Katılım dünyanın dört bir yanından
İrfan Enstitüsü tarafından, Suriye’nin Haseki iline bağlı Telirfan beldesindeki Haznevî Külliyesi’nde, 23 Ekim Cumartesi günü gerçekleştirilen uluslararası sempozyuma, dünyanın dört bir yanından ve özellikle Türkiye, Suudi Arabistan, Lübnan, Özbekistan ve Almanya’dan büyük katılım gerçekleşti. Sempozyum, Arapça yayın yapan iki ayrı kanaldan canlı olarak verildi.
Âlimlerden büyük ilgi
Birçok akademisyen, yazar, şair ve kanaat önderinin katıldığı sempozyum, ünlü kurrâ Muhammed el-Aselî’nin Kur’ân-ı Kerîm tilaveti ile başladı.
Halep ulemasından Bessam Neccar hocanın sunucu olarak yaptığı açılış konuşması ardından, program, Haseke müftüsü Abdurrahman Abdullah, Medine İslam Üniversitesi İlmi Araştırmalar Merkezi Başkanı ve Şeria Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nayif Duayyis, Şazeli üstadı Şeyh Abdülhadi Horsa, Lazkiyye Merkez Ravza Camii İmam Hatibi Şeyh Yusuf Birutiyye, Şam Gufran Camii İmam Hatibi Prof. Dr. Hasan Cemel, Medine Taybe Üniversitesi Siyer Bölümü Eski Bşk. Prof. Dr. Muhammed Enver Muhammed Ali Bekri, Medine Vakıflar Başkanı Prof. Dr. Fuad İsmail Mer’iy, Şair-Yazar Salah en-Neda ve İstanbul İmam-ı Azam Camii Emekli İmam Hatibi Hüsnü Geçer’in tebliğlerini sunmalarıyla devam etti.
Muhammed el-Haznevî’nin şahsında tüm Haznevî Mürşidleri’nden bahseden konuşmacılar, Haznevîlerin, bir asrı aşkın süredir topluma çok sayıda ilim, irfan ve fikir adamı kazandırdıklarını ve bunu öğrenciler dahil, kimseden maddiyat kabul etmeyerek, kendi öz mallarıyla başardıklarını vurguladılar. Yanısıra Haznevîlerin, Kur’an ve Sünnet’e göre yaşama konusunda birer canlı örnek olarak kabul edilebileceklerini savundular. Tebliğlerde ayriyeten; çoğunluğu oluşturan gençlere, dünyayı ihmal etmeden âhiret için çalışma konusunda Muhammed Haznevî’den örnek almaları tavsiye edildi.
Haznevi: Harameyn Şehîdi’nden ibret almalıyız
Son tebliği ise, merhum üstâdın yazdığı vasiyeti ile yerine bıraktığı oğlu Şeyh Muhammed Mutâ el-Haznevi yaptı. Sempozyuma gösterilen ilgi için herkese teşekkür ve dua ederek konuşmasına başlayan Haznevi, “Bu büyük îmani ictimaya katılımınızdan dolayı son derece mutluyum.” diye konuştu.
Programın amacını, “İlmi ile amel eden ihlaslı âlimlerin öğretilerini ve hayatlarını şu karanlık dönemde yolumuzu aydınlatan ışıklar edinmek ve kılmak” diye ifade eden Haznevi, “Değerli kardeşlerim, bu programın maksadını anlamadığımız takdirde, bu programın sahibi ve konusu olan Şeyh Muhammed’in ve ondan önceki muhlis davetçilerin adap ve terbiyesini öğrenmediğimiz, vasıf ve meziyetlerini yaşamadığımız ve ihya etmediğimiz takdirde, burda bulunmanın hiçbir anlamı ve faydası yoktur ve olmayacaktır.” dedi.
Ardından, “Ey Rabbim! Bu toplanmadan kasıt, senin rızan değilse, beni tanınmaz eyle, kimse beni tanımasın ve etrafımda toplanmasın. Yok eğer sadece senin rızan içinse, sen benim Rabbim, ben de senin kulunum. Ey Rabbim, bu toplanma senin rızan içinse, hayrını artır ve bereketli eyle. Ey Rabbim! Bu mübarek mekanı ilim talebeleri, zikir, huzur ve murakabe ehliyle daim eyle.” diye dua etti.
Birlik ve beraberlik vurgusu yapan Haznevi, daha sonra şöyle konuştu:
“Değerli kardeşlerim! İslam’a, geldiği günün fecrinden beri inatla düşmanlık yapanlar var. Bu İslam düşmanları, Müslümanları yok etmeye, İslam dininin eserlerini ve geleneklerini yok etmeye çalışıyorlar. Ve insanlara, İslam dininin öğrettiği ahlakı inkar ettirmeye çalışıyorlar. Bu nedenle Yüce Allah, dini ve Hz. Rasulüllah’ın sünnetini ve ahlakını ihya edecek ve bu düşmanlardan koruyacak Peygamber varisleri yaratmıştır.”
Haznevi, son olarak maddiyat kabul etmediğini ve politikayla ugraşmadığı hatırlatırken, “Haznevi ailesinden de olsa, kim Haznevi şeyhi adına maddiyat ister veya toplarsa, biz ondan beriyiz, onu reddedin.” diye vurgu yaptı.
Külliyenin kapısı ardınca açık
Günler öncesinden gelen ve diledikleri kadar kalabilecekleri belirtilen ziyaretçilerin yeme-içme ihtiyacı külliye tarafından karşılanıyor.
Sempozyumdan sonra bir haftaya yakın süre sevenleriyle yakından ilgilenen Haznevi, hergün vaaz verdi. İlim, amel, edep, sabır, aile huzuru ve çocuk eğitimi konularında hitap eden Haznevi, sevenlerinden vefaya çok önem vermelerini istedi.
Telirfan’dan Mekke’ye
Bu arada, önceden hazırlık yapmış olan bir gurubun, Şam ziyareti ardından karayoluyla hacca gitmek üzere Telirfan’dan yola çıktığı öğrenildi.
