Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe'deki çalışma ofisinde rektörlerle kahvaltıda bir araya geldi. Türkiye'nin dört bir yanında çok sayıda davetlinin katıldığı kahvaltı öncesi rektörlere hitap eden Erdoğan, Wikileaks'ta yayınlanan ABD Dışişleri Bakanlığı yazışmalarına değindi. Yazışmaların bir süredir ortalığa saçıldığını söyleyen Erdoğan, ABD diplomatlarının dedikodu, magazin, iddia ve iftiralardan oluşan gayri ciddi yazışmaları internet yoluyla tüm dünyaya yaydığını vurguladı. Erdoğan, "Biz bu yazışmalar yayınlanmaya başlandığı andan itibaren devlet ciddiyetinin gerektirdiği, soğuk kanlılığın gerektirdiği bir tavır içinde, gelişmelerin izlenmesi, etekteki taşların tamamen dökülmesinin beklenmesini ifade ettik." dedi.
Yapılanın ne olduğunu tam olarak görmek için beklediklerini anlatan Erdoğan, gerçekten yaşanmış olayların bir kısım devlet sırlarının ifşa edilmesi mi, yoksa bu işin arkasında bir art niyet, farklı bir hedef mi var bunu anlamak için beklediklerini belirtti. Erdoğan, "Bu yazışmaları yayınlanmasının sitenin iddia ettiği gibi bir şeffaflaşma mı yoksa belli bir takvim çerçevesinde, belli süzgeçlerden geçirilerek bir sansür dahilinde dolaşıma sokularak bir takım operasyonların gerçekleştirilmesi mi? Örtülü bir kara propagandanın yürütülmesi mi. Bu yolla acaba belli ülkeler arasındaki ilişkiler etkilenmeye, manipüle edilmeye yada yeniden etkilendirilmeye mi çalışılıyor?" dedi.
Şu anda bu yazışmaların içeriğinden ziyade bunları kendilerine göre bir yorumla çerçeveleyerek yayınlayanların niyetlerinin sorgulandığını ifade eden Erdoğan, bu kişilerin kullandıkları semboller, hedef ve gayelerinin daha çok tartışma konusu haline geldiğini anlattı.
"Böyle bir ortamda meseleyi hiç analiz etmeden, düşünmeden, üzerinde tartışmadan, istişare etmeden hemen ilk çıkan iddia ve iftiralara sarılmak, çapsız, vizyonsuz ve ufuksuz bir siyasetin göstergesinden başka birşey değildir" diyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Devlet ciddiyetine sahip, vizyonu olan, dış politika diye bir derdi olan hiç kimse özellikle hiçbir siyasetçi, ortaya çıkan iftiralara sevinç çığlığı ile sarılıp bunlardan medet ummaz. Çare beklemez. " dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Gitsin İsviçre bankalarında hesabı olmadığına dair belge alsın" sözlerine hatırlatan Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Olamyan şeyin belgesi olmaz. Ve hukuktaki kaide, aramızda muhakkak hukukçu hocalarımız var. 'Müddei iddiasını ispatla mükelleftir.' Biz muhalefet de, medya da dahil bu ülkenin tüm kurumlarının güçlü bir vizyon, geniş bir ufukla bakmalarını, Türkiye kadar büyük düşünmelerini bu aziz millet kadar büyük ve itibarlı olmalarını istiyoruz ve bunun mücadelesini veriyoruz." diye konuştu.