleri izleyen küçük çocuk, daha sonra gözden kayboldu.
Mersin Nükleer Karşıtı Platformu adına basın açıklamasını okuyan Sebahat Arslan, Akkuyu Nükleer Santrali Projesi'nin ihalesiz, rekabetsiz, şartnamesiz, gizli kapaklı ve kanunsuz bir şekilde yapılmaya çalışıldığını savundu. Rusya'nın 1986 yılında tarihin en büyük nükleer santral kazası olan Çernobil faciasının sorumlusu olduğunu belirten Arslan, bu olayın sonuçlarını dünyanın hala ödediğini söyledi.
Rusya'nın Akkuyu'da kurmayı planladığı 'VVER1200' modelinin dünyada denenmemiş olduğunu belirten Arslan, Rusya'nın kanun ve yönetmeliklerine uymadığı gerekçesiyle mahkeme kararıyla santralin Rusya'da kurulmadığını aktardı. Arslan, Rusya'nın kendi ülkesine kuramadığı sabıkalı teknolojisini Türkiye'de kurmaya çalıştığını öne sürdü.