HSP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı Başkanı Bedros Şirinoğlu ve Yönetim Kurulu üyelerini ziyaret etti. Basına kapalı ziyarette, HSP Genel Başkan Yardımcıları Rıza Güneri ve Erol Erdoğan ile Genel İdare Kurulu Üyeleri Ferit Özcan ve Mukadder Başeğmez de hazır bulundu.
Bedros Şirinoğlu Müzesi ile hastaneyi de gezen Kurtulmuş, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Ziyaretin, Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfının daveti üzerine yapıldığını belirten Kurtulmuş, ''Burada bilmediğimiz birçok şeyi, bu kültürel zenginliği, Türkiye'deki Ermeni cemaatinin geçmişte Osmanlı döneminde ve Cumhuriyet döneminde Türkiye'ye yapmış oldukları kültürel katkıları yakından görme imkanımız oldu'' dedi.
Bu topraklarda asırlardır birlikte yaşanıldığını ve bunun bir çiçek bahçesi olarak tanımlanabileceğini ifade eden Kurtulmuş, ''Her renkten, her kokudan çiçek var. Kapıyı açıp girdiğiniz zaman bu bahçenin adı Türkiye'dir. Burada biz Müslümanlar, gayrimüslim yurttaşlarımız, farklı kökenden olan yurttaşlarımız birlikte barış içinde yaşıyoruz ve birbirimizi daha yakından tanımak, birbirimizin sorunlarını daha iyi bilmek mecburiyetindeyiz'' diye konuştu.
''Türkiye'yi yönetmeye aday bir parti olarak'' bu tür ziyaretleri sürdüreceklerini kaydeden Kurtulmuş, bu anlamda tüm yurttaşların taleplerini ve Türkiye'yi yönetenlerden beklentilerini anlamak durumunda olduklarını belirtti.
Kurtulmuş, faydalı bir ziyarette bulunduklarını ifade ederek, Ermeni cemaatinin gündeme getirmek istediği sorunları Türkiye siyasetine taşımak bakımından HAS Parti'nin sözcü olmaya hazır olduğunu söyledi.
"Hepimizin yüreği burkuldu"
Başbakan Erdoğan'ın rektörlerle buluşmasını protesto eden öğrencilere polisin müdahalesine ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, ''Üniversiteden gelen ve içinde olan birisi olarak söylüyorum, o görüntüleri izlediğimiz zaman hepimizin yüreği burkuldu. Konu ne olursa olsun, öğrenciler neyi talep ediyor olursa olsun, Türkiye'deki hiçbir öğrenci bu kadar aşağılanmayı, bu kadar itilip kakılmayı hak etmiyor'' dedi.
Bu olumsuz manzaraların 2010 yılının Türkiye'sine yakışmadığını ifade eden Kurtulmuş, şöyle devam etti.
''Denilebilir ki, 'Bu çocuklar protesto edeceklerdi'. Bırakın protesto etsinler. Emniyet kuvvetlerinin vazifesi, protesto edenlerin kafasını, gözünü, ayaklarını kırmak değil. Emniyet görevlilerinin vazifesi, protesto edenlerin şiddete bulaşmayacak şekilde protesto etmelerinin yolunu sağlamaktır. O çerçevede hepimizi üzdü. Ama sadece üzülmekle kalınmamalıdır. Bu konuda gerekli tüm tedbirler alınmalı, sorumlular mutlaka bulunmalıdır. Ortaya konan orantısız gücün hatta neredeyse şiddet diyebileceğimiz bu tablonun sorumluları kimlerse bunların da hesap vermesi gerekir.''
WikiLeaks belgeleri
Kurtulmuş, Wikileaks belgelerindeki iddialarla ilgili olarak da ''WikiLeaks ile ilgili konuların iç politika malzemesi olarak kullanılmaması lazım. Ama aynı zamanda 'Böyle şeyleri birileri uydurmuş' diyerek üstünün de örtülmemesi lazım'' dedi.
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın basın toplantısındaki ifadelerinden de anlaşıldığı üzere belgelerin önemli bir kısmının doğru olduğunu kaydeden Kurtulmuş, ''Burada bence hem Türkiye'nin siyasetçileri, hem de dünyadaki bütün siyasetçiler bir ders çıkartmalıdır. O da şudur; Başkalarından icazet alarak siyaset yapmak yerine bizim gibi ülkelerin siyasetçilerinin tamamı sadece ve sadece halkın gücüne, milletin gücüne dayanarak siyaset yapmayı öğrenmelidirler. Bu ders alınırsa Wikileaks'i sızdıranlar da dünyaya büyük hizmet yapmış olurlar'' diye konuştu.
Bir gazetecinin, ''Saadet Partisi Genel Başkanı Erbakan'ın size hakkını helal ettiğini ifade eden sözleri basında yer aldı. Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz?'' sorusu üzerine de Kurtulmuş, 1 Ekim'de Saadet Partisi Genel Başkanlığını bırakırken yaptığı konuşmada kendisinin de ''Bana, aileme ve bütün arkadaşlarıma yapılanlar başta olmak üzere, geçmiş olayların hepsini affediyor ve hakkımı helal ediyorum'' dediğini anımsatarak, bu sözleri tekrarladığını söyledi.
Hastane Başhekimi Ardaş Akdağ, Kurtulmuş'a ''Osmanlı Sağlık Hizmetlerinde Ermeniler'' adlı kitabı hediye etti.
