Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada dinlenen ve bir başka suçtan tutuklu bulunan Orhan Kartal, Varol Bülent Aral'la 2008 yılında Adıyaman E Tipi Kapalı Cezaevinde aynı koğuşta kaldıklarını ve cinayetlerle ilgili kendisinin planlayıcı olduğunu anlattığını söyledi.
-''BEN BU FİLMİN YÖNETMENİYİM''-
Aral'ın kendisine, arkasında bulunan gücün Veli Küçük gibi isimler olduğunu söylediğini iddia eden Orhan Kartal, şöyle konuştu:
''Kendisi Malatya'daki cinayetleri işlemeleri için bulduğu gençleri psikolojik olarak hazırladıktan sonra, Adıyaman'a gönderildiğini ve burada planlı olarak kalaşnikof tüfek yakalatıp cezaevine girdiğini ve cinayetler işlendiğinde cezaevinde olmasının planlandığını anlattı. Daha sonra Sivas E Tipi cezaevine nakledildiğimde, bu dava kapsamında (Varol Bülent Aral) yargılandığını öğrenince bildiklerimi anlatmak istedim. Kendisi, Veli Küçük'le bağlantısının olduğunu söylüyordu. Muzaffer adında birinden de bahsediyor, 'Ben bu filmin yönetmeniyim' diyordu.''
-''JİTEMİN, HÜKÜMETLERE İSTEDİKLERİNİ YAPTIRMAK KONUSUNDA FAALİYETLERİ VAR''-
Mahkemedeki tanıklığında, Jitem'in gayri resmi elemanı olduğunu ileri süren Erhan Özen, bazı konularda askeri operasyon ve faili meçhul cinayetlerin olduğunu bildiğini belirtti.
Veli Küçük, Levent Ersöz ve Muzaffer Tekin ile 2004 yılında İstanbul'da bir ordu evinde görüştüğünü anlatan Özen, aynı ekipte yer aldığı Şiran ve Yusuf kod adlı kişilerin de yanında olduğunu söyledi.
JİTEM faaliyetleri arasında, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da hükümetlere istediklerini yaptırma, hükümetleri yıpratmanın bulunduğunu iddia etti.
Özen, Malatya cinayetleri ve Hrant Dink cinayetleri planlarının 2004 yılından itibaren aktif hale getirildiğini ileri sürdü.
-MAHKEME'DEN TANIK KORUMA TEKLİFİ-
İfadesi sırasında bazı sorulara yanıt vermekten kaçınan Erhan Özen'in, kendisinin tehdit edildiğini ve korktuğunu söylemesi üzerine Mahkeme Başkanı Eray Gürtekin, ''Konuşmak istiyorsan, bize bildiğin her şeyi anlatacaksan salonu boşalttırabilirim. Senin tanık korumadan yararlanmanı sağlarız'' dedi.
Özen, bunun üzerine mahkemeden zaman isteyerek, ''iki çocuğum, ailem var. Tehdit ediliyorum. Bunun için hazır değilim’'' dedi.
Mahkeme Başkanı Eray Gürtekin, salondan attırdığı Varol Bülent Aral'ı yeniden içeri aldırarak yüzüne, deliller nedeniyle tutuklandığı kararını okuyunca Aral, ''Keyfinize göre davranın, önümüzdeki duruşma Silivri'de olacak'' diyerek bağırdıktan sonra salondan çıktı.
Müdahil avukat Erdal Doğan da, adliye çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, Varol Bülent Aral'ın tutuklanmasının sürpriz olduğunu ancak şaşırmadıklarını dile getirerek, ''Bu duruşmanın artık İstanbul'da yapılması gerektiğini söylüyorduk, bu görüşümüzü yineliyoruz'' dedi.
-OLAY-
Malatya'da, 18 Nisan 2007'de, Zirve Yayınevi'nde çalışan Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel bıçaklanarak öldürülmüş, zanlılardan Salih Gürler (20), Cuma Özdemir (20), Hamit Çeker (19) ve Abuzer Yıldırım (19) olay yerinde yakalanmıştı.
Üçüncü katın penceresinden kaçmaya çalışırken düşerek yaralanan Emre Günaydın, İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezindeki tedavisinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.
Tutuklu sanık Emre Günaydın'ın olaydan yaklaşık 2 yıl sonra cezaevinde cumhuriyet savcısına verdiği ifadenin ardından, olayın azmettiricileri olduğu gerekçesiyle Varol Bülent Aral ve Zirve Yayınevi çalışanı olduğu belirtilen Hüseyin Yelki tutuklanmıştı. Yelki ve Aral, daha sonraki duruşmalarda tahliye edilmişti.