İran'a saldırı hem rejimi güçlendirir hem de nükleer bombayı sadece erteler. İsrail, İran'ı ancak Suriye ve Filistinlilerle barış yaparak zayıflatabilir.
ABD’deki Kongre seçimleri mevsiminden biraz sonra ve başkanlık seçimi mevsiminden biraz önce, karar verme mevsimi için çok küçük bir fırsat penceresi açılır. Bu seferki pencereyse, benzersiz bir tehlike mevsimi olabilir. Gündemde her zamanki gibi, İran’ın nükleer tesislerine bir saldırı ve ‘barış süreci’ var.
Barış sürecinden hiçbir şey çıkmadı, fakat İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bile bir kereliğine dahi olsa bir karar vermek ve ‘tarihe geçmek’, iki devlet ve yerleşimleri durdurmakla ilgili bütün bu baş ağrısını bir kenara koymak istiyor. Dolayısıyla ufukta facia var. İnsanların unutmasını sağlamasının kısmen kolay yolu, bombalamak. Bir başarısızlıksa felaket getirecektir ve fazlasıyla dehşet senaryosu mevcut.
Türkiye de geri döner
İran tehlikeli; bombalanmış bir İran daha da tehlikeli olacaktır. İran’daki rejim istikrarlı; bombalamadan sonra daha da istikrarlı olacaktır. Bırakın, rejimi güçlendirmek isteyenler onu bombalasın... İran halkını liderlerinin arkasında daha da birleştirmek isteyenler saldırsın... Son ayetullahlar bile şunu biliyor: Afganistan ya da Irak’ın atom bombası olsaydı, ABD işgallere cüret edemezdi. Son ayetullahlar, işgalci İsrail’e sövüp saymanın rejimi korumanın en iyi yolu olduğunu biliyor. İsrail’deki uzmanlar da İran’ı bombalamanın bir atom bombasını olsa olsa birkaç yıl erteleyeceğini biliyor. Bırakın, İsrail’in nasıl bombalanacağını bildiğini kanıtlamak isteyenler bu delice maceraya atılsın...
İran’ı zayıflatmak ve yol açtığı tehlikeleri kısmen ortadan kaldırmak isteyenlerse daha farklı davranmalı. Bu tehdidi iki veya üç yıldan uzun süre yok etmenin tek yolu var: Barış. Şöyle ‘gerçekdışı’ bir senaryo tahayyül edilebilir: İsrail, Suriye’ye yanıt verir ve barış imzalar. İran bir stratejik müttefikini, Suriye’yi kaybeder. Bir diğer stratejik müttefik, Türkiye, İsrail’e geri döner. Ve İsrail barışı bulur. İnsan daha çılgın gelişmeleri de tahayyül edebiliyor. İsrail işgale son verir ve Filistinlilerle barış yapar. İran, İsrail’e saldırmak için sahip olduğu en can alıcı bahaneden mahrum kalır. Filistinliler İsrail’le barış yapsa Mahmud Ahmedinecad ne diyebilir ki? Ve saldırganlık için sahip olduğu bütün bu bahanelerden yoksun kalırsa, yeni bir Ortadoğu’nun karşısında, sadece Hizbullah, İslami Cihad ve belki bir de Hamas’la durursa ne kadar destek toplayabilir?
Bu durumda İran bir zamanların Libya’sı gibi tecrit edilir. Belki sonrasında, bugünün Libya’sı gibi kabul görür. Basit görünüyor ama ‘karmaşık’ ve ‘gerçekçi’ alternatifler daha gerçekdışı ve tehlikeli.İsrail’de son yıllarda yaşanan en zararlı süreç, mantığın kaybedilmesi. İsrail uzun süredir kendisi için neyin iyi olduğunu bilmiyor.
Obama engeller
Önümüzde karar verme mevsimi var ve bu kararları çoğunlukla iki kişinin alması gerekecek: Netanyahu ve ABD Başkanı Barack Obama. Obama İsrail’in bir bombalı saldırısını engelleme ve diğer yolu seçmesi için İsrail’e baskı yapma gücüne sahip. Netanyahu lehinde de şunu söylemeli: Kendisi İsrail’i hiç savaşa sokmadı, ki bu bir İsrail başbakanı için nadir görülen bir başarı. Bunu değiştirmezse iyi eder.
Kaynak: Haaretz Yazar: Gideon Levy Çeviri: Radikal