MIHAİL B. HODORKOVSKİ
Rusya'da muhalefeti desteklediğim için yedi yıldır hapisteyim ve yakında çıkacağımı da sanmıyorum. Yolsuz liderler koltuklarına yapışmış durumda ve eleştiriye tahammülleri yok.
SSCB döneminde doğan ve büyüyen son Sovyet kuşağının üyelerinden biriyim. 1990’da, Sovyetler’in son yılında 27 yaşındaydım. Bir sonraki kuşak o dönemi sadece bizim anlattığımız hikâyelerden biliyor.
Moskova’nın kenar semtlerinde, bir Sovyet fabrikasında çalışan mühendis bir ailede büyüyen bir genç olarak, televizyonda söylenen, gazetelerde yazılan ve okulda öğretilenlere inanıyordum. Anne-babam gibi bir fabrikada çalışmak ve ülkeme hizmet etmek istiyordum. Babamdan daha çok yükselip fabrika müdürü olmaktı amacım. Akranlarımın üçte biri gibi ben de bir teknik enstitüde okudum ve yüzde 90’ı gibi, Genç Komünistler Birliği’ne üyeydim.
Herkes gibi ben de SSCB’nin ilelebet var olacağını sanıyordum. Kimse her şeyin bir anda değişeceğine inanmıyordu, fakat öyle oldu. Son 20 yılda Rusya’nın tekrar doğduğu ve ‘sosyalist tercihle’ bağını kopardığı söylenebilir. Birçok sınav ve sıkıntı bekliyordu bizi. Özgürlüğe kavuşmuştuk ve 1991-93 arasındaki amansız iç çatışmalarda bu tercihimizi savunmak zorunda kaldık. Ekonomik alanda işler hiç iyi gitmiyordu. Ülkenin bütün üretim sistemi çöken SSCB’nin enkazı altında kalmıştı. Başıboşluk döneminde uzmanlar ayrıldı ve ekipman çürüyüp gitti.
Yukos çok başarılıydı
Büyük bir enerji şirketinin yöneticisi, ardından ortağı olduğumda, petrol endüstrisindeki ulusal üretim hacmi, yıllık 600 milyon tondan 300 milyona düşmüştü. Fakat şirketimiz Yukos harika ekonomik sonuçlar elde etmeyi başardı. 1996-2003 arasında petrol üretimi iki katına, yani 80 milyon tona çıktı, ücretler dört kat arttı ve borçlar kapandı.
Petrol fiyatlarının üretim maliyetlerinin altına düştüğü 1998 mali çöküşü gibi yıldırıcı sorunlarla karşılaştık. 150 bin çalışana ek olarak, 20’den fazla kentin ve o kentlerde yaşayan insanların durumundan sorumluydum. Kaybedecek bir şeyiniz yoksa cesur olmak kolay. Fakat yaptığım değişiklikleri milyonlarca insanın desteklediğine ve bunun sonucunda hayatlarının değiştiğine inanıyorum.
Verimliliğe yoğunlaştık. Maliyetleri düşürdük ve saldırgan rekabet yürüttük. Bize miras kalan ve bira üretiminden inşaata kadar yapmadığı iş olmayan canavarın yerine profesyonel bir petrol üretim şirketi yarattık. Yukos’un merkezi olmayan işlerini bağımsız firmalara verdik, çalışanların hisse sahibi olmasına yardım ettik.
Öte yandan o zamanlar Rusya’da yeni bir endüstri olan internet hizmetleri ve programlamada birçok iş yarattık. Kâr amacı gütmeyen bir sivil toplum kuruluşu olan İnternet Eğitimi Federasyonu üzerinden binlerce öğretmeni işe aldık.
Tartışmaya ihtiyaçları yok
Krizden, Rusya’daki en iyi petrol şirketi olarak, arkamızda insanların güçlü desteğiyle çıktık. Rusya geri dönülmez biçimde modern demokrasi ve Avrupa değerleri doğrultusunda ilerliyor gibiydi. Şirket faaliyetlerinin yanında eğitim gibi sosyo-politik projelerde de aktif şekilde yer almaya başladım. Sivil toplum ve insan hakları gruplarını desteklemek için bir vakıf kurdum ve muhalefet partilerine de para kaynakları sağladım.
Şu an hapisteki yedinci yılımı yaşıyorum. Vladimir Putin ve onun iktidar kurumlarına yerleştirdiği eski mesaidaşları benim desteklediğim bağımsız muhalefete ihtiyaçları olmadığına karar verdi; bağımsız televizyona ve parlamentoya sunulan yasalarla ilgili gerçek tartışmalara da ihtiyaçları yoktu. Kısacası, bütün bu yıllar boyunca başarmaya çalıştığımız her şeye karşıydılar.
Bunu kabul edemezdim ve direnmek için elimden geleni yaptım. Sonrasında ne olduğu herkesin malumu: 2003’te uydurma yolsuzluk suçlamalarıyla tutuklandım, gayet kusursuz işleyen Yukos dağıtılıp yok edildi, parçaları iktidarın dostları için cazip lokmalar haline geldi. Yargılandım ve hapse mahkûm edildim.
Suçlamalar saçma
Yaşadığım bu sorunlu dönem boyunca Rusya dışından hatırı sayılır destek aldım; sözgelimi 2005’te bir ABD Senatosu tasarısı, ‘adil, şeffaf ve tarafsız bir şekilde’ yargılanmadığıma dikkat çekiyordu.
Fakat bunların hiçbir etkisi olmadı. Cezam biterken, kısa sürede serbest kalmamamı sağlamak için aleyhimde başka iddialar gündeme getirildi. Suçlamalar o kadar saçmaydı ki, bakanlar bile mahkemede bunları reddetti. İkinci dava, son savunmalarımla 10 güne kadar sona eriyor. Fakat kimse beraat etmemi beklemiyor. Yukos davasında beraat diye bir şey yok.
Rusya’daki mevcut iktidar seçkinlerini anlıyorum; değişimin tehlikeli olduğu bir dönemde yetiştiler. Bugün çatı sızdırmıyorsa, yarın sızdıracağından hiç endişe etmiyorlar. Petrol ve doğalgaz bolluğunun ilelebet süreceğine ve hiçbir gerçek reforma ihtiyaç olmadığına inanıyorlar. Yolsuzluğu onaylıyorlar, arkaik fikirleri benimsiyorlar ve yetenekli, yaratıcı insanları dışarda tutma arzusunda birleşiyorlar. Modern, yenilikçi bir ekonomik model, onların hiyerarşik yaklaşımının antitezi.
Muhalefet yarışa hazır
Sovyetler Birliği’nin ölümüne tam da bu tür hatalar yol açtı. Dünyanın hızla küreselleştiği ve dinamik olduğu gerçeğiyle yüzleşmeye hazır bir biçimde kenarda bekleyen yeni bir Rus siyasetçiler kuşağı var. Bu insanlar gerçek siyasi yarışa hazır; fikirlerin kamuoyunda açıkça tartışılması gerektiğine inanıyorlar, doğru yolun ne olduğu konusunda kendileri gibi düşünen vatandaşlarının desteğini kazanmak için can atıyorlar. Bu yeni siyasi yapının üyeleri bağımsız yargı, parlamento ve medya gibi işleyen resmi ve sivil kurumlara ihtiyaç olduğunu kavrıyorlar. Modern, karmaşık bir devlet mekanizmasını yönetmeye hazırlar.
Yeni çöküş 2010’dan sonra
İşte bu yüzden muhafazakâr ‘eski’ liderlik, iktidarın ‘yeni’ kuşağa geçmesinden çok korkuyor. Rusya tam da SSCB’nin 1980’lerin ikinci yarısında kendisini bulduğu noktaya ilerliyor. O dönemde ‘gerçek sosyalizmin’ planlı ekonomisinin stratejik açıkları ortaya çıkmış ve komünist ideolojinin krize girmesine yol açmıştı. Rusya için 21. asrın ikinci 10 yılında, yolsuzluk ve baskıya dayalı bir sistemin krizine tanık olacağız. Geleceğe nasıl bakacağını bilen sağduyulu Ruslar çoktandır bunun farkında.
Gençliğimde SSCB liderlerinin iktidarı bırakmaktan ödü kopardı. Fakat tarih onları buna mecbur bıraktı. Bugün Rus ‘dikine yolsuzluk yönetiminin’ teorisyenleri ve uygulayıcılarının da hiçbir yere gitmeye niyeti yok. Fakat illa ki gidecekler. Biliyorum. Bunu daha önce de gördüm.
Kaynak: Radikal