Eroğlu: Sorunu yaratanlar AB'de
KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kıbrıs sorununu yaratanların Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesimi olduğunu belirterek, bu iki ülkenin AB'ye üye olmalarının sorunun çözümünü zorlaştırdığını söyledi.
15 Yıl Önce Güncellendi
2010-10-26 22:19:48
''Almanya'nın bir AB ülkesi olarak Kıbrıs ile ilgilenmesi gayet doğaldır. Her ne kadar buradaki hükümetin, Türkiye'nin AB üyeliğine sıcak bakamasa da Türkiye'yi bir müttefik olarak gördüğü de bir gerçektir. Akdeniz'de ve AB içinde maalesef üye olarak alınan bir ülke olması dolayısıyla Kıbrıs'la ilgileri devam ediyor. Ancak ilgileri oldukça sıcak, bugünkü görüşmede bunu bir kere daha görmüş oldum. İlgilerinin olması Kıbrıs'taki yaşayanlar ve Kıbrıs gerçeğini görmeleri bakımından da fevkalade önemli.''
Kıbrıs sorununun ortaya çıkışına da değinen Eroğlu, şöyle devam etti:
''Kıbrıs sorunu nasıl oldu? Açık ve net söyleyeyim, Kıbrıs sorununu yaratan Yunanistan ve Kıbrıs Rum ikilisi. Bugün her ikisi AB'de. Türkiye ise Kıbrıs'ta yaşayan Türklerin garantörü olarak toplu mezarlara gömülmelerini önlemek için anlaşmalardan doğan bir Barış Harekatı gerçekleştirmiştir. Rumların da büyük bir kısmının hayatını kurtarmıştır. Sadece bizim hayatımızı kurtarmadı. Rumların Rumları öldürmesinin de önüne geçildi. Ortada böyle bir gerçek varken, sorunu yaratanlar AB'de. Bazı küçük ülkeler veto haklarını kullanarak Türkiye'nin AB'ye girmesini önlemeye çalışmaktadırlar. Doğrusu bunu kabul etmek mümkün değil, ama gerçek de bu.''
Almanya'nın hemen KKTC'nin lehine karar vermesini beklemediklerini, ülkelerin kendi çıkarlarına göre karar verdiklerini ifade eden Eroğlu, ''kendilerinin uzlaşmadan yana olduklarının bilinmesini istediklerini'' kaydetti.
BM GENEL SEKRETERİ'NİN DAVETİ
BM Genel Sekreterinin, Kıbrıs'taki müzakereler yavaş ilerlediği için kendisini ve Kıbrıs Rum lideri Dimitris Hristofyas'ı New York'a davet ettiğini de belirten Eroğlu, ''Henüz tarih belli değil, ama belli ki New York'a gideceğiz'' dedi.
Hristofyas'ın görüşme tarihi olarak KKTC'nin kuruluş yıldönümünün kutlandığı 15 Kasımı önermesine de dikkat çeken Eroğlu, 15 Kasımda bir davet yapıldığı takdirde bunu kabul edip etmeyeceği şeklindeki bir soruya karşılık da bunu kabul edemeyeceğini, dünyadan devlet adamlarını ağırlayacağını, BM Genel Sekreterinin bu konuda gerekli hassasiyeti göstereceğine inandığını ifade etti.
Eroğlu, Hristofyas'ın danışmak için sıkça Atina'ya gitmesini ve Türkiye'de de görüşme yapmak istemesini de eleştirerek, Kıbrıs sorununun çözümü için Hristofyas'ın muhatabının kendisi olduğunu, kendi aralarında varacakları bir anlaşmayı garantör ülkelerin zaten kabul edeceğini, Türkiye'de de görüşme yapmak istemesinin kendilerini muhatap almadığı anlamına geldiğini söyledi.
Türkiye, Yunanistan ve İngiltere'nin katılımıyla 5'li ya da İngiltere olmadan 4'lü bir toplantıyı kabul edebileceklerini belirten Eroğlu, uluslararası bir toplantının ise fazla bir fayda sağlamayacağı görüşünde olduklarını ifade etti.
AİHM'NİN TAZMİNAT KARARI
Eroğlu, Rumların mülkiyet başvurusunda AİHM'nin Türkiye'nin 15 milyon avro tazminat ödemesine karar vermesi konusunda ne düşündüğünün sorulması üzerine de bu haberi yeni duyduğunu söyledi.
Eroğlu'nun danışmanı bu konuda yaptığı açıklamada, ''Bunlar son AİHM kararından önce yapılmış başvurulardır. Bunlar toplam 19 tane ve bunlarla ilgili zaten ihlal kararı verilmiş durumdaydı. Tazminatları açıklanıyor şu anda. Bundan böyle bir ihlal ya da başvuru sözkonusu olduğunda bunlar Kıbrıs'a, Taşınmaz Mal Komisyonuna gidecek. O prosedürü bozan bir karar değil bu'' dedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu'nun yarın sabah erken saatlerde Brüksel'e geçmesi bekleniyor.
Haber Ara