Çelik: Vakıf devletin işgali altındaydı

Çelik, ''27. Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması''nın Hilton Oteli'nde düzenlenen ödül töreninde, Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması'nın 27 yıldır aralıksız olarak uluslararası düzeyde yapıldığını, yarışmanın 10 yılının Hürriyet gazetesi, son 17 yılının ise Aydın Doğan Vakfınca yürütüldüğünü söyledi.

Yarışmanın bu şekilde kurumsal hale gelmiş olmasının ve yıllardır kesintisiz devam etmesinin, hem sanata ve kültüre verilen destek açısından hem de Türkiye'nin uluslararası tanıtımı açısından anlamlı olduğunu belirten Çelik, şöyle konuştu:

''Eski bir Kültür Bakanı ve eski bir Milli Eğitim Bakanı olarak, Aydın Doğan Vakfının, özellikle eğitim ve kültür alanlarında sağladığı katkılara şükranlarımı ifade etmek isterim.''

Çelik, şunları kaydetti:

''Mevleviler sema ederken sağ ellerini yukarı kaldırır, solu aşağı indirirler. Bu, haktan alıp, halka vermek anlamındadır. Bizim kamu vakıfları böyle çalışıyordu. Aşağıdan alıp, yukarı aktarıyorlardı ve buna müdahale edilmiştir. Varlıklı insanların, ailelerin, şirketlerin kendi ticari kazançlarıyla birlikte sosyal sorumluluk projelerine destek olmaları, aslında onların prestijleri açısından son derece önemlidir.''

''OLUMSUZLUKLARA RAĞMEN HAYAT YAŞAMAYA DEĞERDİR''

Çelik, karikatürün, hayata çizgiler arasından bakmayı sağladığını, sanatkarların hassas ruhlu olduklarını dile getirerek, şöyle devam etti:

''Bizim gördüğümüzü onlar çok rahatlıkla sezebiliyorlar. Bazıları bunları kelimelere, bazıları tuvale dökebiliyor, bazıları da bunu çizgi olarak ifade ediyor, ama her şekilde mutlaka bizim göremediğimizi, görmekte zorlandığımız birçok hususu derleyerek, odaklayarak bize sunma başarısını elde ediyorlar.

Yarışmaya katılan karikatürlerin birçoğunda, aslında hayatın olumsuzlukları, dünyanın çarpıklıkları, eksiklikleri hicvediliyor, eleştirel bir gözle meselelere bakılıyor. Bu da karikatür sanatının tabiatı gereğidir. Zor bir dünyada yaşıyoruz, ama tüm bu olumsuzluklara, aksaklıklara rağmen hayatın kendisi güzeldir ve yaşanmaya değerdir. Büyük Hint filozofu Tagore der ki; 'Her doğan çocuk, Tanrı'nın hala insanlıktan ümit kesmediği anlamına gelir'. Bütün olumsuzluklara rağmen Tanrı insanlıktan ümidini kesmemiştir, hayat yaşamaya değerdir. Yaşama sevincimizin hayatımızdan eksik olmaması gerekiyor.''

ÖDÜLLER

Törende daha sonra birinciliğe layık görülen Ahmet Öztürklevent, ödülünü AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik ile Doğan Holding Onursal Başkanı ve Aydın Doğan Vakfı Başkanı Aydın Doğan, ikinci Rusya Federasyonu'ndan Sergei Bobylev, Aydın Doğan Vakfı Başkan Vekili Sema Doğan, üçüncü Kürşat Zaman da Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ ile Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Orhan Erinç'in elinden aldı.

Yarışmada ayrıca birinciye 8 bin dolar, ikinciye 5 bin dolar, üçüncüye 3 bin 500 dolar takdim edildi.

Çelik: Vakıf devletin işgali altındaydı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, ''AK Parti iktidara geldiği zaman bir sivil alan olan vakıf maalesef bir manada devletin işgali altındaydı, devlet vakıfları vardı. Devlet vakıfları, aslında vakfın ruhuna aykırı hizmet ediyorlardı'' dedi.