Ortadoğu’nun kalbine bir hançer gibi saplanan İsrail, bir taraftan devlet gücü ile zulüm üstüne zulüm işlerken diğer taraftan da fanatik Yahudileri Müslümanların üstüne saldırtıyor. Kısa bir süre önce Kudüs sokaklarında yapılan ağır tahrik Müslümanları isyan ettirdi.
BÜTÜN MÜSLÜMANLARA ÖLÜM
Gecenin bir vakti Müslümanların evlerinin kapılarını ve duvarlarını hakaret dolu ifadelerle karalayan Yahudiler, insanları kışkırtmak için ellerinden geleni yaptılar. Duvarlara; “Bütün Araplara ölüm”, “Arap kızları yatak odalarımıza” ve “Bütün Müslümanları yok edeceğiz” gibi yazılar yazan Yahudiler, kendi karakterlerinin gereğini yerine getirmiş oluyorlar. Yazılanlara isyan eden Müslümanların ise geceleri evlerinin önünde nöbet bekledikleri öğrenildi. Ortadoğu’nun kalbine bir hançer gibi saplanan İsrail, bir taraftan devlet gücü ile zulüm üstüne zulüm işlerken, diğer taraftan da fanatik Yahudileri Müslümanların üstüne saldırtıyor. Duvarlara; “Bütün Araplara ölüm”, “Arap kızları yatak odalarımıza” ve “Bütün Müslümanları yok edeceğiz” gibi yazılar yazan Yahudiler, kendi karakterlerinin gereğini yerine getiriyorlar.
“İşgal edilmiş topraklarda çatışmayı işgal ordusu körüklüyor”
İngiliz The Guardian gazetesi, 1948 yılında işgal edilmiş Filistin topraklarındaki çatışmalara Filistinlilere karşı tahriklerini sürdüren işgal ordusunun sebep olduğunu yazdı. Filistin topraklarındaki son çatışmalarla ilgili olarak kapsamlı bir haber yayınlayan The Guardian, işgal ordusunun bu tahriklerini özellikle Kudüs’te ve En-Nakab’ta sürdürdüğüne dikkat çekerek, işgal ordusunun buralarda hayal edilemeyecek derecede baskıcı uygulamalarda bulunduğuna dikkati çekti. Gazete, işgal altındaki Kudüs şehrinde yaşayan Filistinlilerin inşaat için izin alamadıklarını belirterek, bu durumun kendilerini ruhsatsız inşaat yapmaya zorladığını, bunun sonucunda da işgal belediyesinin bu binaları yıkmakla meşgul olduğunu ifade etti. Filistinlilerin ev yapma talepleri ve karşılaştıkları zorlukları Siyonist gaspçıların talepleriyle karşılaştıran gazete, Siyonist gaspçıların hiç kimseden izin almadan her tarafta mantar gibi konut yaptıklarını, onlara ruhsat soran olmadığı gibi kimsenin de engel olmadığını söyledi. Gazete, 1948 yılında işgal edilmiş Filistin topraklarında yaşayan Filistinlilerin bu politikaya teslim olmadıklarını ve var güçleriyle direndiklerini yazdı.
İsrail’de pilotlardan birinin cesedi bulundu
İsrail’de düşen İsrail hava kuvvetlerine ait F-16I avcı uçağındaki iki pilottan birinin cesedinin, ülkenin güneyinde bulunduğu bildirildi. İsrailli askeri sözcü, yaptığı açıklamada, rutin bir eğitim uçuşu sırasında, yüksek irtifada uçan uçağın Necef çölünde bulunan Ramon Crater adlı dağlık bölgeye çarşamba günü akşam saatlerinde düştüğünü hatırlattı. Sözcü, İsrail ordusunun araştırma sonucu, uçağın kara kutusuna ve bir cesede ulaştığını, öbür pilotun da büyük olasılıkla öldüğünü ve hâlâ bulunmadığını belirtti. İsrail askeri radyosundan verilen bilgide, kazanın ilk belirlemelere göre, pilot hatası sonucu meydana geldiği bildirildi. ABD yapımı F-16’nın İsrail versiyonu olan F-16I, İran’ı vurabilecek güçte bir uçak olarak biliniyor. İsrail hava kuvvetlerinin bel kemiğini oluşturan F-16I savaş uçakları, saatte 2 bin kilometre hızla uçuyor ve havadan havaya füze fırlatabiliyor. İsrail makamları, ilk defa bu tip bir uçağın kaza yaptığının altını çiziyor. Bu kazadan sonra, İsrail Hava Kuvvetleri Komutanı Ido Nehushtan, geçici olarak bütün F-16I’ların uçuşlarını iptal etmişti.
Fas halkından Siyonist heyete protesto
Yüzlerce Faslı, Fas’ın Tanca şehrinde düzenlenen İşbirliği Forumu'na katılmak için Fas’a gelen Siyonist heyeti protesto etti. Filistin ve Irak’a Destek Girişimi Koordinatörü Halid Es-Süfyani yaptığı açıklamada, Fas’ta düzenlenen çalışmaya katılan Siyonist heyeti protesto etmek için yüzlerce Fas vatandaşının eylem yaptığını belirterek, eyleme Tevhid ve Islah Hareketi ile Adalet ve Kalkınma Partisi, Sosyalist Sol Parti, Adalet ve İhsan Hareketi gibi onlarca parti, hareket, dernek ve vakfın destek verdiğini ifade etti. Es-Süfyani yaptığı açıklamanın devamında Faslı vatandaşların Tanca’daki Birleşmiş Milletler’e ait merkezin önünde toplanıp eylem yaptıklarını söyledi. Göstericilerin, “Siyonistlerin yeri burası değil cezaevi” yazan dövizlerin yanında, işgal ordusunun son Gazze Savaşı'nda yaptığı katliamların görüntülerini de taşıdıkları gözlendi. Göstericiler sık sık işgal aleyhinde ve Filistin direnişi lehinde sloganlar attı. Şaibeli Amadeus Enstitüsü'nün düzenlediği foruma işgal rejiminin de katılmasının özellikle istenmesi, organizatörlerin işgalcilerle kirli ilişkiler içinde olduklarını gösteriyor.
Kaynak: Yeni Akit