Devlet Bakanı Arınç, TBMM Genel Kurulu'nda 2011 merkezi mali bütçe görüşmeleri çerçevesinde Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) bütçesini anlattı. Arınç, BDP'li milletvekillerinin, bir arkadaşlarının daha önce Meclis küsüsünde yaptığı Kürtçe konuşmanın, tutanaklara, "Bilinmeyen bir dil" olarak geçirildiği eleştirisine karşılık, kimsenin Kürtçeyi inkar edemeyeceğini, bu dilin binlerce yıllık geçmişinin, gramerinin ve folklorunun olduğunu hatırlattı. Arınç, geçmişte birilerinin bu dili yasaklayarak büyük bir haksızlık ve saygısızlık yaptığını söyledi.
Arınç, Kürtçe ile ilgili küçültücü anlamında kullanılmasının doğru olmadığını, buna şiddetle karşı çıktığını ifade etti. Arınç, bu anlamda, BDP'lilerin bu duruma tepki göstermesini doğal karşıladığını kaydetti. Arınç, Kürtçe konuşmaya karşı olmadıklarını ancak; Genel Kurul'da ve grup toplantılarında konuşurken, milletvekillerinin büyük çoğunluğunun Kürtçeyi bilmediği için konuşmaları anlayamadığını, dolayısıyla konuşmaların Türkçe yapılmasının aynı zamanda bir ihtiyaç olduğunu kaydetti. Arınç, Anayasanın 3. maddesini hatırlatırken, bu uygulamanın doğru oluğunu söyledi.
Arınç, BDP'li milletvekillerine, kendi arkadaşlarının bile Kürtçe bilmediğini hatırlatarak, "Meclis'te en az 10 milletvekili Kürtçe bilmiyor. Dolayısıyla bu kürsüde Türkçe konuşulması bir ihtiyaçtır aynı zamanda. Çok güzel de Türkçeniz var. BDP Milletvekili Emine Ayna'yı ilk dinlediğimde İstanbul Türkçesi ile konuştuğunu görünce gıpta ettim. Hatta Kürtçe bilmeyen milletvekili arkadaşlarınız için kurs açtınız ama iflas etti." deyince salonda gülüşmelere neden olurken, AK Partili milletvekillerinden büyük alkış aldı.
Bu arada, BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık, kürsüde konuşurken, "Ben sadece, Huda ji te razıbe biliyorum." diyen Arınç'a, "Brez Vezir, tu bı zimani Kurdi ağivi gelek spasdıkım- Sayın Bakan Kürtçe konuştunuz. Size çok teşekkür ediyorum) diyerek Kürtçe teşekkür etti.
