Nazilli Ticaret Odası Başkanı Ali Gültekin Kılınç, dağlarda ve kapama bahçelerinde kimyevi gübre kullanmadan yetiştirilen kestanelere coğrafi işaret tescil belgesi almak için başvurulduğunu söyledi. Yılda 8 bin 500 ton kestane üretilen Nazilli'de incirle birlikte bu ürünü de marka haline getirmek için çaba sarf ettiklerini belirten Kılınç, "Burada tamamen organik ürünler yetiştirilmekte. Kestane bunların başında geliyor. Bölge için katma değeri yüksek bir ürün. Kestane deyince akla Bursa geliyor ama onlar da buradan tedarik ediyor. Nazilli kestanesinin adını duyurmak için ciddi bir destek veriyoruz." dedi.
Kestane yetiştirilen köylerde, işleme tesisleri de kurulmaya başladı. Denizli İl Özel İdaresi aracılığıyla Dünya Bankası'yla ortaklaşa olarak Alandız köyüne 500 ton kapasiteli boylama ve paketleme tesisi kuruldu. Burada el değmeden dört boyda paketlenen kestaneler Bursa'ya şekerlik, İzmir ve Denizli'ye çerezlik olarak satılırken Fransa'ya da ihraç ediliyor. Aksu köyüne iki yıl önce kurulan Ak-Kes isimli işletmede ise kestane şekeri üretilmeye başladı. 100'e yakın köylü kadının aralıklı olarak çalıştığı işletmenin ortağı Bilal Yalçın, bu yıl 100 ton işlemeyi hedeflediklerini söyledi: "Sanayi tipi kestane şekeri yapıyoruz. Buraya kurmamızın amacı, hammaddenin kaliteli oluşu. Doğrudan yerinden alıp işliyoruz. Türkiye kestane üretiminin yüzde 65'ini Aydın bölgesi karşılıyor. Işıklar kestanesi, dünyada tescili olan üç kestaneden biridir."
Aksu Köyü Muhtarı Bilal Küçükdeğirmenci ise dünyada en iyi kestanenin Aydın bölgesinde yetiştirildiğini savundu: "Kestane, uzun ömürlü bir meyvedir. 300-400 senelik ağaçlar var. 700 metrenin üzerinde yetiştirilir. Bizim köyümüzde 24 bin dönüm arazi var, yarısı kestane, yarısı incir."
