Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin, 'demokratik özerklik' talebine karşılık, "Bu sevdanın peşinde olanlar sonucuna katlanırlar" diye sert bir dille uyardığı BDP'liler ile bir araya geldi. Görüşme ile ilgili değerlendirme yapan Şahin, "Faydalı bir görüşme olduğunu ifade edebilirim. Benim aslında daha önce vermiş olduğum mesajda kendilerine söylemiş olduğum şeyler aşağı yukarı aynı paraleldedir. Ben 'Türkiye'de her sorunun çözüm yerinin TBMM olduğunu söyledim. Sayın Demirtaş ve arkadaşlarına da aynı şeyi ifade ettim." ifadelerini kullandı. Şahin, BDP'ilerin de aynı hassasiyeti taşıdıklarını gördüğünü söyledi.
DİYARBAKIR'DA ŞAHİN, MECLİS'TE GÜVERCİN
"Onlar da farklı bir düşünce taşımadıklarını, çünkü kendilerinin de TBMM'de bu amaçla bulunduklarını, bu düşüncelerle burada bulunduklarını ifade ettiler." diyen Şahin, şöyle devam etti: "Vermek istediğim mesajları kendilerine anlatma fırsatı da buldum. Bu ziyaret vesilesi ile bizim bir tek vatanımız var. Bana dillerimiz farklı olsa da bir tek milletiz dediler. Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü hepimizin üzerinde hassasiyetle durması gereken bir konudur. Özellikle bu Parlamento'da görev yapan milletvekilleri olarak hassas olmalıyız. Özellikle iki dil konusundaki düşüncelerini biraz daha net şekilde ortaya konması ricasında bulundum. Demirtaş da 'BDP olarak Türkçenin resmi dil olması dışında başka bir dili resmi dil olarak önerme düşüncemiz yoktur. Türkçenin resmi dil olması bizim de kabulümüzdür, bu düşüncedeyiz' demiştir. 'Ana dillerin korunması ve günlük hayatta bunların değerlendirilmesi konusunda bizim diğer partilerden farklı düşünce ve değerlendirmemiz olabilir, ancak bütün bunları gerçekleştirecek olan yer TBBM'dir. Anayasa değişikliği olacaksa burası yapacaktır. Yasa değişikliği olacaksa burası yapacaktır' dediler."
"HERKES ANAYASAL ÇERÇEVEDE HAREKET ETSİN"
Kendisinin zaten bunları ifade etmek istediğini kaydeden Şahin, "Anayasa ve yasalar yürürlükte kaldığı sürece hepimiz benimsesek de benimsemesek de, bazı yerlerine itiraz etsek de bu yasalar çerçevesinde hareket etmeliyiz. Söylemek istediğim budur. Ama değişiklik düşüncemiz olabilir, ama bunu da TBBM'de yapacağımızı söyledim. Bu konularda büyük ölçüde fikirlerimizin örtüştüğünü gördüm. 'Bundan sonra daha sık görüşelim. Dışarıda bazı yanlış anlamalar olabiliyor. Bunları yüz yüze görüşerek meramımızı daha iyi anlatabiliriz' dediler. Ben de memnuniyetle karşıladım. Ben de TBMM'de görev yapan siyasi partilerle daha sık bir araya gelerek daha net konuşmayı yeğlerim. Lüzumsuz gerginliklere yol açacak, yol açıcı davranışlarda bulunmama temennisinde bulundum. İnanıyorum ki ülkemizin ve milletimizin bütünlüğü konusunda çok daha dikkatli davranırız." şeklinde sözlerini sürdürdü.
KÜRTÇE KONUŞMA ISRARI
Şahin, BDP'lilerin Genel Kurul'da Kürtçe konuşma ısrarları olması halinde nasıl bir tavırları olacağını ilişkin bir soruya ise "Bu konuda İçtüzük'te disiplin konuları ile ilgili düzenlemeler dışında herhangi bir düzenleme yapılmamış. Dolayısıyla benim Meclis Başkanı olarak anayasa ve iç tüzük çerçevesinde hareket etmemiz gerekiyor. İç tüzükte çok açık bir hüküm yok. Ama sayın Demirtaş ve arkadaşlarının 'Meclis kürsüsünde Türkçe'den başka bir dille hitap etme talebimiz yoktur. Arkadaşlarını uyardım' sözünü önemsiyorum ve bu sözün arkasında durmalarını temenni ediyorum." cevabını verdi.