Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Hüseyin Çelik: Türkiye'de muhafazakar olmayan kesimlerin Ruhban Okulu konusunda daha katı olması ilginç

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, ötekileştirmeye karşı olduklarını söyledi. "Din meselesinde bana yetki verilsin 24 saatte

15 Yıl Önce Güncellendi

2010-12-22 22:16:00

Hüseyin Çelik: Türkiye'de muhafazakar olmayan kesimlerin Ruhban Okulu konusunda daha katı olması ilginç
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, ötekileştirmeye karşı olduklarını söyledi. "Din meselesinde bana yetki verilsin 24 saatte Ruhban Okulu'nu açarım" dediğini aktaran Çelik, "Biz ekonomide, devletin yeniden yapılandırılmasnda hiçbir zaman muhafazakar değil aksine reformist değişmci partiyiz. AK Parti olarak 'Ruhban Okulu açılsın mahzuru yok' diyoruz. Bir bakıyorsun Türkiye'de diğer muhafazakar olmayan kesimler bu konuda daha katı davranıyor bu ilginç birşeydir.' diye konuştu.

Ege Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (ESİAD) sohbet toplantısına katılan Çelik, İzmir'de iyi bir orkestrasyon olmadığı için armoni yerine daha çok kakafoninin çıktığını, buna karşılık Kayseri'nin belediyesi, valisi, sanayi odası, sivil toplum örgütleriyle birlikte ahenk içinde işleyişiyle her geçen gün daha da ileriye gittiğini ifade etti. Ekonomide ve devletin yeniden yapılandırılmasında değişimci ve reformist bir parti olduklarını ifade eden Bakan Çelik, Avrupa'da 4 bin 800 caminin üçte birinin kiliseden çevrildiğini söyledi.

Konya'da bir tek gecekondu bulunamayacağını, İzmir'de ise sadece bazı evlerin gecekondu olmadığını ifade eden Çelik şöyle devam etti: 'Bir türlü İzmir'de ortak paydalarda buluşarak, kentlilik bilinciyle İzmirlilik ortak paydasında buluşarak ciddi hamle yapılamadı. İzmir'de merkezi hükumetin yaptıklarını kimse inkar edemez. İzmir Türkiye'nin fihristi olan, sanayi, tarım, turizm kenti. İzmir bu potansiyele sahip olmasına rağmen bu durumu haketmiyor. İzmir 4 tekerine fren takılmış gibidir. Sivil toplum kuruluşları adeta engellemek için çalışıyor. Bütün sivil toplum örgütleri için bunu söylemiyorum ama adeta birşeye engel olma zihniyeti maalesef birşeye destek olma, çözümün parçası olmadan daha öne geçiyor gibime geliyor.'

"24 SAATTE RUHBAN OKULU AÇARIM"

Çelik, gayri müslimlerin, alevilerin, kürtlerin, dindar insanların, köylülerin ötekileştirildiğini, köylülerin 1946 yılına kadar Kızılay'a, Ulus'a girmesinin yasak olduğunu anlattı. Çelik, bir ara AK Parti hükumeti aleyhine 'İstanbul'da kilise apartmanlarının kurulduğu' yönünde söylemlerin dolaştığını, Eski Başbakanlardan Bülent Ecevit'in eşi Rahşan Ecevit'in de 'Din elden gidiyor' dediğini kaydederek, "Bakıyorsunuz bunun aslı astarı yok. Biz empati yapmadıkça vicdanlı ve medeni bir toplum olamayız. Avrupa'da 5 bin adet cami olduğunu biliyor musunuz? 4 bin 800'ünü Türkler açmıştır. Bir havrayı satın almışlar Hollanda'da camiye çevirmişler. İsmini Mescidi Aksa koymuşlar. Amsterdamda en büyük katedrali satın almışlar. Camiye çevirmişler onun adı Fatih Camii. Öte yandan Rotermdam'da Uluslararası İslam Üniversitesi açılmış. 500 İslam İlahiyatı eğitimi alan öğrenci olursa burada problem olmuyor. Ama Ruhban Okulu'nda 100 tane papaz yetişirse Türkiye elden gider, papa ekümenlik patrik olur, Türkiye bölünür Vatikan oluşur diye bizim ulusalcı çevreler kıyamet koparıyorlar. Peki bu dürüstlük müdür? Empati yaptığınız zaman olur mu? Bu insanları ötekileştirmişiz. Türkiye'deki en kaliteli Kur'anların Almanya'da basıldığını biliyor musunuz? 4 bin 800 camiinin 3'te biri kiliseden camiye dönmedir. Din meselesinde bana yetki verilsin 24 saatte Ruhban Okulu'nu açarım dedim. AK Parti muhafazakar partidir. Biz ekonomide, devletin yeniden yapılandırılmasnda hiçbir zaman muhafazakar değil aksine reformist değişmci partiyiz. Kültürel ve moral alanında muhafazar olan AK Parti olarak Ruhban Okulu açılsın mahzuru yok diyoruz. Bir bakıyorsun Türkiye'de diğer muhafazar olmayan kesimler bu konuda daha katı davranıyor bu ilginç birşeydir.' ifadelerini kullandı.

"13-14 RUM OKULUNUN ÖĞRENCİSİ YOK ANCAK KAPATAMIYORUZ"

Çelik Milli Eğitim Bakanlığı görevinde iken Türkiye'de Rum okullarının kapatılmasına ilişkin yaptığı açıklamada, " 1971 yılından önce Ruhban okulu açıktı. Öğrencisi olmayan Türk okulları mesela israf olmaması için kapatılmıştır. Türkiye'de bunlardan 15-16 tane olan okulların öğrencisi olmadığı için kapanması gerektiği için kapatamıyoruz. Adamların aç dediklerin açamıyoruz, kapat dediklerini kapatamıyoruz. 13-14 okula şu anda Türk Müdür atanmış durumda. Adam gidiyor sabahtan akşama kadar oturuyor. O okulda elektrik, kalorifer boşuna yanıyor. Doğru bir şey mi bu? Ben Milli Eğitim Bakanı iken kapatalım bu okulları dediğimde Dışişleri Bakanlığı bize; 'Kapatırsak bu okulları; işte bizim bu okulları kapattılar diye bizimkileri Batı Trakya'ya yönlendiriyorlar' dedi." diye konuştu.

SON VİDEO HABER

Münbiçli Arap esnaf, PKK/YPG'yi anlattı

Haber Ara