Geçtiğimiz hafta;
Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş(savaş kelimesi biraz acayip duruyor sanki, hani mücadele daha mı iyi olur) Dairesi Başkanı Prof.Dr. Murat Tuncer, cep telefonu kullanımına ilişkin açıklamada bulundu.
Dünya sağlık örgütünün yayınladığı sonuca göre; menegioma (beynin etrafını saran, onu koruyan ve dura adı verilen zardan kaynaklanan tümörler) olgularının yüzde 95'i, glioma (beyin tümörü) olgularının ise yüzde 90'ının cep telefonu kullanımını takiben ilk 10 yıl içinde geliştiğine dikkat çekiliyor.
Tuncer, son 4-5 yılda beyin tümörlerinde belirgin bir artış olduğunun özellikle altını çiziyor.
Bu önemli açıklamaları bir kenara mı atacağız.
Bunları es geçersen, görmezden gelirsen, Azrail görmezden gelir mi?
Sanmam.
'Vadeni erken doldurdun' der alır götürür, öyle değil mi?
Sigara kullanan biri değilim.
Belirteyim.
Ama aynı şeyi cep telefonu için söyleyemem.
Bir ihtiyaç.
Bir zorunluluk.
Hayatın vazgeçilmezi oldu telefon.
Ancak, bu böyle gitmez, gitmemeli.
Yoksa biyen cerrahlarına yolumuz çok düşecek, bu böyle bilinmeli.
Bakın, teyze oğlu beyin cerrahı Doç. Dr. Kadir Kotil'i aradım.
Kadir Bey, Celal Bayar Üniversitesi'nce yapılan bir deneyi örnek veriyor.
Yanlış anlaşılmasın.
Kendisi İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde.
Kotil, Celal Bayar Üniversitesi'nin, civciv embriyosu üzerinde telefon ile yaptığı deneyde embrionun morfolojik olarak hatalı olarak doğduğu sonucuna vardıklarını, bunun önemli bir gösterge olduğunu söylüyor.
Diğer detaylar şöyle;
Finlandiya'nın Radyasyon ve Nükleer Güvenlik Kurumu uzmanları, tümör bulunan 1521 cep telefonu kullanıcısıyla sağlıklı 3,301 kişiyi karşılaştırmış.
Araştırmaya katılanlar arasında cep telefonunu 10 yıl veya daha fazla kullananların, ahizeyi tuttukları beyin bölgesinde tümör gelişme riskinin yüzde 39 daha fazla olduğu belirlenmiş.
Peki, günümüz insanın en sıkı dostu! olan sigara mı yoksa telefon mu zararlı sorusunu soralım.
Araştırmalar, cep telefonu kullanmakla beyin kanseri arasındaki doğrudan ilişkiyi, sigara içince akciğer kanserine yakalanma riskiyle eşdeğerde görüyor.
Kullanım yaşının yasalarla sınırlandırılması gerektiğini söyleyen araştırmacılar, çocukların beyin yapıları henüz yetişkinler kadar gelişmediği için, cep telefonunun yaydığı radyasyondan daha fazla etkilendiklerini, acil durumlar dışında ve kulaklık olmadan cep telefonuyla konuşmanın çocukları olumsuz etkilediğini açıklıyor.
Sigara gibi uyarı yazılsın!
Cep telefonu üreticilerine de mesaj gönderen araştırmacılar, telefonların üstüne de sigara paketlerinde olduğu gibi sağlığa zararlı olduğu yönünde uyarı yazılması, yazılmamış telefonların toplatılması gerektiğini söylüyorlar.
Yapılacak şey şu:
Cep telefonları üzerinde uyarıların yazılması, kulaklık kullanılması ve özellikle çocuklarımızın acil durumlar dışında mümkün mertebe telefon kullanmaması için çaba sarf edilmesi.
(Ekrem Okuta-Star Gazetesi)