Gül, Ankara Büyükşehir Belediyesi'ni ziyareti sırasında gündeme yönelik soruları cevapladı. BDP'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde iki dilli hayata, yasal düzenleme beklemeden geçme kararı aldığının hatırlatılması üzerine Gül, Türkiye'nin resmi dilinin Türkçe olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Türkiye'de konuşulan başka diller de vardır. Halkımızın konuştuğu bütün diller bizim dillerimizdir. Bu, ayrı bir konudur. Türkiye Cumhuriyeti'nin dili Türkçedir, Türkçe herkesin ortak dilidir. Türkçe bilmeyen, öğrenmeyenlere öğretmemiz gerekiyor. Hiç kimse Türkiye'de ikinci sınıf vatandaş olmak istemez. Herkes birinci sınıf vatandaştır. Vatandaşlarımızın konuştuğu farklı diller de bizim kültür mirasımızdır. Anayasa bize, bütün kültür mirasımızı korumayı emrediyor. Bazen bunlar müzeler olur, bazen bunlar destanlar olur, bazen diller olur. Bu bakımdan baktığımızda Kürtçe de bu Türkiye'de konuşulan dildir. Vatandaşlarımızın bazıları konuşuyordur. O da bizim dilimizdir. Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi dili Türkçedir, o da bizim resmi dilimizdir." dedi.
BDP milletvekillerinin, TBMM kürsüsünden Kürtçe konuşmalarıyla ilgili bir soruya ise Gül, "TBMM'nin çalışma tüzüğü vardır. Çalışmasında nasıl çalışılır, nasıl konuşulur gayet açık seçiktir. Bunların tersine iş yapmamak gerekir. Bunlar bir fayda getirmez. Bugün Türkiye'nin daha çok demokratikleştiğini, Türkiye'de herkesin birbirini daha çok anlamaya çalıştığı, bugün eskiden farklılıklarımızı korkulacak bir şey görürken şimdi farklılarımızı zenginlik olarak görmeye başladığımız bir dönemde, herkesin daha sorumlu, daha dikkatli hareket etmesi yolumuzu daha çok açar. Bu açıdan herkes böyle bir sorumluluk duygusu içinde hareket ederse daha faydalı olur kanaatindeyim." diye konuştu.
