Nükleer enerjide sil baştan
Yeşil enerji konusunda Avrupa'nın öncülerinden Almanya, gelecek 12 yıl içinde tüm nükleer enerji santrallerini kapatmayı planlıyordu. Ancak piyasalardaki gelişmeler, Berlin’in hesaplarını gözden geçirmesine neden oldu.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-08-31 17:42:00
Yeşil enerji konusunda Avrupa'nın öncülerinden Almanya, gelecek 12 yıl içinde tüm nükleer enerji santrallerini kapatmayı planlıyordu. Ancak piyasalardaki gelişmeler, Berlin’in hesaplarını gözden geçirmesine neden oldu.
Almanya'da son günlerde en çok tartışılan konuların başında, nükleer santrallerin geleceği bulunuyor.
Bundan 10 yıl önce, Sosyal Demokrat Parti (SDP) ve Yeşiller'den oluşan koalisyon hükümeti, 2022 yılına kadar tüm nükleer santrallerin kapatılması kararı almıştı.
Ancak bugünkü muhafazakar-liberal koalisyon hükümeti, bu planı değiştirmeyi hedefliyor. Hrıstiyan Demokratlar ve Hür Demokrat Parti koalisyonu, “uzun vadede” nükleer enerjiden vazgeçilmesi fikrini desteklerken, bu santrallerin kapatılmasının daha ileri bir tarihe bırakılmasını istiyor. Hükümet, yeni enerji politikasını gelecek günlerde kamuoyuna açıklayacak.
Merkel "10 ila 15 yıl" dedi
Başbakan Angela Merkel, nükleer santrallerin geleceği konusunda ilk kez bir tarih dile getirdi. Merkel şu açıklamayı yaptı: "Teknik olarak bakıldığında makul olanı, nükleer santrallerin 10 ila 15 yıl daha kullanımda kalması. Başbakan olarak görevim, güvenliği nükleer enerjide en önemli kriter olarak konuşlandırmayı sağlamak."
Hükümetin planı gelecek dönemde, hem atom enerjisini hem de “yenilenebilir enerjiyi” birlikte kullanmak. Ancak Alman Yenilenebilir Enerji Birliği Başkanı Björn Klusmann, hükümetin bu planının, işlevsel olmadığını, uygulanamayacağını savunuyor.
Klusmann'a göre, hükümetin nükleer santrallerin kullanım süresini uzatması, yenilebilir enerji alanında yeni yatırımlara büyük darbe vuracak. Klusmann şöyle konuştu: “Yenilenebilir enerji, doğası gereği esnek bir sistem gerektirmektedir. Örneğin hava koşullarına göre üretim, alternatifler değişebilir. Eğer yenilenebilir enerjiye öncelik verilecekse ama bunun yanında nükleer santraller de kullanılacaksa, o zaman bu atom santrallerin de esnek üretim yapması gerekecek. Ancak nükleer enerjinin, ihtiyaç duyulan bu esnekliği sağlaması mümkün değil.”
"Sebep enerji lobilerinin baskısı"
Ana muhalefetteki Sosyal Demokrat Parti'nin lideri Sigmar Gabriel, hükümetin nükleer santrallerin kapatılmasını geciktirme kararının ardında, enerji lobilerinin baskısının yattığını savunuyor. Gabriel, hükümeti, yenilenebilir enerji kaynaklarına yeterli desteği vermemekle suçluyor.
Gabriel şöyle konuştu: "Eğer siz yenilenebilir enerjiyle ilgili yatırımları yavaşlatır ve enerji açığı konusunda harekete geçmezseniz o zaman fosil yakıta veya nükleer santrallere ihtiyaç duymanız hiç de şaşırtıcı bir sonuç değil. İklim koruma hedeflerine 2020 yılına kadar ulaşılması mümkün. Ama hükümet bunu istemiyor. Sanayi lobilerine boyun eğiyor ve tekrar ediyorum böylece eski nükleer santraller sayesinde, günde milyonlar kazananlara büyük bir hediye sunuyor."
"Enerji fiyatlarına fazla yansımayacak"
Tüketici dernekleri, nükleer santrallerin kapatılma tarihinin geciktirilmesinin, enerji fiyatlarına çok küçük bir yansımada bulunabileceğini tahmin ediyor. Buna göre nükleer santrallerin 12 yıl daha faaliyet göstermesi durumunda, bir ailenin enerji tüketimi yılda yalnızca 24,5 euro daha ucuz olacak.
Alman Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü'nden Claudia Kemfert'e göre nükleer santrallerin kapatılması için öngörülen süre uzatılırsa bundan asıl kârı, Almanya'nın dört enerji devi yani E.on, RWE, EnBW ve Vattenfall sağlayacak.
Kemfert, santrallerde ek güvenlik önlemleri için öngörülen maliyetler düşüldükten sonra, 15 yıllık bir uzatmanın, bu firmalara getirisinin yaklaşık 20 milyar euro dolayında olacağını belirtiyor.
SON VİDEO HABER
Haber Ara