Yumurtalı saldırıyı kınayan AK Parti Grup Başkan Vekili Kılıç, yaşanan olaylardan üniversite yönetimini sorumlu tuttu. Bir haber kanalında olayı fikir ve ifade özgürlüğüne yönelik büyük bir saldırı olarak değerlendiren Suat Kılıç, "Üniversite yönetimlerinin giriş çıkışları kontrol altında bulundurmaları, girenlerin çıkanların kayıtlarını tutabilmeleri lazım. Eğer kolilerce yumurta Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde salona taşınabiliyorsa ve üniversite yönetimi bunu görmüyorsa, burada yönetsel bir zaafın varlığı apaçık ortadadır. Ya bu siyaset adamlarına 'Bizim üniversitemize gelmeyin. Fikir ve ifade özgürlüğünüzü hatta can güvenliğinizi sağlayamayız, nazikçe gelmeyin.' çağrısında bulunmaları gerekirdi. Aksi halde emniyeti sağlamaları gerekirdi. Bu kaçınılmaz bir şeydir." dedi.
Olayla ilgili öğrencilerin bir bölümünün veya tümünün Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencisi olmadıkları konusunda bir takım iddiaların söz konusu olduğunun altını çizen Kılıç, "Bu fakültelerin kampüslerini çok iyi biliyoruz. Yol geçen hanı değil. Bunlar araştırılmalıdır. İki anayasa profesörü, belki hocalarını yetiştirdikleri öğrenciler tarafından çok çirkin saldırılara maruz kaldılar. İfade özgürlüğü sonuna kadar, eleştiri özgürlüğü sonuna kadar, protesto, tepki koymak, tavır almak özgürlüğü demokrasilerde hepimizin sonuna kadar koruyacağı gerekliliklerdir. Ama kimse eylem yaparken protesto gösterisi ortaya koyarken bir başkasının özgürlük alanına girme hakkına kesinlikle sahip değildir. Bu eylemleri yapanların, iş hayatına atıldıklarında bugün içine girdikleri eylemlerden dolayı pişman olacaklarını düşünüyorum. En önemli özgürlüğün ifade özgürlüğü, en önemli kavramın demokrasi olduğunu anladıklarında umarım iş işten geçmemiş olur." şekline konuştu.
"ORGANİZE İŞLER DEVREDE"
AK Parti Grup Başkanvekili Suat Kılıç, Başbakan Erdoğan'ın rektörler bulaşması sırasında çıkan olaylarla ve Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde yaşanan yumurtalı saldırının 'organize işler' olduğunu kaydetti.
Her eylemin kanunlar çerçevesinde yapılması gerektiğinin altını çizen Kılıç, "Sayın Başbakan İstanbul'da üniversitelerin problemlerini konuşurken bir grup öğrenci İstanbul'a girmek istiyor. Gösteri ve yürüyüşler hakkındaki kanun hiçe sayılıyor. Ve maalesef sivil toplum örgütleri de siyaset de medya da polisi hedef haline getiriyor. Açık, çağdaş bir demokrasi anlayışını egemen kılmaya çalışıyoruz. Bu ülkede hükümet elbette protesto edilecektir, Sayın Başbakan'ı eleştirenler olacaktır. Bunun ne zaman ne şekilde yapılacağı kanunlarda bellidir. Hükümeti, hükümetin istediği şekilde protesto etsinler demiyoruz. Protesto gösterileri, yürüyüşler, kanunlara uygun şekilde yer ve zamanda, gösterilen çerçeve içerisinde güvenlik tedbirleri alınarak yapılmalıdır diyoruz.' ifadeleri kullandı.