Bahçeli, "Balyoz davasında sanık durumunda bulunanların bir bölümünün yargılanmalarına, görevlerinin başında olmalarına rağmen devam edilmektedir. Eğer, açığa alma işleminde söz konusu darbe planları gerekçe gösteriliyorsa, bu darbe planında adı geçen ve halen görevlerinin başında olan diğer kişilerle ilgili olarak da benzer işlemlerin yapılmaması düşündürücüdür." dedi.
TBMM'de konuşan Bahçeli, milletin sivil irade ve ordu arasında kronik hale gelen ve bir türlü dinmeyen karşılıklı itişme ve çekişmeden yorulduğunu savunarak, şunları söyledi: "Türk milleti, kendisini Cumhuriyet'in teminatı ve devamlılığı konusunda vazifeli gören ve tarihsel olarak da böyle bir misyonu taşıdığına inanan TSK, sivil iradeyi temsil ettiğini iddia eden ve demokrasinin bir sonucu olarak aldığı millet desteğiyle ülke yönetiminde siyasi sorumluluk üstlenen hükümet arasındaki gerilimli süreçten tamamen bunalmıştır. Pek tabiidir ki aziz milletimizin oy ve destek verdiği siyasal iktidara karşı devlet kurumlarının ve organlarının karşı durması ve bazı mensuplarının demokrasi dışı arayışlarda bulunması bizim açımızdan kabul edilemez bir durumdur. Darbe heveslisi kişilerin gayri meşru emelleri ve oluşumları karşısında millet olarak yekvücut olmak mecburidir ve herkes kanunlarla kendisine çizilen sınırlar içinde kalmalıdır. Demokrasiyi tahrip etmek, askıya almak ve millet iradesini silah zoruyla gasp etmek hepinizin takdir edeceği üzere hiç kimsenin haddi ve hakkı değildir. Eğer ortada yanlış giden bir şeyler varsa, bunun çaresi millet iradesine başvurmaktır ve ortaya çıkacak neticeye herkes saygı ve riayetle yükümlü olmalıdır. Tartışmasız kim darbeye yelteniyorsa, bunun için faaliyetler düzenliyorsa ve sivil yönetimi etkisiz kılmaya yönelik tertip içindeyse yürürlükte olan yasalar kapsamında ne gerekiyorsa yapılmalıdır ve adalet gecikmeksizin yerini bulmalıdır. Darbelerin ülkemiz ve milletimiz açısından ağır bedellere mal olduğu ve demokrasinin zayıflamasının hiç kimseye bir yarar sağlamadığı bugüne kadarki tecrübelerimizle sabittir."
DİĞER SANIKLARIN DURUMU
Bahçeli, generallerin görevden alınmasının ilgili bakanların takdir yetkisi olduğunu hatırlatırken, ayna davadan yargılanan çok sayıda askeri personelin hala görevde olmasını anlamakta güçlük çektiklerini söyledi. Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:
"Kuşkusuz hükümetin ilgili bakanları takdir haklarını kullanırken, bahse konu üç general de hukuki müracaat haklarının gereğini yerine getirmişlerdir. Bunda da şaşılacak ve sorgulanacak herhangi bir taraf yoktur. Eğer hukuk devletiysek, idarenin her türlü işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğunu bilmek lazımdır ve buna karşı gösterilen hoşgörüsüzlüğün hiçbir mazereti ve gerekçesi olmayacaktır. İşin ilginç yanı ise Balyoz davasında sanık durumunda bulunanların bir bölümünün yargılanmalarına, görevlerinin başında olmalarına rağmen devam edilmektedir. Eğer, açığa alma işleminde söz konusu darbe planları gerekçe gösteriliyorsa, bu darbe planında adı geçen ve halen görevlerinin başında olan diğer kişilerle ilgili olarak da benzer işlemlerin yapılmamasının düşündürücü olduğunu ifade etmeliyim."