TIMETURK / HABER MERKEZİ
Uluslararası İnsanı Yardım Vakfı (İHH)'dan Osman Atalay, Kurban Bayramında onlarca ülkeye Müslümanların Kurban yardımlarını götürdü. Kurban çalışmaları için bayramda Polonya'da bulunan İHH'dan Osman Atalay, Polonyalı Müslüman Tatarlar ile ilgili izlenimlerini kaleme aldı. İşte o yazı:
Polonyalı Tatar Müslümanlar ve Bayram...
OSMAN ATALAY - İHH
14. yüzyılda Litvanya'dan Polonya'ya göç eden Tatar Müslümanları, yüzyıllardır dinlerini ve kültürlerini muhafaza etmeye çalışıyor. Tatar Müslümanları, uzun yıllardır Hıristiyan bir ülkede kendi ayakları üzerinde durmanın ne kadar zor olduğunu her fırsatta dile getiriyor.
Bugün İslam ülkelerindeki din kardeşleri ile olan bağlarının zayıf olması özellikle genç nüfusun din, gelenek ve kültürlerinden uzaklaşması Tatar büyüklerini gelecek için kaygılandırmaktadır. Kurban bayramı vesilesi ile buluştuğumuz tanıştığımız Polonyalı Tatar Müslümanlar, senede 2 bayram da olsa bir vesile ile bir araya gelebilmenin sevinci ve mutluluğunu buruk bir şekilde yaşadı.
MÜSLÜMANLARIN AYAKTA BİRLİKTE KALMA ÇABASI
Sadece bayramlarda bir araya gelebilmeleri yaşlılara mahsus bir hal alması da bir o kadar üzüntü verici olması dikkatimizi çekti. 38 milyon nüfusa sahip Polonya'da Müslüman Tatarların sayısı 5000 civarında. İslam’ı seçen Polonyalı Müslümanların sayısı ise 1000 civarında. İslam dünyasından ticari ve eğitim amaçlı gelip burada yaşamını sürdüren 25 bin civarında Müslüman yaşamakta. Polonya'nın 6 bölgesinde yaşamlarını sürdürmeye çalışıyorlar. Bohoniki, Kurşunyan, Biavistok, Varşova, Gdansk ve Gorzov Wielkopoolski bölgelerinde yaşıyorlar ve buralarda oluşturdukları: Polonya Müslüman Dini Birliği, Polonyalı Müslümanlar Birliği, İslam Kültürü ve Tebliğ için Müslüman Topluluğu, Varşova İslam Merkezi, Biavistok İslam Merkezi gibi kurumlar ile dini ve kültürel ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyorlar. Polonya Müslümanlarının ruhani lideri Tomasz Miskiewicz Tatar Türküdür. Halen Biavistok şehrinde imamlık yapmaktadır. Polonya halkının yüzde 60'ı kendisini Katolik olarak tanımlamaktadır.
Tatarlar, Polonya’nın asıl unsurları olarak yaşamakta. Litvanya’ya yakın olan Biavistok kentinde ve buraya bağlı bulunan Bohoniki ve Kurşunyan köylerinde yaşamlarını sürdürüyorlar. Bayram namazımızı Biavistok İslam birligi merkezinde kılmak için erken saatte kültür merkezine geldik. 2 katlı merkezin giriş katı mescid olarak düzenlenmiş. Sabahın erken saatlerinde, çoğunluğu yaşlı olan erkek ve kadınlar ellerinde poşetler ile mescide dolmaya başladı. Evlerinden getirdikleri şeker, tatlı, kek, kurabiye ve çikolataları bir birlerine ikram ettiler. İmamın bayram vaazı ve ilahilerin ardından bayram namazının kılınması sonrasında, bayramlaşma başladı. Herkes birbiri ile hem sohbet ediyor hem de hasret gideriyordu. Farklı köy ve şehirlerden bayramdan bayrama bir araya gelen Tatarlar bir birleriyle sohbet etme imkanı buluyor. Anlaşılan o ki çok fazla bir araya gelemiyorlar. Bayram onlar için bir birlerini görmeye vesile oluyor. Gençlerin yokluğu dikkatimizi çekmiş idi, maalesef gençlerin ana dillerini ve dini geleneklerini yavaş yavaş unuttuklarını duyduk ve şahit olduk. Bu hem müftüyü hem de Tatar Müslümanlarının yaşlılarını üzen bir olaydı. Bayramlaşma sonunda, müftü ile beraber, Bohoniki köyüne doğru mezar ziyaretine gittik. Mezarlığın bakımlı ve temiz olması çok dikkatimizi çekti. Yeni ve eski mezarların bir arada çiçekler ile süslenmiş, mezarların taşlarında Osmanlı tuğraları ve besmele yazıları özenle işlenmiş olduğunu gördük. Mezar ziyaretine gelen Kur'an okuyan Tatarlar az da olsa, adet ve geleneklerini vecibelerini yerine getirmek için kabristana gelmişlerdi.
TİKOÇİN BÖLGESİ…
Buradan sonra Tukoçin bölgesine kurban kesimine katıldık. 1O büyük baş hissemizi kestik. Ve ardından 2. gün Biavistok'da İslam Birliği Merkezi'nde kurban dağıtımına başladık. 3 saat süren dağıtım da kadın erkek guruplar kurban eti almak için öğlen namazından evvel beklemeye başladı. Akşam namazında tüm kurban dağıtımımız bitmiş idi. 3. gün kurbanlarımızın bir bölümünü Biavistok kentinde bulunan 300 Çeçenin yaşadığı mülteci kampında dağıttık. Çoğunluğu kadın ve çocukların yaşadığı kamp Polonya’nın kontrolünde olduğunu ve günlük ihtiyaçlarının BM ve Polonya devleti tarafından görüldüğünü öğrenmiş olduk.
Tatar Müslümanların Çeçen kardeşlerine ilgi ve alakası çok sıcak ve yakın. Polonyalı Tatar Müslümanlar ile sohbetimiz ihtiyaçlar istekler doğrultusunda devam etti bayram boyunca...
Ramazan ve Kurban bayramları ancak bir araya gelebiliyorlar. Gençlerin asimile olmaya yüz tutmaları onları endişelendiriyor. Tabii ülkede dağınık bir şekilde yaşamaları da iletişimlerini güçleştirmiş. Ramazan ayında ve diğer dini vecibelerin yerine getirilmesinde çok büyük eksikliklerin olması bizi düşündürdü.
SADECE DİLDE KALMIŞ BİR İSLAM…
Bugün Polonya'da inanç sistemi babadan oğula intikal ederek devam ediyor. Namaz kılmamakla ve oruç tutmamakla beraber, sadece Müslüman olduklarını söylemekle yetinen bir nesil var. Son yıllarda Polonya'da kurulan İslam merkezleri gelecek için ümit vaat etse de bu merkezlerin yardıma muhtaç şekilde işlev görmeleri çok da verimli olmadığını gösteriyor. Polonya Müslümanları Polonya'da rahat ve özgür eşit muamele görmeleri açısından çok büyük bir imkana sahipler. Sadece dinleri ve geleneklerini sağlıklı sürdürebilmeleri açısından maddi ve manevi, kültürel desteğe ihtiyaçları var.
Tatarların, gelenekleri, adetleri, örfleri, dilleri ve dinlerini yaşatmak ve özellikle kendi çocuklarına aktarma noktasında argümanlara ve eserlere, örgütlü ve akademik desteğe ihtiyaçları var. Kurban ve bayram adetlerinin zayıflaması ve yaşlıların desteği ile yaşatılmaya çalışılması çok düşündürücü. Polonya’nın 2004 yılında AB üyesi olması ve düzelen ekonomik yapısı ile beraber, Polonya’da Tatar Müslümanların refah seviyesinin yükselmesini bir şans olarak görebiliriz. Polonya'daki Müslümanların temel kaynak eserler ile tanıştırılması ve buluşturulması gerekiyor. İslami faaliyetler için kültürel ve maddi desteğe ihtiyaçları, kurumsallaşma, teşkilatlanma, yapısının koordine edilmesi sorunu, dini önderlerin ilahiyatçı akademisyenlerin yetersiz oluşu, İslam dünyası ile bağlantılarının zayıflığı, radyo, dergi, gazete, kitap, gibi görsel ve yazılı, araç, gereçlerin yoksunluğu. Kız ve erkek öğrencilerin Türkiye'de okutulması. Polonyalı Tatar Müslümanların en önemli olarak gördüğümüz ihtiyaçlarıdır..
600 yıldır Polonya da varlık mücadelesi veren ve unutulan Tatar Müslümanlarını unutmayalım… Ve Ramazan’da iftar sofraları kurmaya söz vererek vedalaştık… Tekrar buluşmak üzere…Türkiyeli kardeşlerine selam getirdik...