Çapraz nakille hayata döndüler

Ameliyatı gerçekleştiren Murat Doğan, Mustafa Ölmez, Eyüp Kebapçı ve Cezmi Karaca'dan oluşan ekip, 6 saat süren başarılı bir ameliyatla hastaları sağlığına kavuşturdu.

Konuya ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulunan operatör Dr. Cezmi Karaca, çapraz nakil işleminde temel amacın, böbrek naklini artırmak olduğunu vurguladı.

Böbrek naklinin kadavradan, yakın akrabalardan ve çapraz yöntemle yapılabildiğini anlatan Karaca, 'Yasal olarak alıcı-verici çiftin kan ve dokuları birbirine tutmaması halinde, yine tutmayan başka gruplarla karşılaştırıp, karşılıklı iyi niyet ölçülerinde anlaşılarak birbirlerine veriyorlar. Söz konusu grubumuz iki kardeş ile anne-kız şeklinde dörtlü gruptu' dedi.

Karaca, vericilerin aynı anda ameliyata alınıp böbreklerinin çıkarıldığını, aynı anda alıcı grupların da ameliyathaneye alınıp çapraz olarak böbreklerin yerleştirildiğini belirterek, 'Buradaki amaç da değişik nedenlerle herhangi bir vazgeçme gibi olumsuzluk anında karşı grubu mağdur etmemek' dedi.

Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 1994 yılından bu yana 10 kez çapraz ameliyat gerçekleştirdiklerini, bunun 11. olduğunu dile getiren Karaca, 'Ülkemizde bu yöntem yaygınlaşmaya başladı. Dolayısıyla nakil bekleyen hasta yakınları, 'Böbreğimiz uymadı' diye üzülmesinler, bekleme listesindeki hastalar içinde böyle çaprazlaştırmalar yapılabilir ve hastası daha uzun süreli sağlıklı yaşam elde edebilir' şeklinde konuştu.

'BABAM BÖBREĞİNİ VERMEK İSTEMEDİ'

27 yaşındaki bir çocuk annesi İzmirli Serap Pınar, 13 yıldır böbrek hastası olduğunu, diyaliz seçeneği ortadan kalkınca 3,5-4 yıldır nakil için beklediğini, sonunda çapraz nakille sağlığına kavuştuğunu dile getirdi.

Annesinin böbreğini vermeyi çok istediğini, ancak kan grubunun kendisiyle uymadığını aktaran Pınar, 'Nakil için başvurumuzu yapmıştık. Uyan vaka çıkınca da ameliyat gerçekleşti' dedi.

Pınar, erkek kardeşi ve babasıyla kan ve doku uyumunun olduğunu, kardeşi küçük olduğu için nakil yapılamadığını, babasının ise böbreğini vermek istemediğini anlatarak, şöyle devam etti:

'Babam bir şekilde sebepler uydurdu, vermek istemedi. Babamın vermesini çok isterdim ama hep bahaneler sürdü. Bu bir haftalık bir süreç. Sonrasında karşı tarafa can veriyorsunuz. Sizde kalıcı bir şey olmuyor. Umarım böyle ameliyatlar yaygınlaşır. Çünkü başka şansımız kalmıyor, ölümü bekliyoruz. Vermemek babamın seçimiydi. Fedakarlıkla alakalıydı. Anneler daha fedakar. Ama benim ona karşı yaşadığım güvensizliğimi kimsenin yaşamasını istemem, herkesin birbirine yardımcı olmasını isterim.'

Böbreğini kızı için Yasin Uysal'a veren Aslı Eren de kızının ikinci nakli olduğunu, ilk böbreğin kızının doğum yaptığı sırada 'attığını', 3 yıldır periton diyaliz tedavisi gördüğünü, ancak yeterli olmayınca nakil gerektiğini ifade etti.

'HEPİMİZ MUTLU OLDUK'

Eren, 3,5 ay önce çapraz nakil için başvuru yaptıklarını, resmi prosedürlerin tamamlanmasının ardından da ameliyatın gerçekleştiğini belirterek, 'Allah bizim gibi cümlesine nasip etsin. İnşallah kızımın da Yasin'in de sağlıkları ömür boyu devam eder. Hepimiz mutlu olduk' diye konuştu.

Böbreğini kızına vermeyi hayal ederken, hiç tanımadığı birine nakledilmesine ilişkin duygularının sorulması üzerine Eren, 'Benim için fark etmedi. Sonuçta Yasin de bizim oğlumuz. Ağabeyi Yalçın da benim kızıma böbreğini verdi. Sonuçta değişen bir şey yok aslında. Hatta tam tersi daha büyük sevap olduğunu düşünüyorum. Yalçın'ın kızıma yaptığı, benim Yasin'e yaptığımız daha değerli diye düşünüyorum' dedi.

Uşak'ın Sivaslı ilçesi Tatar kasabasından nakil için İzmir'e gelen 33 yaşındaki Yasin Uysal ise 5 yıldır diyalize bağlı yaşadığını, sonunda nakil gerektiğini belirterek, 'Altı kardeşiz. Hiçbirinin böbreği bana uymadı. Çapraz yönteme yazıldık. Bu sayede kurtulmuş oldum. Şu anda kendimi yeniden doğmuş gibi hissediyorum' şeklinde konuştu.

Kardeşi için böbreğini Serap Pınar'a veren 36 yaşındaki Yalçın Uysal ise böbreğini diğer hastaya verip, kardeşinin sağlığına kavuşturduğu için çok mutlu olduğunu belirterek, 'İki senedir nakil için İzmir'e gelip gidiyoruz. Sonunda şansımız yüzümüze güldü' dedi.

Tek böbrekle yaşayacak olmasını 'Allah iki böbrek vermiş, biri yeter' sözleriyle aktaran Uysal, 'Şu an gayet iyiyim, ayağa kalkabiliyorum' ifadelerini kullandı.