Türkiye'de milyonlarca vatandaş okuma yazma bilmiyor. Bunların büyük bir çoğunluğunu ise çocukluk yıllarında okula gitmemiş 50'li yaşlardaki vatandaşlar oluşturuyor. Okuma yazma bilmeyen birçok vatandaş bu eksikliğini gidermek için okuma yazma kurslarına gidiyor. Kursa gidenlerden biri de 58 yaşındaki Hoşnaz Mert. İlk zamanlar büyük harflerle yazılan yazıları zorla okuduğunu kaydeden Hoşnaz Mert, "Eskiden birazcık büyük yazıları okuyordum ancak, birleştiremiyordum. Akşama kadar okusam da toparlayamıyordum." dedi.
Okuma yazma öğrenmeyi çok istediğini belirten Mert, ilk işinin oğluna mektup yazmak olacağını kaydetti: "Avusturya'da oğlum var. O da 'anne gelinceye kadar hikâye kitapları oku' diyor. Torunum geldiğinde ona hikâyeler okuyacağım. İlk işim de oğluma torunlarıma mektup yazıp göndermek olacak." diye konuştu.
Okuma yazma kursunun müdavimlerinden biri de Gülten Katanalp. Pazara çıktığında meyve ve sebzelerin fiyatını öğrenmek içim 'kaç lira' diye sorduğunda 'görmüyor musun' lafı işittiğini belirten Katanalp, "Ben bu yüzden okumayı çok istiyorum. Artık harfleri öğrendim, birleştirmeye çalışıyorum. Okuma yazmayı tamamen öğrendiğim günü dört gözle bekliyorum. En büyük sevinci o gün yaşayacağım. Pazara gidiyoruz, fiyatları okuyamıyoruz, sorduğumuzda 'görmüyor musun' diye laf işitiyoruz. 38 yaşıma gelmişim ama okuma yazma imkânı bulamamışım. Okuma yazmayı en kısa zamanda öğreneceğim." şeklinde konuştu.
Katanalp, askerdeki oğluna okuma yazma kursuna başladığımı söylediğini belirterek, "Oğlum bana, 'anne geldiğimde ismimi yazıp önüme koyar mısın' diye istekte bulundu. Katanalp, "Teskere alıp geldiği gün ben oğlumun ismini yazarak önüne koyacağım. Herhalde bu benim en mutlu günüm olacak." diyerek sözlerini tamamladı.