'Onu, indireceğim o koltuktan'

Kılıçdaroğlu, Erdal İnönü için düzenlenecek anma törenine katılmak için İstanbul'a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, Yargıtay'ın Mehmet Haberal ile ilgili kararının sorulması üzerine, "Yargı kararıdır, herkesin saygı duyması gerekir. Gereği neyse yapılır" dedi.

"CHP'de artık taşlar yerine oturdu mu" sorusuna da Kılıçdaroğlu, "CHP'de taşlar yerine oturdu" karşılığını verdi.

"Değişim CHP'nin ruhunda var"

Bahçeşehir Üniversitesi'nde düzenlenen SHP'nin Onursal Genel Başkanı ve eski Başbakan Yardımcısı Prof. Dr. Erdal İnönü'yü anma toplantısına katılmak üzere Ankara'dan uçakla İstanbul'a gelen Kılıçdaroğlu, Atatürk Havalimanı VIP Salonu önünde kalabalık bir partili topluluğu tarafından sloganlar ve pankartlarla karşılandı.

İzdihamın yaşandığı ve zaman zaman da arbedenin çıktığı karşılama sırasında güçlükle parti otobüsüne binen Kılıçdaroğlu, otobüsün üzerine çıkarak partilileri selamladı ve onlara hitap etti.

"Bir şeyi unutmuyoruz; günümüz birlik günü, beraber olma günü, iktidara koşma günü, Türkiye'yi kurtarma günü" diye sözlerine başlayan Kılıçdaroğlu, önemli bir değişim yaşadıklarını ifade ederek, şunları söyledi:

"Değişim, Cumhuriyet Halk Partisi'nin ruhunda olan bir şeydir. O ruhu yakaladık. Şimdi hep beraber, birlikte, tek yürek, halkla iç içe olacağız. Tarlalarda, fabrikalarda, merdiven altı atölyelerde olacağız. Herkesi kucaklayacağız ve Türkiye'yi aydınlığa çıkaracağız. Dün liderlerimizden birisi, efsane liderimiz Bülent Ecevit'i andık. Bugün bir başka liderimiz Erdal İnönü'yü anacağız. Onlar bizim çizgimizi belirlemişlerdi. Onlar halktan yana politika üretiyorlardı. Biz sonuna kadar onların arkasında olacağız. Onların izinden yürüyeceğiz ve Türkiye'yi aydınlığa kavuşturacağız.

Şunun üzerini özenle çizmek istiyorum; ayrılmayacağız, beraber olacağız, güçlü olacağız, halkı kucaklayacağız, birlik ve beraberliğimizden ödün vermeyeceğiz. Geçmişteki kavgaları bir tarafa bırakıyoruz, küskünlükleri bir tarafa bırakıyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi'nin kapısı bütün halka açık olacaktır. Umudum sizlersiniz, umudum halktır, halkla beraber yolumuza devam edeceğiz."

Erdoğan'a anında cevap

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Halk oylaması bitti, muhalefet Ankara'ya kapandı, hatta, birileri milletin derdini bir kenara bırakıp yine kendi derdine düştü" sözüne karşılık, "Sayın Başbakan, bugün gelip havaalanını görseydi, CHP içine mi kapandı, dışarı mı açıldı daha iyi görürdü. Onu indireceğim o koltuktan meraklanmasın" dedi.

Eski başbakan yardımcılarından Prof. Dr. Erdal İnönü'yü anma toplantısına katılmak üzere CHP İstanbul İl Başkanı Berhan Şimşek ve Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ile birlikte Bahçeşehir Üniversitesine gelen Kemal Kılıçdaroğlu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın, referandumdan sonra CHP'nin içine kapandığı yolundaki sözlerinin hatırlatılması üzerine, Atatürk Havalimanı'ndaki karşılamayı anımsatarak, "Sayın Başbakan, bugün gelip havaalanını görseydi CHP içine mi kapandı dışarı mı açıldı daha iyi görürdü" dedi.

Bir gazetecinin, Başbakan Erdoğan'ın, "CHP'nin sürekli iç işleriyle uğraşmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdiğini" söylemesi üzerine de, "Daha
iyi ya, mutluysa mesele yok. Onu indireceğim o koltuktan meraklanmasın" diye konuştu.

CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum da Bahçeşehir Üniversitesine gelişinde aynı yöndeki soru üzerine, şunları söyledi:

"Başbakan böyle söylüyorsa sevindim. CHP'nin nasıl bir anlayış içerisine girdiğini daha anlayamamış demektir. Biz daha önce de amacımızı söyledik. CHP artık, referandum sonrasında da göstermiştir ki Türkiye'de bu kadar baskıya bu kadar inanılmaz eziyete rağmen, hala halkın çok büyük bir çoğunluğu yüzde 50'ye yakını, hatta yüzde 50'si bu baskıya itibar etmeyeceğini, bu baskıya, tehdide boyun eğmeyeceğini göstermiştir. CHP de bu kitlenin tamamının ve hatta şu anda bu baskıya boyun eğmek zorunda kalan kitlenin de oyuna talip olduğunu ve bunu alarak iktidar olacağını göstermiştir. Başbakan'ın bunun farkında olmaması, anamuhalefet partisinin bir üyesi olarak beni memnun eder. Farkında olsa daha tehlikeli olurdu."

Başbakan Erdoğan'ın, CHP'nin "kendi iç dinamiğini oturtamamış, parti içi muhalefetle uğraşan parti" durumunda olduğu yolundaki sözleri üzerine de "Başbakan'ın bizim partimiz hakkında ne düşündüğü, beni çok ilgilendirmiyor" diyen Batum, şöyle devam etti:

"Başbakan, Türkiye'de insanları nasıl yoksullaştırdığını nasıl kadınların iş gücüne katılımında 134 ülke arasında 131'inci yaptığını, nasıl Türkiye'yi, 'Dünyanın 17. büyük ekonomisi yaptım' derken, servetin kişiler arasındaki dağılımında 54. ülke konumuna düşürdüğünü anlatsın. Sonra da CHP'nin iç işlerine karışsın. Tabii ki Başbakan'a, başbakan olarak saygımız sonsuz, ama bir siyasetçi olarak şahsen beni çok ilgilendirmiyor."

Sav'a mektup

Bu arada CHP'den yapılan açıklamada, Kılıçdaroğlu'nun CHP'nin yeni yönetimi belirlendikten sonra önceki Genel Sekreter Önder Sav'a bir teşekkür mektubu gönderdiği
belirtildi.

Kılıçdaroğlu, mektubunda şu ifadelere yer verdi:

"Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16 Ekim 2010 günlü yazısı ve Parti tüzüğünün 39.maddesi uyarınca Merkez Yönetim Kurulu üyeliklerine görevlendirme yaptım. Genel Sekreter olarak Parti Meclisi Üyesi Süheyl Batum'u görevlendirdim. Partimizin en kıdemli üyelerinden birisi olarak, her kademede yaptığınız hizmetlerden ötürü teşekkürlerimi sunuyorum. Bundan böyle de CHP iktidarı için birlikte çalışacağımızı umuyorum."

Matkap: "Ayrılık söz konusu değil"

CHP Parti Meclisi (PM) Üyesi Nihat Matkap, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile yollarının ayrılmasının söz konusu olmadığını belirtti.

Matkap, yaptığı açıklamada, "Genel Sekreterlik" görevini kabul etmediği yönünde bazı haberler çıktığını belirterek, bunların gerçeği yansıtmadığını belirtti.

Kılıçdaroğlu'nun özel kalem müdürü tarafından 3 Kasımda yapılan Parti Meclisi toplantısı sırasında kendisine bir not iletildiğini belirten Matkap, "Not ile Kılıçdaroğlu'nun benimle görüşmek istediği bildirildi. Ben de, toplantı bitiminde görüşmeye geleceğimi söyledim. Toplantı uzayınca, gecikmeden kaynaklanan iletişim eksikliği, görevi kabul etmediğim şeklinde algılanmış" değerlendirmesinde bulundu.

Matkap, siyasi hayatında her zaman doğruları savunduğunu ifade ederek, "Tamamen iletişim ve diyalog eksikliği olayları bu boyuta getirdi. Tartışmaların ardından genel başkanımızla 3 kez görüştüm. Konu aydınlandı. Kemal Kılıçdaroğlu ile yollarımızın ayrılması söz konusu değil. Yol arkadaşlığımız devam ediyor" diye konuştu.

Kaynak: Ajanslar