Canbaz, "Bunun için Anayasa, siyasi partiler ve seçim yasaları değiştirilmeli ve yüzde 50 cinsiyet kotası getirilmelidir." dedi.
Kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilişinin yıl dönümü nedeniyle Bursa Barosu Başkanı Zeki Kahraman ve komisyon üyesi avukatlarla basın açıklaması yapan Nevin Canbaz, Atatürk'ün 'Kadınları geri bırakan milletler medeniyetten nasibini alamazlar' sözünü hatırlatarak, Türkiye'nin kadın istatistiklerinden örnekler verdi.
Nüfusun yüzde 51.6'sı kadın olmasına karşın, TBMM'de temsil oranının sadece yüzde 8,9 olduğuna dikkat çeken Avukat Nevin Canbaz, şöyle konuştu: "Fransa 1945, Belçika 1946 ve İsviçre 1971 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanımışken, Türkiye'de kadınlara bu hak pek çok Avrupa ülkesinden önce tanınmıştır. Ülkemizde 3 Nisan 1930 tarihinde belediyelerde, 26 Ekim 1933'te köy ihtiyar heyeti ve muhtarlıklarında, 5 Aralık 1934'te ise TBMM'de kadına seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır. 1935 yılında kadınlar Meclis'teki temsilde dünyanın ikinci ülkesiyken, 2002 yılında 163. ülkesi olduk. Son genel seçimlerde TBMM'de kadın sayısı 48'e yükseldi ama yine de kadın oranı yüzde 10'un altında kaldı. Yerel yönetimlerde ise durum daha da kötü. 81 ilden yalnızca 2 ilde kadın belediye başkanı bulunuyor."
Canbaz, Türkiye'de sosyal, kültürel, ekonomik, siyasi yapı ve anlayışın, siyasetin kapılarını kadınlara kapattığını savundu. Canbaz, Anayasa'da ve seçim yasalarında kadın ve erkeğin fiili eşitliğini sağlayacak mekanizmaların olmadığını dile getirdi. Siyasi partilerin seçim listelerinde, kadın adayların etkin bir biçimde yer almadığını anlatan Canbaz, "Kadının insan haklarının eksiksiz yaşama geçmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, Meclis'te ve tüm karar mekanizmalarında eşit temsil ve eşit katılım ile mümkündür. Bunun için Anayasa, siyasi partiler ve seçim yasaları değiştirilmeli ve yüzde 50 cinsiyet kotası getirilmelidir." diye konuştu.