Haber Merkezi / TİMETURK
Wikileaks uzunca bir süredir merakla beklenen ABD Dışişleri Bakanlığı'na ait belgeleri yayımladı. Belgeler, 2004 yılından bu yılın Mart ayına kadar yapılan 250 bin adet diplomatik gizli yazışmayı içeriyor.
Guardian'ın internet sitesine koyduğu belgelerde Türkiye ile ilgili de çok sayıda bilgi yer alıyor. Bunlar arasında İsrail'in Türkiye'nin uyguladığı politikalardan duyduğu rahatsızlığı ABD'ye iletmesi yer alıyor.
İsrail’in Ankara Büyükelçisi Gabby Levy, Başbakan Erdoğan’ı şikâyet edenler arasında. Erdoğan yönetimi altında İsrail ile ilişkilerin önemli ölçüde kötüleştiğini yazan Levy, Gazze Savaşı ve Mavi Marmara olayı sonrası Türkiye’de yaşanan olayları buna delil olarak gösterdi. Levy’nin İsrail’e gönderdiği gizli mektupta Erdoğan hakkında şu ifadelere yer verildi: “O bir fundamentalist. O bizden dini nedenlerde ötürü nefret ediyor.”
Dagan ABD’ye Türkiye’yi şikayet etti
31 Ağustos 2007 tarihli bir belgede, aynı yılın 17 Ağustos günü İsrail gizli servisi Mossad'ın Başkanı Meir Dagan ile ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Burns arasında yapılan toplantının tutanağı görülüyor. Toplantıda iki yetkilinin Ortadoğu'daki son durumu ele aldıkları ve özellikle İran konusunun üzerinde durdukları ortaya çıktı.
Tutanağa göre, Dagan, Burns'e Türkiye'ye baktığı zaman ülkedeki İslamcıların giderek ivme kazandıklarını gördüğünü söyledi. Belgede, "Dagan burada sorulması gereken esas sorunun kendisini Türkiye'nin laik kimliğinin savunucusu olan ordunun bu duruma daha ne kadar sessiz kalacağı olduğunu ifade etti" denildi.
Yine aynı belgeye göre, İran'la ilgili olarak Dagan, güç kullanarak rejim değişikliğine gidilmesi için daha fazlasının yapılması gerektiği yönündeki görüşünü dile getirdi.
ABD Elçileri Erdoğan’ı şikayet ediyor
ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi Eric Edelman’da 2004 yılında ABD’ye yazdığı gizli bir mektupta Erdoğan hükümetini şikayet etti. AK Parti’nin dini gruplara ve cemaatlere bazı iş sendikaları ve kurumlar aracılığıyla yardım ettiği belirtilen mektupta, partideki bazı politikacıların da gizli İslamcı oldukları kaydedildi.
26 Temmuz 2007 tarihli bir belgede de Ankara'daki ABD Büyükelçiliği'nin Başbakan Tayyip Erdoğan ile ilgili Washington'a geçtiği bilgi görülüyor. Bu belgenin Erdoğan'ın ismi verilmeyen bir çalışma arkadaşıyla yapılan görüşme üzerine hazırlandığı belirtiliyor.
Belgede, söz konusu kişinin Erdoğan'ı "demokratik" olarak nitelendirdiği ancak yaptığı genel tanımlamanın "çevresini katı otokratik kurallara göre yöneten cömert bir lidere" daha çok benzediği ifade edildi. Belgede ayrıca söz konusu kişinin Erdoğan'la çok yakın çalıştığı ve bu nedenle de söylediklerine güvenilebileceği vurgulandı.
Erdoğan'ı mükemmeliyetçi bir işkolik olarak tanımlayan belgede, Başbakan'ın yüzde 47 oy aldığı 2007 seçimlerinin ardından partisinin Merkez Karar Yürütme Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Bu sonucun yetmeyeceğini, İzmir ve Tunceli gibi yerlerden de oy alınması için çalışmalar yapılması gerektiğini söyleyerek herkesi şaşırttığı ifade edildi.
Ayrıca Erdoğan'ın sağlığıyla ilgili olarak bilgi veren kişinin "mükemmel" tanımlamasını yaptığı da belirtildi.
23 Şubat 2010 tarihli belgede Balyoz Davası değerlendiriliyor. ABD Büyükelçisi James Jeffrey ABD’ye Balyoz Davası ile ilgili bir yorum geçiyor. Jeffrey’in ABD’ye notu şöyle: “AB'nin desteğini arkasına alan Erdoğan, hükümetinin devam etmesini istiyor. Geçmiş deneyimlerinden anladı ki ordu kartına oynama ona seçim galibiyeti getiriyor. (%47 in 2007, %38 in 2009). Bu büyük ölçüde politik bir hamle, ama "bel altı" olduğunu da söylemek gerek. Polisin gözaltı sürecindeki tavrı eşkıya'ca (thuggish). Otomatik silahlarla generallerin evi basılıyor, ki bu bizde olmaz… Bu koreografinin nasıl sonlanacağını kimse bilmiyor. Burada hergün yeni bir gün.”