Dolar

35,4856

Euro

36,4774

Altın

3.091,70

Bist

9.977,94

Mazlum Der Batman Şubesi: Yaşam hakkının korunması halen insanlığın en büyük sorunu

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin kabul edilmesi ve ilanın yıl dönümü nedeniyle Mazlum-Der Batman Şubesi'nden yapılan açıklamada, yaşa

15 Yıl Önce Güncellendi

2010-12-09 16:51:00

Mazlum Der Batman Şubesi: Yaşam hakkının korunması halen insanlığın en büyük sorunu
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin kabul edilmesi ve ilanın yıl dönümü nedeniyle Mazlum-Der Batman Şubesi'nden yapılan açıklamada, yaşam hakkının korunmasının halen insanlığın en büyük sorunu olmaya devam ettiği belirtildi. Açıklamada, şiddete başvuran bütün kesimler şiddetten arınmaya davet edildi.

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin 10 Aralık'ta kabul ve ilan edildiğini hatırlatan Mazlum-Der Batman Şubesi, insan onurunun gözetildiği bir dünyaya doğru atılan adımların en önemlisi olan bu günde; adil, barışçıl bir dünya ve Türkiye özlemlerinin devam ettiğini belirtti. Konuya ilişkin yazılı bir açıklama yapan Mazlum-Der Batman Şubesi, bütün dinler ve insan hakları metinlerinde kabul edilmiş ve kutsanmış yaşam hakkının korunmasının halen insanlığın en büyük sorunu olmaya devam ettiğini belirterek ister devlet adına isterse örgütler adına olsun, şiddete başvuran bütün kesimleri şiddetten arınmaya davet etti.

Referandum süreciyle kısmen atılan demokratik adımlara rağmen Türkiye'nin halen 12 Eylül darbe anayasasından ve zihniyetinden kurtulamadığına dikkat çekilen açıklamada Türkiye'nin, bütün özgürlükleri teminat altına almış, sivil ve demokratik bir anayasaya ihtiyacının olduğuna vurgu yapıldı. Çatışmasızlık ortamına rağmen Kürt sorununda gerekli adımların hala atılmadığına da işaret eden Mazlum Der açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yöntemler geliştirilerek çözümü gerekirken, görece çatışmasızlık dönemini yaşadığımız bu günlerde sorunun çözümü için atılması gereken adımlar halen geciktirilmekte ve demokratik açılım süreci tozlu raflarda bekletilmektedir. Geçtiğimiz yıldan bu yana bini aşkın Kürt siyasetçisinin halen tutuklu olup anadilde savunma haklarının tanınmaması ve özgürlüklerinden yoksun bırakılmaya devam edilmeleri, sorunun çözümü açısından umut kırıcı olmuştur."

Açıklamada, din ve vicdan hürriyeti alanında da ayırımcılık konusunun, bütün yasaklama ve baskılarla devam ettiğine dikkat çekilerek, başörtüsü ile ilgili hiçbir alan farkı gözetilmeksizin sınırsız özgürlüklerin sağlanması ve ülkede yaşanan bu ayıp ve hukuksuz yasağa derhal son verilmesi istendi. Ayrıca, ülke genelinde farklı kesimlerden gazetecilere, aydınlara, sivil toplum ve demokratik kitle örgütleri yöneticileri ile insan hakları savunucularına karşı açılan davaların, ifade hürriyeti açısından ülkedeki olumsuz gelişmelerin devam ettiğinin göstergesi olduğu ileri sürüldü.

Haber Ara