Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyetin çıtkırıldım olmadığını belirterek başörtüsünün nefes kadar tabi bir hak olduğunu söyledi. Erdoğan 2011 seçiminden sonra başlayacak anayasa çalışmasının sadece başörtüsüne değil Türkiye’deki her özgürlük meselesinin çözüme kavuşacağı bir süreç olacağını söyledi.
AK Parti TBMM Grup toplantısında konuşan Erdoğan, 8 yıl boyunca yasaklara karşı mücadele verdiklerini anlatarak “statüko muhafızlarının” kendilerini engellemek için her yola başvurduğunu söyledi. Yıllarca yapılan yüzlerce ankette başörtüsü yasağının “Türkiye’nin ayıbı” olduğu görüşünün ortaya çıktığını hatırlatan Erdoğan, “Biz ayıbı ortadan kaldırmak için çaba sarf ettik. Ama çabalarımız CHP’nin ve onunla birlikte statükonun engeline takıldı” dedi.
CHP LİDERİ GÜNDEME GETİRDİ
Yasağı kaldıracak anayasa değişikliğinin CHP’nin girişimi ile iptal edildiğini, AK Parti hakkında kapatma davası açıldığını hatırlatan Erdoğan, “Bu sorunu biz değil CHP Genel Başkanı gündeme getirdi” diye konuştu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun böyle bir vaatte bulunurken CHP’nin kodlarını dikkate almadığını söyleyen Erdoğan, “Çözümün önündeki en büyük engel CHP’deki statükocu ve özgürlük karşıtı anlayış” dedi.
“Nefes alıp vermek ne kadar tabiiyse, inancına göre giyinmekte, eğitim olanaklarına sahip olmak da o kadar tabiidir” diyen Erdoğan başörtüsü sorununun CHP ile çözülemeyeceğinin netlik kazandığını, MHP’nin de güven vermediğini söyledi.
TÜM YASAKLAR KALKACAK
Erdoğan şunları kaydetti: “Sadece başörtüsü konusunda değil, yıllardan beri süregelen inanca, düşünceye, ifade özgürlüğüne yönelik her türlü yasakla kararlılıkla mücadele edeceğiz. 2011 seçimleri ve ardından başlatacağımız yeni anayasa çalışmaları işte bu özgürlüklerin temel alınacağı bir süreç olacaktır. Ne 2011 seçimleri ne de sonrasında başlatacağımız anayasa çalışmaları sadece belli sorunların dikkate alınacağı değil Türkiye’deki her sorununun her özgürlük meselesinin çözüm yoluna kavuşacağı bir süreç olacaktır. Önümüze engeller çıkarıldığında her zaman millete gittik ve reformlarımızı gerçekleştirdik. 2011 seçimlerinde de milletimizden alacağımız yetki ve destekle Türkiye’yi prangalarından kurtarmaya devam edeceğiz.”
FİİLEN ÇÖZÜM YOLUNA GİRDİ
Özgürlükler konusunda da son sözü milletin söyleyeceğini, son kararı milletin vereceğini söyleyen Erdoğan, ‘’Biz şimdilik bu noktada, bu meseleyi maşeri vicdana, milletimizin takdirine havale ediyoruz. Meselenin siyasetin müdahalesi olmadan fiilen çözüm yoluna girmiş olması elbette umut vericidir” dedi.
Rejimimiz çıt kırıldım değil
• Başbakan Erdoğan, cumhuriyet ilanı öncesine ait olan bölünme, ayrışma, çatışma korkusunun bugün bile bir tehdit ve sindirme aracı olarak görülmesinin cumhuriyete ters olduğunu kaydetti. CHP’nin tek parti dönemi yasaklarını hatırlatan Başbakan Erdoğan, 1940’larda kılık kıyafet uygun olmayan köylülerin Ulus’a girmesinin yasaklandığını belirterek, “Sakal yasaklandı, bıyık yasaklandı. Şimdi olduğu gibi üniversite kapılarında genç kızların başörtüsü yasaklandı” dedi. Bu yasakları koyanların cumhuriyet koruma kollamanın arkasına sığındığını kaydeden Erdoğan, şöyle dedi:
‘KÖKÜ MAZİDE OLAN BİR ATİ...’
“Kaldırdığımız her yasağın ardından korkuların ne kadar yersiz olduğu ortaya çıktı. Ama biz o yasakları kaldırırken nasıl kıyametler koptuğunu hatırlayın. Attığımız her adımda karşımıza dikilip, ‘cumhuriyet tehlike altına girer bölünür, parçalanır, zayıflar ‘ diyorlardı. Bu cumhuriyet çıt kırıldım bir cumhuriyet değildir. Bu cumhuriyet kökü mazide olan bir atidir.” (Erdoğan’ın aktardığı dize Yahya Kemal’e ait. Ziya Gökalp’in “Harabisin harabati değilsin, gözün mazidedir, âti değilsin” mısralarına Yahya Kemal “Ne harabiyim, ne harabatiyim. Kökü mazide olan âtiyim” mısralarıyla yanıt vermişti.)
Asker kadar köylü de Cumhuriyetin sahibi
29 Ekim Resepsiyonu’na da değinen Erdoğan, “Cumhuriyet resepsiyonunu boykot edip etmemeyi tartışan bir CHP 1940’lardan bugüne gelememiş bir CHP’dir” dedi. Erdoğan şunları kaydetti: “Cumhuriyet sözde elitler tarafından değil millet tarafından kurulmuştur. Bu ülkenin bürokratı, hakimi, savcısı, askeri, polisi ne kadar Cumhuriyetin sahibi ise bu ülkenin işçisi, köylüsü, esnafı, vatandaşı da en az o kadar sahibidir ve sevdalısıdır.”
Bir katılım bir istifa
• Grup toplantısı sonunda Erdoğan, farklı partilerden AK Parti’ye geçen 41 ilçe, 13 belde belediye başkanına rozetlerini taktı. Erdoğan tarafından rozeti takılan Şanlıurfa bağımsız milletvekili Seyit Eyyüpoğlu da AK Parti’ye katıldı. Bu katılımdan hemen sonra AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Sabahattin Cevheri partisinden istifa etti. Bir katılım ve bir istifa sonrası AK Parti’nin TBMM’deki sandalye sayısı değişmedi.
Millete patronluk yapma
Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın başörtüsü yasağını savunan bildirisini eleştiren Erdoğan, “Kendisine millet üzerinde, yasama, yürütme üzerinde bir muhafızlık görevi ihdas ediyor. Siz bu yetkiyi kimden alıyorsunuz? Hangi anayasal ve yasal yetkiyle TBMM’ye hiza vermeye kalkışıyorsunuz. Siz milletin velisi ya da vasisi misiniz? Yoksa siz millete patronluk mu yapmak istiyorsunuz” diye eleştirdi. Bu zihniyetin 1940’lara ve 60’lara damga vurmuş olabileceğini söyleyen Erdoğan, “O yıllarda Türkiye’nin neler kaybettiğini biliyoruz. Artık 2010’ların Türkiyesi’nde bu zihniyet kabul göremez” dedi.
YARSAV eleştirisi
• HSYK seçimlerine değinerek üstü örtülü olarak YARSAV’a da cevap veren Başbakan Erdoğan, “12 Eylül öncesinde ülkeye korku yayanlar, işte görüyorsunuz, milleti ikna edemedikleri gibi yargı camiasını da ikna edebilmiş değiller.Sesi çok çıkan bir zümrenin, yargı camiasının içinde neye tekabül ettiği ortaya çıktı. Bir avuç insanın, nasıl binlerce insanın iradesine ipotek koyduğu ortaya çıktı” dedi.
Yakup Bulut / Star
