Türkiye ile Rusya arasında vize muafiyeti öngören "Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşları ile Rusya Federasyonu Vatandaşlarının Karşılıklı Seyahatlerine İlişkin Usullere Dair Anlaşma" 12 Mayıs’ta iki başkan Medvedev ve Gül’ün huzurunda Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov tarafından imzalanmıştı.
Dışişleri Bakanlığı, hususi, hizmet ve umuma mahsus pasaport hamili Türk vatandaşları ile hizmet ve umuma mahsus pasaport hamili Rus vatandaşlarının, birbirlerinin ülkelerinde 30 günden fazla kalmayacak şekilde vizesiz olarak seyahat yapabileceklerini, vize muafiyetinin 180 gün içerisinde 90 günü aşmayacak şekilde geçerli olacağını bildirmişti.
Açıklamada "Anılan anlaşma her iki ülkede gerekli yasal süreç tamamlandıktan sonra yürürlüğe girecekti" denilmişti.
Yaz dönemine kadar vizelerin fiilen kaldırılacağı açıklamaları, özellikle Rus turistleri umutlandırmış, ama somut bir gelişme yaşanmamıştı.
Türkiye’de anlaşmayı TBMM’nin onaylaması ile mesafe alınırken, Rus tarafının Duma’ya anlaşmayı onay için sunacağı belirtilmiş ama yine ilerleme olmamıştı.
Konuya yakın bazı Rus ve Türk kaynaklar, TürkRus.Com’a bilgi verirken, fiilen vizesiz rejime geçiş için "Geri Kabul Anlaşması"nın (Readmission Agreement) imzalanmasının beklenidğini vurguladılar. Rusya’nın bu anlaşmayı önkoşul olarak en baştan masaya getirdiği, Türk tarafının prensip olarak kabul ettiği, anlaşma hazırlıklarının tamamlanmak üzere olduğu belirtildi.
"Geri Kabul Anlaşması" ne demek?
Bu anlaşma, “yasadışı yollardan giden kaçak göçmenlerin, transit ülkede yakalanıp, kaynak ülkeye geri teslim edilmesini ömgören bir uluslararası bir antlaşma türü” olarak açıklanıyor.
Vizesiz rejim için “kilit önkoşul” haline gelen “Geri Kabul Anlaşması”yla Rusya, Türkiye üzerinden ülkesine "kaçak" olarak girdikleri saptananların hangi vatandaşlığa sahip olursa olsun geldikleri ülke olan Türkiye’ye iadesini istiyor. Türkiye AB ile vizesiz rejim görüşmelerinde de aynı şartla karşılaşmıştı.
Geçen yıl AB ile ilgili bu anlaşma gündeme geldiğinde Referans’tan AB muhabiri Zeynep Lğle, “Ankara bunun Türkiye'ye sadece ciddi mali külfet değil, ondan da fazla ve önemli olarak sosyal külfet getireceğini belirterek bunu reddediyor. AB'ye göre, Türkiye üzerinden gelen "yasadışı" göçmen sayısı yılda 15 bini aşıyor. Ankara ise bu anlaşmanın Türkiye'ye getireceği mali külfetin 1.2 milyar euro tutarında olacağını söylüyor. AB'ye, "Bu külfeti paylaşalım" diyen Ankara, ret cevabı almış durumda” diye yazmıştı.
Avrupa’ya kaçak olarak gitmek isteyip bunu Rusya-Polonya rotasıyla yapmak isterken Rusya’da yakalanan Türk vatandaşı ya da Türkiye üzerinden gelenlerin yarattığı sıkıntı, vizesiz rejime geçme aşamasında Rusya’yı kaygılandırıyor.
Bir kaynak, “Bu anlaşma konusunda da sonuca varılmak üzere. Taraflar uyumlu bir şekilde çalışıyor. Muhtemelen yılbaşından sonra, belki yeni bir üst düzey ziyaret vesilesiyle imzalanması ve ardından vizesiz rejimin fiilen uygulamaya girmesi bekleniyor. Bunun dışında bir sorun yok, prosedür ilerliyor” değerlendirmesini yaptı.
Şu anki beklenti, vizesiz rejimin bir başka engel ortaya çıkmazsa mart ayında, en geç ilk anlaşmanın 1. yıldönümü olan mayıs 2011’de yürürlüğe gireceği yolunda. (turkrus)