İsrail 'özürü' söylentiden ibaret

M. FATİH GEDİMAN / TIMETURK

Son günlerde İsrail'in Türkiye'den ve şehid ailelerinden özür dileyeceği yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı. Mavi Marmara adlı gemide dünyanın gözü önünde yardım gönüllülerini katleden İsrail'in özür dilemeye niyeti olmadığı yönünde görüş ve demeçler yayınlanmaya başladı.

Özellikle Hayfa'daki yangında yardım çağrısında bulunan İsrail'e ilk giden uçakların Başbakan Erdoğan'ın emri ile giden Türk uçakları olması barışın geleceği yönündeki haberleri yeniden gündeme getirmiş, söz konusu özür ve tazminat beklentileri de bunun üzerine haberleştirilip, kamuoyu oluşturulmaya çalışılmıştı.

Fakat İsrailli kaynaklar ve yetkili isimlerden alınan bilgiler İsrail'in özür dileyeceği yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını ve bu haberlerin İsrail'e karşı Türkiye'de kamuoyunu yumuşatmak adına bir taktiksel hamle olduğunu ortaya çıkardı. Son bir haftanın gündemini sıklıkla işgal eden İsrail'in özür dilemesi konusunu, İsrailli bakanlardan, Türkiye masasına kadar bir çok kaynak yalanladı.

PİŞMANLIK BİR KENARA, HALA TERÖRİST OLARAK GÖRÜYORLAR!

İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, Türkiye ile İsrail arasında, ülkesinin Özgürlük Konvoyu saldırısından dolayı özür dilemesine ve kurbanların ailelerine tazminat ödemesine dayanan bir barış yapılmasına karşı çıktı ve koalisyondan ayrılma imasında bulundu. İsrail basınında yer alan haberlere göre Lieberman, Başbakan Netanyahu'ya sert eleştirilerde bulundu ve taraflar arasında ilişkilerin yeniden düzelmesi için yapılan telefon görüşmelerinin ardından, "Türkiye'den özür dilemek teröre boyun eğmektir." dedi.

BUNU DİYENLER BLA BLA BLA DİYORLAR

Öte yandan, Türk asıllı Yahudi Gazeteci - Yazar Rafael Sadi, özellikle Haaretz yazarı Barak Ravid'in İsrail'in özür dileyeceğini belirttiği yazısı üzerine konu ile ilgili bazı İsrailli kaynaklarla görüştüğünü açıkladı. Sadi'ye açıklama yapan İsrail Dışişleri Bakanlığı Türkiye Masası şefi "Bunun doğru olduğunu sanmıyorum, çünkü öyle bir durum sözkonusu olsaydı, öncelikle benim haberimin olması gerekirdi. Her ne kadar bu görüşmeler Başbakanlık ofisinden yönetiliyorsa da, bizim Dışişleri olarak haberimiz olur ve hatta bütün dünya basını da bunu manşetten verirdi." yanıtını verdi.

Bir diğer isim olan Başbakanlık Ofisi Basın müşaviri Mark Regev konu ile ilgili olarak söz konusu yazıdan haberdar olduğunu fakat henüz bu safhaya gelinmediğini, ne prensip de ne de fiiliyatta böylesi bir haberi yazmayı hak edecek bir sonuç olmadığını bildirdi. Regev, "İki diplomat aralarında birçok şey konuştular ve doğal olarak Türkiye’nin talebi olan Özür ve Tazminat gündemin esasını oluşturuyordu, ama biz bunu kabul ettik demiyoruz. Yazar BLA BLA BLA ediyor" şeklinde konuştu.

İsrail'deki Türkiye Büyükelçiliği Müsteşarı Tolga Uncu da konu ile ilgili olarak "Ben bilmiyorum, haberim yok, bana söylemediler herhalde" diyerek konunun söylenti olduğunu ima ederek "Umarım bu aşamaya geliriz" cevabını verdi.

Söz konusu çıkış ve cevaplardan anlaşılacağı üzere İsrail'in Türkiye'den özür dilemeyeceği ve Özür dilenmesi için ortada bir suç olması gerektiğini savunmakta. Dolayısıyla İsrail yaptığı katliamın suç olduğunu düşünmemesi ve şehid ettiklerini de terörist olarak görmesi nedeni ile Türkiye ve İsrail arasındaki buzların erimesi şimdilik ufuklarda görünen bir kara olmaktan çok uzak.

İsrail 'özürü' söylentiden ibaret

Filistin topraklarını işgal eden İsrail Devletinin Mavi Marmara katliamı için özür dileyecekleri yönündeki haberlerin yalandan ibaret olduğu ortaya çıktı.