Dolar

34,8720

Euro

36,6712

Altın

3.049,00

Bist

10.058,47

Washington'la Tahran'ı Taliban barıştıracak

Ahmedinecad'ın Afganistan konusunda ABD'yle diyalog kurabileceğini söylemesi, iki ülkenin masaya oturabileceğinin sinyali olabilir. Zira Taliban ABD'nin düşmanı olduğu kadar İran'ın da düşmanı

15 Yıl Önce Güncellendi

2010-10-04 15:10:00

Washington'la Tahran'ı Taliban barıştıracak
Muhammed Akif Cemal

İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad, CBS televizyonundan Christian Amanpour’la yaptığı söyleşide, Tahran’ın Afganistan ve Taliban üzerine diyaloğa açık olduğunu belirtmişti. Ahmedinecad İran’ın, ‘Afganistan ve Irak’ta halkın çıkarları için çalışmak istemesi’ durumunda ABD’yle işbirliğine hazır olduğunu ifade etti. Ayrıca ülkesinin BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyeleri ve Almanya’yla nükleer program konusunda diyalog kurma eğilimini de teyit etti.

ABD Başkanı Barack Obama da geçmişte ülkesinin İran’la Afganistan üzerine diplomatik diyaloğa hazır olduğunu ifade etmişti ve İran’ın yanıtını bekliyordu. Ahmedinecad bu diyaloğa nükleer programla ilgili bazı kolaylıklar elde etme şartıyla onay vermedi, ancak açıklamaları diyaloğu bu konuyla bağlantılı kıldığı mesajından yoksun da değildi.

Ahmedinecad’ın olumlu yanıtı anlaşılır bir durum. Zira Tahran Ortadoğu içindeki veya dışındaki çıkarlarına hizmet edecek bir açılım için Batı’yla ilişkilerindeki donukluğu kırmak istiyor. Anlaşılmaz noktaysa, Ahmedinecad’ın birkaç gün sonra açıklamalarını bulandırması: İran Cumhurbaşkanı BM Genel Kurulu’nda 11 Eylül’ün arkasında ABD’nin olduğu-nu düşündüğünü söyleyerek Amerikalıları öfkelendirdi.

Esasında İran, tam da Washington’ın Afganistan’da büyük zorluklarla karşılaştığı bir zamanda diyaloğa onay veriyor. NATO müttefikleri savaşa katkılarını artırmak istemiyor. Sel felaketinin sonuçlarıyla meşgul olan Pakistan’ın Taliban’ın peşine düşmek konusunda oynadığı rol geriledi. Ayrıca ABD Irak’ta da, 2011 sonuna dek çekilmeyi tamamlama planlarını engelleyebilecek zorluklarla mücadele ediyor.
ABD-İran ilişkilerine yıllardır gergin bir atmosfer hâkim. Birçok dikenli dosya sakin bir diyaloğu engelliyor. Diğer yandan, Afganistan üzerine diyalog siyasi ve ekonomik çıkarlar açısından ABD’den çok İran’ın işine gelir.

Afganistan, İran’ın Orta Asya cumhuriyetlerine açılan kapısıdır. Tahran, İslam Devrimi’den kısa bir süre sonra kendisini Afgan siyasetine önemli bir aktör olarak dayatmaya başlamıştı. Fakat Sovyetler’in çekilmesi sonrasında Afgan gruplarının birbiriyle savaşmaya başladığı dönemde artan rolü, Taliban’ın Afganistan’daki çekişmeyi bitirip yönetimi teslim almasıyla gerilemişti. Tahran’sa teslim olmayıp hareketi sıkıntıya sokmaya başlamıştı; İran’ın Taliban’a düşmanlığının dozu, 2001 işgalinde ABD’ye istihbarat desteğinin yanı sıra askeri, ekonomik ve siyasi destek sunacak kadar artmıştı.

New York’ta diyalog iddiasının kaynağı sağlam
Taliban’ın zayıflatılması ve Afganistan’da yönetime dönmesinin engellenmesi Tahran’ın çıkarına. İran’ı ABD’ye yakınlaştıran bu hedef müzakere masasına oturmanın başlangıcını oluşturabilir. Dahası müzakereler sadece Afganistan’la ilgili konularla sınırlı olmayabilir.

Ahmedinecad’ın açıklamalarının ve Amerikalı yetkililerle Ahmedinecad’a New York’ta eşlik eden İran heyetinden bazıları arasında kurulan resmi olmayan bağlantıların gölgesinde, Washington’la Tahran arasında gizli bir diyalog kanalından bahsediliyor. ABD Dışişleri bunu yalanlasa da, İsrail gazetesi Haaretz 24 Eylül’de, sağlam kaynaklardan aldığı bilgilere dayanarak böyle bir iddiada bulundu.
İran’ın Amerikalı turist Sarah Sjoerd’i serbest bırakması da Amerikan yönetiminin övgüsünü aldığı gibi, iki ülke arasında ilan edilmemiş süreçlere dair senaryolarla da uyum gösteriyor.
(Birleşik Arap Emirlikleri gazetesi Beyan, 1 Ekim 2010)

Radikal
SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara