"PKK silahla çözüm istemiyor"
Nobel Barış Ödüllü Finlandiya eski Cumhurbaşkanı ve beraberindeki heyet DTK heyetiyle görüştü.
15 Yıl Önce Güncellendi
2010-09-15 23:39:00
Finlandiya eski Cumhurbaşkanı Marti Ahtisaari, İspanya eski Dışişleri Bakanı Marce İno Oreja Aguirre, Avusturya eski Dışişleri Müsteşarı Albert Rohan, Açık Toplum Vakfı Genel Sekreteri Gökçe Tüylüoğlu'ndan oluşan 8 kişilik heyet, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Genel Başkanları Ahmet Türk, Aysel Tuğluk ve İnsan Hakları Derneği Genel Başkan Yardımcısı Avukat Reyhan Yalçındağ Baydemir ile görüştü. 2 saat süren toplantı sonrası gazetecilere açıklamada bulunan Türk, heyet ile Kürt sorununun nasıl çözülmesi gerektiği konusunda görüştüklerini söyledi.
"PKK DA DEVLET DE SİLAHLA ÇÖZÜLMEYECEĞİNİ BİLİYOR"
Ahmet Türk, "Bildiğiniz gibi çok hassas bir sürecin içerisinden geçiyoruz. Uluslar arası deneyimi olan, barış konusunda çabaları olmuş değerli bir grupla görüştük. Ülke olarak içerisinde bulunduğumuz süreç gelecekle ilgili düşüncelerimizi, Kürt sorununun çözümünün nasıl sağlanabileceğini, silahların gündemden kalkması konusunda nelerin yapılabileceği konusundaki düşünceleri ifade ettik. Güven verici bazı adımlar atıldığı zaman silahların gündemimizden çıkacağını söyledik. Tabii ki önemli olan güven verici adımlar, Kürt halkının meşru makul taleplerini içselleştirebilen bir yaklaşımın ortaya çıkabilmesidir. Zaten tüm dünya şunu biliyor ki artık silahlar yerine gerçekten diyalog, uzlaşı ve müzakerelerle sorunların çözülebileceğini herkes gördü, herkes ifade ediyor. Şunu da çok büyük samimiyetle söylemek istiyorum ki; artık devlet de bu sorunun operasyonlarla silahlarla çözülmeyeceğini biliyor PKK da bu sorunun silahlarla çatışmalarla çözülmeyeceğini çok iyi görüyor" diye konuştu.
"GÜVEN ORTAMININ OLUŞMASI KONUSUNDA BİR ÇABANIN OLUŞMASI LAZIM"
DTK Eş Başkanı Türk, "Güven verici, Kürtlerin farklılıklarını içselleştirilebilir bir yaklaşımla yaklaşıldığı durumda, sürecin barışçıl bir sürece evrilmesi konusunda çok önemli bir şansın olduğunu görüyoruz. Bu düşüncelerimizi aktarmaya çalıştık. Barış için gerçekten bin yıldır birlikte yaşayan hakların kardeşliğinin sevgiye dönüşmesi için sadece bize görev düşmüyor. Tüm iç dinamiklerle barıştan demokrasiden yana olan, bu konuda deneyimi olan grupların da yoğun bir çaba görmesini istiyoruz. Her sorunda da güven ortamının oluşması konusunda bir çabanın oluşması lazım. Bu konuda biz düşüncelerimizi ifade ettik. Kendileri ile ilgili konuşma hakkımız yoktur, kendileri basına açıklama yapacaktır. Tüm çıplaklığı ile sorunun çözümü için neler yapılması gerektiği, hangi adımların atılması gerektiğini anlattık" dedi.
"20 EYLÜL ÇOK ÖNEMLİDİR"
PKK'nın sözde eylemsizlik kararıyla ilgili 20 Eylül tarihinin önemli olduğunu belirten Ahmet Türk, 6 gün içerisinde bir şeyler yapılması gerektiğini söyledi. Türk konuşmasını şöyle sürdürdü: "20 Eylül bizim için hassas bir gün veya konudur. Bıçak sırtında gittiğimiz bu sürecin barışçıl bir sürece gitmesi için kalan 6 gün içerisinde, barışın önünü açacak çabaların ortaya çıkması gerekir. Eğer güven verici bir şey olursa belki etkili olabiliriz. Bunun için de çabalarımızı sürdürüyoruz. Yine tüm Kürt coğrafyasında STK'lardan, siyasi partilerden her kesimden 20 Eylül sürecinin uzaması konusunda hem hükümetten hem PKK'dan beklentiler vardır. Bu konuda çabalar ortaya konuluyor. Umut ediyoruz ki tüm bu çabalar barış sürecinin başlaması için bir vesile olur. 20 Eylül çok önemli bir tarihtir. 20 Eylül'den sonra bizim bir daha birilerine ateşkes çağrısı yapacak yüzümüz de olmayacak. Çünkü birkaç kez bu konuda düşüncelerimizi taleplerimizi dile getirdik ve gerçekten bu barış için bir kanalın açıldığını gördük. Ancak bu tek taraflı olmaz. Hükümetin de artık bu acıların dinmesi için demokratik Türkiye'nin oluşması için devreye girmesi gerekiyor. Bu konuda açık mesajlar verilmesi gerekiyor."
"CUMHURBAŞKANINDAN RANDEVU İSTEDİK"
"Görmek istediğimiz fotoğraf şudur" diyen Ahmet Türk, "Acıların yaşanmadığı ve insanların ölmediği gerçekten artık demokratik, çağdaş bir yaklaşım biçiminin ortaya çıkmasıdır. Bu çabaları gösteriyoruz. Tabii ki mutlu olacağız. Biz barışa inanıyoruz. Barıştan başka bir formülün olmadığını biliyoruz. Umudumuzu da hiçbir zaman kaybetmeyeceğiz. En çatışmalı dönemlerde bile bir gün barışa evirileceği umuduyla hep siyaset yaptık. Sayın Cumhurbaşkanımızla görüşme olanağımız olursa tabii ki görüşmelerimizin yelpazesi genişler. Randevu istedik. Birkaç gün içerisinde bunlar şekillenecektir" ifadelerini kullandı.
HT
SON VİDEO HABER
Haber Ara