Türkiye ekonomisinin üç yıllık yol haritasını ortaya koyan Orta Vadeli Program (OVP), büyümenin yanı sıra ülkenin en büyük problemlerinden işsizlik konusunda da yüzleri güldürecek.
Program döneminde üç yıl içerisinde tarım dışında ilave 1,5 milyon kişilik istihdam oluşturulması planlanıyor. Zaman'da yer alan habere göre ekonomiden sorumlu beş bakanla kameraların karşısına geçen Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Ali Babacan, Türkiye'nin istihdamda önemli başarılar elde ettiğini ifade ederek, bu yılın ortalama işsizlik oranını yüzde 12,2 olarak beklediklerini söyledi. İşsizlikte gelecek yıldan itibaren mütevazı düşüşler beklediklerini belirten Babacan, "Dolayısıyla bir yandan her yıl 500 bin, 700 bin civarı gencimiz iş aramaya başlıyor, bir yandan da mevcut işsizlerimizin iş bulması gerekiyor." dedi.
Devlet Bakanı Babacan, Devlet bakanları Zafer Çağlayan ve Cevdet Yılmaz, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer'in katıldığı basın toplantısında, OVP hakkında değerlendirmelerde bulundu. Babacan, 2010 yılında iç borç çevirme oranının ortalamasının yüzde 93,7 olmasını beklediklerini, bunun OVP dokümanında bulunmadığını ilk kez açıkladığını belirtti. Verilerde olumsuz sürprizlere yer olmadığını vurgulayan Babacan, yüzde 6,8 olarak belirlenen büyümenin ihtiyatlı ve mütevazı olduğunu belirtti. Geçen yılki OVP'ye göre 2012 sonu itibarıyla kamu borç stokunun yüzde 47,8'e düşmesinin tahmin edildiğini anlatan Babacan, bugün rakamın yüzde 38,8 olduğunu kaydetti. Babacan, "Geçen sene biz gene ihtiyatlı rakamlar açıkladık, olabilecek olumsuzlukların hepsini dikkate aldık. Allah nazardan saklasın. Avrupa'da olsun başka ülkelerde olsun bu işlerden sorumlu bakanlarla aynı masa etrafında bu işlerden konuştuğunuz zaman oturuşları değişiyor, bakışları değişiyor." şeklinde konuştu.
Öte yandan vergi ve prim borçlarının yeniden yapılandırmasının kapsamı genişliyor. Kapsama hangi borçların gireceğine ilişkin soruya Bakan Babacan, "Buna ilişkin değerlendirme devam ediyor. Belediye alacakları, Emlak Vergisi ve su borçları açısından da değerlendirme yapacağız." cevabını verdi. Başbakan'ın da söylediği gibi 2011'de seçim ekonomisi uygulamayacaklarını vurgulayan Babacan, cari açığın da büyümeye paralel arttığını kaydetti.
BABACAN, OVP'Yİ HASTANEDEN TAKİP ETTİ
Türkiye ekonomisinin üç yıllık programının hazırlık aşaması zorlu bir süreçten geçti. OVP'nin hazırlanması için gece saat üçlere kadar çalıştıklarını ifade eden Babacan, ekonomi bakanlarına ve bürokratlara bu konuda teşekkür etti. Türkiye'nin geleceği için sabahlara kadar çalışılması gerektiğini belirten Babacan, "Program hazırlığı için sabah 6'ya kadar çalıştık. Gerçi biz hastanedeydik ama evraklar geldi gitti." dedi. Türkiye'nin Avrupa'dan, Amerika'dan hızlı, ama Asya'ya göre daha yavaş olduğuna işaret eden Babacan, Asya'nın hızını yakalamak için mutlaka Türkiye'de yapısal reformların yapılması, özel sektörün önünün açılması, esneklikler getirilmesi gerektiğini vurguladı. Babacan, Türkiye'nin bu konuda kaybedecek zamanının olmadığını söyledi.
Uzmanlar, programdaki hedefleri gerçekçi buldu
Analistler, hükümetin açıkladığı Orta Vadeli Program (OVP) ve Orta Vadeli Mali Plan'ın (OVMP) 2011-2013 döneminde makro çerçevede ortaya konulan hedeflerin mantıklı ancak uzun vadede iddialı olduğunu belirtiyor.
HSBC Stratejisti Fatih Keresteci, programın, kriz sonrası paradigma değişimini çok fazla hesaba katmasa da temkinli iyimser bir senaryo paralelinde hazırlandığını ve mali kuralın işaret ettiği noktaları dikkate aldığı izlenimi verdiğini kaydetti. Bir önceki Orta Vadeli Program'da kolay ulaşılabilir hedefler olduğunu ifade eden JPMorgan Başekonomisti Yarkın Cebeci de şimdiki programda hedeflerin gayet mantıklı ve rakamların çok iddiasız olmadığını söyledi.
Cebeci, GSYH, özellikle de bütçe hedeflerinin piyasa tarafından memnuniyet verici olacağını kaydetti. Programın makro çerçevede mantıklı olduğunu kaydeden Fortis Ekonomisti Erkin Işık da 2011 için yüzde 4,5 büyüme hedefinin tahminlerle uyumlu olduğunu söyledi. Kamu kesiminde bu sene bütçe performansının öngörülen hedeflerden iyi gittiğini vurgulayan Işık, şöyle konuştu: "Toplam kamu sektörü faiz dışı fazlasının GSYH'ye oranı 2010 için yüzde -0,2 olarak belirlenmiş ancak bizim hesaplarımıza göre son 12 aylık gerçekleşme yüzde 0,2 görünüyor."
Oyak Yatırım Ekonomisti Gülay Elif Girgin ise OVP'nin sürpriz rakamlar içermediğini, 6,8 olan 2010 büyüme hedefinin piyasa beklentilerinin ve uluslararası kuruluşların beklentilerinin altında olduğunu ifade etti. Girgin, genel seçimin yapılacağı 2011'deki yüzde 4,5'luk büyüme hedefinin de düşük tutulduğu görüşünde. 2011-2013 arası yüzde 5 büyüme ve yüzde 5,5 civarında cari açık beklentisinin Türkiye'nin büyüme performansının yabancı sermaye girişlerine bağlı yapısını sürdüreceğini gösterdiğini kaydeden Girgin, "Bir de her ne kadar Türkiye önümüzdeki dönemde potansiyel büyümesini yakalayacak görünüyorsa da; istihdam tarafında kriz öncesi yüzde 9 platosunda seyreden işsizlik rakamlarının yeni platosunun yüzde 12 seviyelerine yükseldiğini görüyoruz." dedi.
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı ve İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, IMF-Dünya Bankası yıllık toplantılarına katılmak için geldiği Washington'da Orta Vadeli Program'ı değerlendirdi. Özince, birçok gelişmiş ülkenin kamu borçlarını nasıl çevirebileceklerini düşünürken, Türkiye'nin tam tersine, üstelik seçim yılında kamu borçlanmasını daha da kontrol edecek bir tutum sergilemesinin anlamlı olduğunu söyledi. Özince, önümüzdeki dönemlerde de Türkiye'nin ekonomi yönetimi açısından olumlu gelişmeler göstermeye devam edeceğini kaydetti. Mali Kural Yasa Tasarısı'nın henüz TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmemesiyle ilgili olarak Özince, tasarının hükümetin kendi iradesiyle ortaya çıktığına işaret etti. Özince, şöyle konuştu:
"Bugünkü Orta Vadeli Program zaten hükümetin bu konuda kararlı olduğunu gösteriyor. Ben, kendi hesabıma, ekonomi yönetimine güvendiğimi söyleyeyim. Mali Kural'la ilgili de eleştirel yaklaşılmasına gerek olmadığını düşünüyorum."
Malî disiplin mesajı piyasaları coşturdu
Açıklanan Orta Vadeli Program'ın (OVP) piyasalarda mali disiplinin bırakılmayacağı şeklinde değerlendirilmesi dün piyasaları coşturdu. İMKB-100 endeksi ivmesini sürdürerek yüzde 2,65 yükselişle 68 bin 999,96 puanda rekor seviyeden kapandı. 69 bin 57 puana kadar yükselen endeks gün içinde 69.057-67.508 puan bandında hareket etti.
OVP'nin yanı sıra ABD Merkez Bankası'ndan (FED) nicel gevşeme adımları beklentisine paralel gelişmekte olan piyasalara girişlerin devam etmesiyle dün gösterge tahvilin bileşik faizi işlem bazında yüzde 7,67 seviyesine, ABD piyasalarının tatil olması sebebiyle sakin bir seyir izlenen dolar/TL ise 1,41 seviyesinin altına geriledi. Bu sonuçlarla gösterge tahvilin bileşik faizi yüzde 7,59 ile tarihi en düşük seviyelerinin görüldüğü Ekim 2009'dan bu yana en düşük seviyesine düşerken, dolar da 2 yılın yeni en düşük değerine gerilemiş oldu. Bankalararası piyasada geçen cuma spot kapanışta 1,4240/1,4280 olan en iyi dolar alış-satış kotasyonları dün spot kapanışta 1,4100/1,4120 seviyesine indi. Dolar/TL dün en düşük 1,4060 seviyesini gördü.