12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrasında İngiltere Dışişleri Bakanlığı, Ankara'daki Büyükelçilik'ten acilen Türkiye'de siyasette ağırlığı olan en önemli 100 kişi hakkında bilgi istiyor.
Hazırlanan listede siyasetçilerin yanı sıra, iş adamları ve akademsiyenler de bulunuyor.
İngiltere Büyükleçiliği kriptolarında hakkında kişisel raporlar tutulan 100 kişi soyadlarına göre alfabetik olarak şu şekilde sıralanıyor:
Alacakaptan, Uğur, Profesör
Altıkulaç, Tayyar
Alyanak, İhsan
Aybar, Mehmet Ali
Baban, Cihat
Baştürk, Abdullah
Bayar, Celal
Bayar, Nuri
Baykal, Deniz
Baykara, Zeyyat
Bayülken, Haluk
Belli, Mihri
Berker, Feyyaz
Beyazıt, Selahattin
Bilgiç, Sadettin, Dr
Birgit, Orhan
Boran, Behice
Çağlayangil, İhsan Sabri, Senatör
Celasun, Osman Sedat, General
Çetin, Hikmet
Demirel, Süleyman Sami
Doğaramacı, İhsan, Dr
Ecevit, Bülent
Eczacıbaşı, Necat F
Elekdağ, M. Şükrü
Erbakan, Nemettin, Profesör
Erdem, Kaya
Erkmen, Hayrettin, Senatör
Ersin, Nurettin, General
Eyüboğlu, Orhan
Felek, Burhan
Feyzioğlu, Turhan, Profesör
Genç, Süleyman
Güneş, Turan, Profesör
İnan, Kamran
Irmak, Sadi, Profesör
Işık, Hasan Fikret Esat
Karakaş, Cahit
Kemal, Yaşar
Kılıç, Selahattin
Kocatopçu, Şahap
Koç, Rahmi
Koç, Vehbi
Koçman, Ali
Korutürk, Fahri, Senatör
Kotil, Aytekin
Küntay, Barlas, Senatör
Menderes, Aydın
Menteş, Cevdet
Menteşe, Nahit
Müezzinoğlu, Ziya
Narin, Halit
Ökçün, Gündüz
Özal, Korkut
Özal, Turgut
Özaydınlı, İrfan
Özgüneş, Mehmet
Öztrak, İlhan, Profesör
Perinçek, Doğu
Sabancı, Sakıp
Sağlam, Hasan
Şahinkaya, Hsan Tahsin, General
Saltık, Haydar, General
Sancar, M. Semih, General
Sezgin, İsmet
Soysal, Mümtaz, profesör
Sükan, Faruk
Sunay, Cevdet, Senatör
Toker, Metin
Topuz, Ali
Tümer, Nejat, Amiral
Türkeş, Alpaslan
Türkmen, İlter
Tüten, Şerif
Ulman, Haluk, Profesör
Ulusu, Bülend, Amiral
Üruğ, Necdet, General
Üstündağ, Mustafa
Üstünel, Besim
İşte kriptolardaki değerlendirmeler
SÜLEYMAN SAMİ DEMİREL
"Mussolini görünümlü Demirel, açık bir şekilde merkez sağda olan Batı yanlısı bir lider. Çok çalışkan, dirençli ve hoş sohbet ve hareketli bir konuşmacı. Ama konuşmaları fazlasıyla uzun, çapraşık ve zor anlaşılıyor. Türkiye'de kitleler ile Demirel arasındaki ahenk, diğer tüm politikacılardan daha fazla. Amerikan aksanlı olmakla beraber iyi İngilizce konuşuyor. Biraz da Fransızcası var."
DENİZ BAYKAL
"…..1974 ocak ayında CHP'nin MSP ile kurduğu kaolisyonda baş müzakereciydi. 1974'te CHP-MSP koalisyonunda Maliye Bakanlığı yaptı. Ocak 1978-Ekim 1979 arasında ise Enerji Bakanlığı yaptı.
Genç ve düşüncelerini oldukça açık seçik bir şekilde ifade edebiliyor. Yetenekli bir yönetici ve sıkı müzakerecei olarak bilinmesine karşın, Enerji Bakanlığı dönemi başarılı değildi. Daha önce Ecevit'in en yakın danışmanlarından biriydi, şimdi ise CHP içersindeki muhalif fraksiyonların en önde giden lideri.
Sıcak kanlı ve dışa açık. 1975 yılında Wilton Park'a (İngiltere Dışişleri Bakanlığı'na bağlı dünyada siyasi, ekonomik ve güvenlik gibi konularda konferanslar düzenleyen bir enstitü) katıldı."
İHSAN DOĞRAMACI
"…..Sağlığı pek iyi değil ama büyük bir enerjiye sahip, yetenekli bir yönetici. Neredeyse tek başına Hacettepe Çocuk Hastanesi'ni bağımsız ve uluslararası üne sahip bir üniversiteye dönüştürdü. 1975 yılında Glasgow Üniversitesi'nden mezun oldu.
Tıp konusunda İngiltere'de birçok bağlantısı var ve İngiltere'ye meyilli bir kişi. Konuşkan biri ve konuşması da renkli ve espirili. Hem Türkiye içersinde hem de dışarda çok saygı görüyor ve zamanının büyük bir bölümünü uluslararası tıp konularına ayırıyor. Sorbonne'da ders veriyor. Paris'te bir dairesi var ve eşiyle Paris'te zaman geçiriyor. Hoş bir insan, ama yine de kendi öneminin farkında olan biri. Zengin bir Iraklı ile evli."
BÜLENT ECEVİT
"…..1961-1965'te İnönü koalisyon hükümetinde Çalışma Bakanlığı yaptı. Türkiye'nin hızla büyüyen işçi sendikaları hareketinin güvenini kazandı ve 1963 yılında "demokratik" işçi yasalarının çıkmasında kritik rol oynadı. 1966 yılında CHP'nin Genel Sekreterliği'ne seçildi ve partiyi daha sola taşıdı. Parti yönetimindeki ağırlığı arttı ama 1971 yılında Erim başkanlığındaki hükümeti desteklemek konusunda İnönü ile ters düşünce istifa etti. Ancak 1972'de ortanın solundaki destekçileri CHP'nin, Satır önderliğindeki "eski kafalılarını" alt etti ve bu zafer CHP'nin olağanüstü ulusal kongreye gitmesine neden oldu. İnönü istifa etti ve Ecevit, CHP başkanlığına getirildi.
Temmuz 1974'te Kıbrıs'ta Türk askeri müdahelesi emrini veren hükümet işte bu hükümetti. MSP'nin maskaralıklarından bıkıp usanan Ecevit bu ortaklığı sona erdirdi. MSP'nin yerine DP ile ortaklık kurmayı umuyordu, ancak bu planlar gerçekleşmedi ve daha sonraki aylarda Profesör Sadi Irmak başkanlığında geçici bir hükümet görevi devraldı. Daha sona da ezeli rakibi Demirel 1975 nisanında hükümeti kurdu.
1977 eylülünde AP'den istifa eden milletvekilleri bağımsız bir grup oluşturdu ve bu milletvekilleri hükümete destek vermeleri karşılığında Ecevit'ten bakanlık istediler. Sadece biri dışında hepsi Ecevit hükümetine destek verdi. Hükümet 1978 ocağında güvenoyu aldı. 1978 aralığında yeniden sıkıyönetim ilan edilmesi Ecevit için hem kişisel hem de siyasi bir yenilgi oldu.
Hükümeti ekonomik alanda gerekli olan ama popüler olmayan kararları alamıyordu ve IMF ile yaşanan fikir ayrılıkları dış yardımın gelişini uzunca bir süre geciktirdi. Ekonomide ve terörle mücadeledeki başarısızlık hükümete başta verilen desteğin azalmasına yolaçtı. İstifalar ve ara seçimlerde beş koltuk daha kaybedilmesi sonucunda hükümet istifa etti. O zamandan beri de parti içinde meydana gelen kısmi bölünmeler yüzünden etkin bir muhalefet gösteremedi.
12 Eylül askeri darbesi sonrası "koruyucu gözaltı"na alındı ama daha sonra serbest bırakıldı. 30 ekim 1980'de MGK'nın bir açıklamasında Ecevit'in yeniden partisinin başına geçemeyeceğinin ima edilmesi üzerine CHP başkanlığından istifa etti.
NECMETTİN ERBAKAN
"Enlice, renkli, ayıyı andıran bir tip. Siyasi platformu İslami tepki, milliyetçilik ve büyük şirketlere karşı esnaf ve sanatkarı korumak üzerine kurulu. Ama kendi çevirdiği dolaplar, önceden planlanmış fırsatçılıkları nedeniyle genelde alay konusu olan biri. Eylül 1980 darbesi sonrası o da diğer siyasi liderlerle birlikte "koruyucu gözaltı"na alındı ama daha sonra devletin laiklik ilkelerini çiğnediği gerekçesiyle tutuklandı."
GENERAL KENAN EVREN
"…Çekingen biri ve donuk bir espiri anlayışı var. Orta rütbeli Türk subayları tarafından güçlü bir komutan olarak görülüyor ama göreve tayin edildiği zaman politkacılara karşı aşırı hürmetkar, riayetkar biri olduğu ileri sürülmüştü. Oysa ki, görevinin gereklerini büyük bir coşkuyla yerine getiren, açık sözlü bir komutan olduğunu ve Türk politkacıların ayak oyunları karşısında sabrının taşmak üzere olduğunu açıkça hissettirmekte tereddüt etmediği görüldü. Ecevit'e yakın olmasına karşın, 1979 nisanında aralarında bazı keskin görüş ayrılıkları vardı.
12 Eylül 1980'de, sabah erken saatlerde kendisi ve dört kuvvet komutanı kansız bir darbe gerçekleştirip yönetime el koydu. Yönetim yeni oluşturılan Milli Güvenlik Konseyi'ne devredildi. Evren siyasi şiddetten kurtulur kurutulmaz ülkeyi yeni ve işleyen bir anayasa altında demokrasiye ve parlementer rejime döndürmeye söz verdi. Mart 1980'de İngiltere'ye resmi bir ziyarette bulundu. Evli ve 3 çocuk babası. Biraz İngilizce anlıyor ama İngilizlerle Türkçe konuşmayı tercih ediyor. Eşi İngiltere'de tedavi gördü."
KORKUT ÖZAL
"…Saygın bir akademisyen, kitaplarının üçü yaklaşık 60 dile çevrildi. Etkili bir bakan ama hükümet politikası konusundaki kişisel görüşleri oldukça karışık. MSP içinde Erbakan'ın düşüncesizce yaptığı suçlamalar ve imkansız vaadlerine muhalif olan grubun lideri. Parti içinde "ılımlı" ve daha makul olan kanadın başını çekiyor ve önemli de bir desteği var ama şu an için Erbakan'ın karizması rakipsiz görünüyor. Özal, herhangi görüş ve renkteki bir hükümette bakanlık yapabilecek nadir kişilerden biri olarak nitelendiriliyor. "
TURGUT ÖZAL
"…1980'de Demirel hükümetinin aldığı ekonomik kararların mimarı olarak görülüyor. 1970'teki başarılı ekonomi paketinin arkasındaki önemli isimlerden biri. Özal'a tanınan geniş yetkiler, 1979-80 Demirel hükümetindeki birçok bakanın kıskanmasına neden oldu. Eylül 1980'de Evren de onunla devam etti ve Ulusu hükümetinde ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı oldu. Böylece hükümet Demirel zamanındaki politikalara devam edebildi. Ufat tefek, yuvarlak ve sıcak kanlı. İyi bir dinleyici ve kendisini dinletmeyi bilen iyi bir konuşmacı."
DOĞU PERİNÇEK
"…Etkileyici bir konuşmacı ve çok cesur biri. Batı Avrupa'ya karşı dostane fikirler besliyor. Evli ve 2 çocuk babası."
SAKIP SABANCI
"…Tüm o büyük servetine karşın hala kuvvetli Anadolu aksanıyla konuşan 'alçakgönüllü mülti milyoner' olarak tanınıyor."
GENERAL TAHSİN ŞAHİNKAYA
"…Ufak tefek ve değişken, sempatik ama ne yapacağı belli olmayan biri. Askeri komutanlar arasında konuşkan olanlardan."
GENERAL HAYDAR SALTIK
"1978'de Genel Kurmay Başkan Yardımcısı oldu ama ordu içindeki en etkin güç olarak görülüyor. Sıkı bir NATO taraftarı ve İngiltere hakkındaki düşünceleri olumlu ama ABD'nin silah ambargosu nedeniyle kızgın ve Türkiye'nin sorunlarının büyük bir bölümünün de ABD'nin yaptığı düzenbazlıklardan kaynaklandığı görüşünde."
İSMET SEZGİN
"Hevesli, zeki ama kolay heyecanlanıyor. Bakan olarak Turgut Özal'ın gölgede bıraktığı isimlerden biri. Hep ilk 11'de değil de yedek 11'deki oyunculardan biri izlenimi veriyor. Kişisel ilişkilerinde daha etkili."
MÜMTAZ SOYSAL
"Alçak sesle konuşan, orta derecede olmakla beraber sıkı bir solcu. Kafayı taktı mı takan sinirli bir tip ama kin gütmediği söyleniyor. Görüşlerini savunurken sergilediği inatçı tavır karşısındaki için kırıcı olabilir. İngiltere'ye karşı genelde dostane bakan biri."
ALPASLAN TÜRKEŞ
"1944'ten beri savunduğu Turancı politikalar değişmedi. 1968'de Demirel'in istifasıyla sonuçlanan öğrenci olaylarında "komando kampları" adı verilen yerlerde öğrencilere eğitim verdi. Türkeş bu faaliyetler üzerinde kontrolü olduğu şeklindeki suçlamaları redetse de, bu komandolar devamlı bir şekilde şiddet olaylarında fiilen rol oynuyorlar. Demirel ile kurduğu 2. koaliasyon hükümetinin düşmesi Türkeş'in de etkisini azalttı ama ülkenin dörtbir yanında partisine hala önemli bir destek var. Sert ve yaygın bir şekilde sıkı yönetim uygulanması taraftarı.
Çengel burnu ve simsiyah saçlarıyla çarpıcı bir tip. Kötü bir konuşmacı ama bir misyon adamının çekim gücüne sahip. Kıbrıs kökenli oluşundan utanç duyduğu söyleniyor. "