Türkiye'nin sahip olduğu muazzam potansiyele sık sık vurgu yapan Sara Joseph, Türkiye'nin kendi içindeki çelişkileri ortadan kaldırması ve potansiyelini kullanması halinde önümüzdeki yıllarda dünya sahnesinde önemli oyunculardan biri olacağını vurguladı.
Türkiye içinde yaşanan çelişkileri anlatırken 'aşırı sekülerizm'e değinen Joseph, Türkiye'de aşırı sekülerizm de bir 'aşırılıktır.' İster dini radikalizm olsun ister seküler radikalizm olsun ikisi de problem. Eğer modern bir Avrupa ülkesi olmak istiyorsan, herkesin istediği şeyi giymesine saygı duyacaksın. İngiltere'de bir başörtülü olarak benim hiç hiç bir engel yok. Eğer burada yeterli sayıda insanı ikna edebilirsem ben başbakan bile olabilirim. Buna karışmak devletin, hele hele seküler bir devletin işi olamaz." dedi.
Türkiye'nin özellikle İstanbul'un mozaik yapısına da dikkat çeken Joseph, İstanbul'un Osmanlıyı, Türkiye'yi yansıttığına işaret etti. "Kıtalara hükmeden bir imparatorluktan geliyorsunuz."diyen Joseph, "Ama bu kadar büyük bir imparatorluk sizin şu anki modern tarihinizden silinmiş gibi görünüyor. Çünkü şu anki neslin neredeyse Osmanlıdan haberi yok. Aynı zamanda siz Türkiye olarak modern bir Avrupa ülkesi olma yolundasınız. Ancak sizin Avrupa'ya entegre olmanın yanında tarihinizi de unutmamanız ve ondan uzaklaşmamanız gerekiyor." diye konuştu.
Mavi Marmara gemisine düzenlenen saldırı ile ilgili olarak Joseph, olaya kendi dergilerinin internet sitesinde belki de en fazla yer veren basın organı olduklarını söyledi.
Müslüman oluşu sırasında yaşadığı sıkıntıları anlatan Sara Joseph, hayatında bir arayış içerisinde olduğunu ve belli bir süre sonra İslam'ı aradığını fark ettiğini söyledi. Ailesinin kendisinin Müslüman oluşunu ilk başlarda hazmedemediğinin altını çizen Joseph, "Ben özellikle baş örtüsü taktıktan sonra büyük zorluklar yaşandı. Ailem beni bu şekilde kabul etmekte zorlanıyordu. Bir yabancı gibi geliyordum onlara. Benim annem dünyanın en prestijli modellik ajanslarından birinin sahibiydi. Onların bunu kabul etmesi zordu. Ailemle çok güçlü ilişkilerim vardı ve bir anda bir kopukluk yaşandı aramızda. Anneme, 'Eğer ben Allah ile ailem arasında bir seçim yapmak zorunda kalsaydım, Allah'ı seçerdim.' dedim. Daha sonra bana biraz hoşgörüde bulundular." şeklinde konuştu.
Joseph, wikileaks ile ilgili olarak ise ifade özgürlüğünü savunduğunu ve demokratik bir ülkenin buna saygı duyması gerektiğini dile getirdi. Joseph, "Ne kadar şeffaf olursak bence o kadar güvenli oluruz." dedi.