Ülkedeki bütün karanlık odakların üstüne giden emniyet güçleri, çetelere büyük darbeler vurdu. Toplum yapısını çürüten her türlü illegal yapılanmaların cesareti kırıldı, kamu düzenini bozmaya yönelik pek çok suç, yapılan operasyonlar sayesinde işlenmeden önlendi.
Organize suç örgütlerine yönelik planlı operasyonlarda, toplumsal huzuru bozan suç örgütleri etkisiz hale getirilirken; vatandaşın devlete olan güveni de pekiştirildi. Bir olayın tanığı veya mağduru olduğu halde suç örgütlerinden şikayetçi olamayanların tanıklık yapabilmeleri veya şikayetçi olabilmelerini sağlamak amacıyla 27.12.2007 tarih ve 5726 sayılı 'Tanık Koruma Kanunu' çıkarıldı. Kanunla birlikte, Emniyet Genel Müdürlüğü'nde bir daire başkanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde de bir şube müdürlüğü oluşturuldu. 2008 Ağustos ayı itibariyle Tanık Koruma Birimleri faaliyete geçti.
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün mafya veya çete diye bilinen suç örgütleri ile mücadele kapsamında; 2007 yılında 167 operasyonda 2 bin 463 şüpheli; 2008 yılında 118 operasyonda 2 bin 239 şüpheli; 2009 yılında 253 operasyonda 2 bin 776 şüpheli yakalandı. 2010 yılının ilk 9 ayında ise 183 operasyonda bin 873 şüpheli şahıs hakkında yasal işlem yapıldı. Jandarma Genel Komutanlığı'nca ise 2007'de 236 operasyonda 3 bin 930 şüpheli şahıs yakalandı. 2010 Ekim sonu itibariyle organize suç örgütlerine yönelik düzenlenen 203 operasyonda, 2 bin 944 şüpheli yakalandı.
TÜRKİYE UYUŞTURUCUDA TRANSİT ÜLKE KONUMUNDAN ÇIKARILDI
Özellikle son yıllarda polis, jandarma ve sahil güvenlik uyuşturucu kaçakçılığı, kaçak göçmen ve insan ticareti konusunda faaliyet gösteren suç şebekelerine karşı da büyük başarılar elde etti. Aynı şekilde gençleri uyuşturucu kullanımına yönelten, okul çevrelerinde yuvalanan uyuşturucu sokak şebekelerine karşı da özel mücadele yöntemleri geliştirildi ve uygulandı. Emniyet kaynaklarına göre, sokak satıcısı denilen bu şahısların tamamına yakını aynı zamanda diğer suçları işleyen kişilerden oluşuyor.
Emniyet Genel Müdürlüğü'nce 2010 yılının ilk 9 ayında uyuşturucu suçlarıyla mücadele kapsamında yapılan 12 bin 774 operasyonla 26 bin 879 şüpheli yakalanarak adli mercilere sevk edildi. Bu şahıslarla birlikte 20 ton 813 kilo esrar, 7 ton 21 kilo eroin, 229 kilo kokain, 674 bin 146 adet captagon ve 327 bin 270 adet ecstasy maddesi ele geçirildi.
Jandarma Genel Komutanlığı'nca 2009 yılında 3 bin 332 narkotik ve psikotrop madde kaçakçılığı suç olayına müdahale edildi. Bu olaylarda 5 bin 317 şüpheli yakalandı. 2010 yılının 9 aylık dönem içerisinde 2 bin 53 narkotik ve psikotrop madde kaçakçılığı suç olayına müdahale edildi. Bu olaylarda 3 bin 75 şüpheli yakalandı. 2010 yılının 9 aylık dönem içerisinde yapılan operasyonlarda; 27 ton esrar, 2 bin 2 kg eroin, 16 lt asetik anhidrit, 68 bin 522 tablet ecstacy ve 16 bin 404 tablet captagon hap ele geçirildi. Bir önceki döneme göre narkotik ve psikotrop madde kaçakçılığı olay sayısında yüzde 20, yakalanan şüpheli sayısında ise yüzde 24 azalış meydana geldi.
UNODC 2008 Dünya Uyuşturucu Raporu'na göre, dünya afyon ve türevleri yakalamalarının ortalama olarak yüzde 30'u Avrupa'da, bu oranın yüzde 30'u ve dünya eroin yakalamalarının yüzde 10'u Türkiye'de gerçekleştiriliyor. Türkiye, tek başına yaptığı eroin yakalaması, Avrupa Birliği üyesi 27 ülkenin toplam yakalamasından daha fazla.
Uyuşturucuyla mücadele sonucunda doğudan batıya, batıdan doğuya olan uyuşturucu trafiği yön değiştirdi, Türkiye transit ülke konumundan çıkarıldı. UNODC 2008 Dünya Uyuşturucu Raporu'nda, 2005 yılından itibaren Balkan Rotasının kısmen önemini yitirdiği, Kuzey Karadeniz Rotasının alternatif rota olarak kullanılmaya başlandığı belirtiliyor.