biraraya geldi. Baykal, yaklaşık 30 dakika süren görüşmeyi nezaket görüşmesi olarak nitelendirdi. Kılıçdaroğlu'na herkese istediğini seçme imkanı tanıyan 'çarşaf liste' yöntemi konusundaki ısrarını aktardığını Baykal, "Maalesef şimdiye kadarki açıklamalarını değerlendirerek yeni bir tablo görmediğimi söyleyebilirim. Genel başkanın hatır gönül gözetmeden 'Evet bunu yapacağız' anlayışı daha net ve sesli söylemesi parti için daha iyi olurdu." dedi.
Deniz Baykal, görüşmenin ardından TBMM'de bir basın toplantısı gerçekleştirdi Baykal görüşmeye ilişkin olarak, "Sayın Kılıçdaroğlu ile kurultay öncesinde kısa bir görüşme yaptım. PM'ye gitmemesi gereken kişilerle ilgili bir konuşma olmamıştır. Ne ben PM'ye yönelik görüşmelerde bulundum, ne de genel başkanın bu yönde bir düşünce talebi oldu. Olması gereken de budur. PM listesinin nasıl oluşturulması gerektiğiyle ilgili partide ve kamuoyunda ciddi bir tartışma yaşanıyor. Ama bu tartışma isim genelinde ortaya çıkmamıştır." diye konuştu. Daha önce yaklaşık 2 saatlik bir görüşme yapan ikilinin bu defaki görüşmesi kısa sürdü. Baykal, yaklaşık yarım saat süren görüşmeyi 'nezaket görüşmesi" olarak nitelendirirken, şunları dile getirdi: "Kamuoyunun beklentisine cevap verecek somut bir gelişmenin ortaya çıktığını ifade etmem mümkün değil. Bu görüşme nezaket görüşmesidir, bir dostane buluşmadır. Hiçbir önemli meselede ciddi bir müzakere gerçekleştirilmedi. Ben bu kurultayımızın önündeki sorunla ilgili anlayışımı genel başkana ifade ettim. Bu kurultayın temel gündem maddesi PM'nin oluşturulması konusunda izlenecek yöntem ana konudur. Son tüzüğümüzün ortaya koyduğu bir tablo vardır. Bu tablo bundan önceki kurultaylardan farklı bir durum ortaya çıkarmıştır. Yeni tüzüğümüz bu anlamda ilk kez kurultaydan çıkacak PM ile ilk kez uygulanacaktır. MYK'yı genel başkanın bizzat kendisinin kendi takdiriyle oluşturulmasına imkan vermektedir yeni tüzüktür."
"BLOK LİSTE TÜZÜĞE AYKIRI"
Baykal, Kemal Kılıçdaroğlu'na herkese istediğini seçme imkanı tanıyan 'çarşaf liste' yöntemi konusundaki ısrarını aktardığını ifade etti. "Genel başkan görevinin başındadır. Çalışma arkadaşlarını kendi istediği gibi yapacak ve uygun gördüğü anda gereken her türlü değişikliği yapacaktır." diyen Baykal, blok listenin CHP'de çok ciddi sıkıntılara yol açacağını ifade etti. Baykal, bu yöntemin partide 'kapalı devre' yönetim anlayışını beraberinde getireceğini savunarak, şöyle konuştu: "Siyaseti tabana dayalı olarak götürme gereği vardır. Yüzlerce adayın içinden bir kişinin bir değerlendirme yaparak PM gibi bir organı belirlemesine olanak vermek çok ciddi sıkıntıları da beraberinde getirir. Buradan örgütümüzün seçtiği PM ile güçlenmiş olarak çıkmak mümkün olsa en iyi sonucu alırız diye düşünüyorum."
KURULTAY'DA ÖNERGE SUNMAYACAK
Baykal, toplantıda görüşme ilişin gazetecilerin sorularını da cevapladı. Baykal, "Siz genel başkanken hep blok liste ile kurultaya gittiniz. Çarşaf liste ısrarınızın sebebi nedir?" sorusuna karşılık, "Bu imkan ilk kez uygulanacak. Benim zamanımda böyle bir imkan yoktu. Seçilme şansı olmayan insanlar listeyi etkileme konumuna gelirlerse parti içindeki temel ilkeleri ciddi şekilde zaafa uğratır. Yeni tüzükte genel sekreteri, genel saymanı, MYK'nın tamamını genel başkan kendisi seçecek. Eskiden bunları PM seçerdi. Bu yeni tablo karşısında PM'yi kurultayın özgürce belirlemesi vardır. Genel başkan "Kurultay çarşaf liste tercihini yaparsa saygıyla karşılarım." dedi. Deniz Baykal, Kurultay'da çarşaf liste için önerge verip vermeyeceği yönündeki bir soruya şu karşılığı verdi: "Ben şahsen bir önerge sunmayı düşünmüyorum. Ben partinin yararını düşünen bir partili olarak arkadaşlarıma bu anlamda PM'yi çarşaf listeyle oluşturmanın faydalı olacağını düşündüğümü belirtiyorum. Önce genel başkana düşüncemi söyledim, şimdi de net olarak fikrimi söylüyorum."
"Çarşaf liste yöntemi benimsenmezse partide bir bölünmeye yol açar mı?" sorusunu Baykal, "Partide bir bir bölünme beklemiyorum. Bizi üzecek olan iyinin olmamasıdır. Hepimizin tek düşüncesi daha güçlü bir PM ile önümüzdeki seçimlerde başarıya ulaştırmaktır." cevabını verdi.