O kurşun imama değil halka sıkıldı

Hakkâri'de PKK'nın tehdit ettiği cami imamı Aziz Tan'ın sabah namazına giderken şehit edilmesi, Türkiye'yi ayağa kaldırdı. Diyanet İşleri Başkanı'ndan kanaat önderlerine, aydınlardan, BDP yöneticilerine kadar herkes cinayete tepki gösteriyor. Sivil toplum örgütleri, saldırının halkı hedef aldığına dikkat çekerken, olayın bir an önce aydınlatılmasını istiyor.

Türkiye, Ramazan'da Hakkâ-ri'den gelen acı haberle sarsıldı. PKK'nın daha önce tehdit ettiği Hacı Sait Camii imamı Aziz Tan'ın, sabah namazına giderken sırtından 8 kurşunla şehit edilmesi, infiale yol açtı. İstanbul, İzmir, Manisa ve Trabzon gibi ülkenin dört bir yanından insanlar Tan ailesini arayarak acılarını paylaşıyor. Merhum imamın kardeşi Yrd. Doç. Dr. Zeki Tan, bu durumu, birlik-beraberlik düşüncesinin tezahürü olarak görüyor. Saldırganların meydanı boşaltmak istediğini vurgularken, "Maneviyat çekilince ortalık kurur." uyarısında bulunuyor. saldırının referandum öncesinde yapılmasını manidar bulan kanaat önderleri ve sivil toplum örgütleri, "Din adamına sıkılan kurşunlar, bütün halka sıkılmıştır." diyor. Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu'nun "Din görevlilerimiz cami gibidir." tespiti de olayın vahametini gözler önüne seriyor. Eski Diyarbakır Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu, tepkisini, "Kimden gelirse gelsin, lanet olsun." sözleriyle dile getirirken, cinayete BDP yönetimi de tepkili. Eşbaşkan Gültan Kışanak, bölge insanının tahrik edilmek istendiğine dikkat çekiyor.

Merhum imamın kardeşi Yrd. Doç. Dr. Zeki Tan, Türkiye'nin dört bir yanından insanların, bizzat gelerek veya telefon açarak taziyelerini ilettiğini söyledi. Bunun, din adamlarına gösterilen saygı ve birlik-beraberlik düşüncesinin tezahürü olduğunu vurgulayan Tan, "Ağabeyimin şahsında dine saldırı yapıldı. Saldırganlar, meydanı boşaltmak istiyor. Kendilerinden başka kimseye hayat hakkı tanımıyorlar. Maneviyat çekilince ortalık kurur." diye konuştu. Aziz Tan'ın oğlu Abdulselam Tan da babasının bıraktığı hizmetleri devam ettireceğini vurguladı. Tan, "Onu hiçbir zaman unutmayacağız. Onun açtığı yolda takipçisi ve devamcısı olacağız. Ondan aldığımız bayrağı sonuna kadar götüreceğiz. Yatarken değil, onun gibi koşarken ölmeyi bizlere nasip etsin." dedi. Babasının kendilerinden sürekli okumayı tavsiye ettiğini, Hakkâri'nin okuyan büyük insanlara ihtiyacı olduğunu anlattığını kaydetti.

Olayın bir provokasyon olabileceğine dikkat çeken eski Hakkâri Belediye Başkanı Abdurrahman Keskin ise "Aziz hocanın kimseyle bir ihtilafı söz konusu değildi. Bu doğrudan doğruya yani ortalığı bulandırmak, insanları birbirine düşürmek için yapılmış bir saldırıdır. Bir din adamının Ramazan gününde namaza giderken katledilmesi çok düşündürücüdür." ifadelerini kullandı. Aziz Hoca'nın öldürülmesinin, bütün Hakkâri'nin öldürülmesi anlamına geldiğini vurgulayan Keskin, din adamlarına yönelik böyle bir tecavüzün bugüne kadar görülmemiş bir olay olduğunu kaydetti. Keskin, "Biz Hakkâ-ri halkı olarak bütün gücümüzle bu olayın çözülmesi için çalışacağız. Devlet yetkilileri de bütün gücüyle çalışıp bu olayın faili meçhuller listesine eklenmesini engellemelidir." diye konuştu. Keskin, cenaze törenine gösterilen ilginin Hakkâri halkının bu olayı nefretle karşıladığının göstergesi olduğunu söyledi.

Din görevlisi cami gibidir, öldürülmesi çok acı

Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu: Toplumda birlik ve beraberliğin en önemli unsurlarından biri din adamlarıdır. Hakkâri'de görev yapan imam Aziz Tan'ın terör örgütü tarafından öldürülmüş olmasından dolayı son derece üzüntülüyüz. Din görevlilerimiz cami gibidir. Camiden giren kişilere etnik kökeni, mezhebi, meşrebi sorulmadığı gibi din görevlilerimiz de herkesi kucaklayan bir hizmet vermenin gayreti içindedir. Ancak yolumuz, istikametimiz bellidir. Biz milletimizin hizmetindeyiz, birlikten, beraberlikten yanayız.

Halk bu olaylarla tahrik ediliyor

BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak: Olayın ayrıntısını bilmiyoruz ama birileri gerginlik istiyor, halkın öfkesini zorladığını görüyoruz. Her şeye rağmen metanetimizi kaybetmeden ve yaşananları kabul etmeden bir yol izlemeliyiz. Huzura, barışa çok ciddi ihtiyacımız var. Ancak birileri inatla o kapıyı zorluyor. Tek bir insanın burnunun kanamasını istemiyoruz. Yaşama mal olmayan, hayata değer verilen noktada buluşmamız gerekiyor. Bunu yapmadıkça acılarımız büyüyecektir.

Şiddetten beslenenler devreye girdi

Kürt kökenli yazar Ümit Fırat: Çatışma ve gerginlik ortamından menfaat bekleyen birileri devreye girdi. Çatışmanın devamını isteyenler, şiddet odakları var. Bunlar barış ortamını istemiyorlar. Bu cinayet başka bir amaçla yapılmak istense de süreci olumsuz etkilemek isteyenlerin işi olduğu görülüyor. Gelişmeler güvensizlik ortamına neden oluyor. Emniyetin ivedi bir şekilde faili bulması gerekiyor. Birileri yapıyor, diğeri üstleniyor, bu işin kolay tarafı. Son gelişmeyle birlikte birtakım grupların, kontrol edilemeyen güçleri mi devreye girdi?

Terörün dini, imanı yoktur

Mardin İşadamları Derneği Başkanı M. Ali Babaoğlu: Terörün dini, imanı yoktur. Bu saldırıda bunu bir kez daha yaşadık. Ramazan ayında oruçlu bir insanı katletmek bütün insanlığı katletmek gibidir. Karanlık eller şimdi de din adamlarını hedef aldı. Aziz Tan, insanlara doğru yolu gösterdiği için şehit edildi. Bu saldırıyı kınıyoruz.

Yapana lanet olsun
Eski Diyarbakır Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu: Kimden gelirse gelsin insan hayatını hedef alan her türlü eylemin karşısındayız. Yaşam hakkına son veren bir eylem kimden geliyorsa gelsin ona lanet olsun. Faillerinin bir an önce ortaya çıkartılması gerekiyor. Herkes bunun sorumluluğu içindedir. Kim yapmışsa yaşam hakkına son veren bu yöntemlerle bir amaca ulaşılamaz ve sonuç itibarıyla bunu gerçekleştiren kim olursa olsun toplumda meşruluk bekleyemez.

Bölgedeki kanaat önderleri sindirilmek isteniyor

Kürt Demokratların Arayışı Hareketi'nin sözcüsü Sertaç Bucak: Ramazan ayında bir din görevlisinin menfur bir cinayete kurban verilmesi kabul edilemez. Cinayetin altında başka amaçları olabilir. Bölgedeki kanaat önderleri böylece sindirilmek mi isteniliyor sorusu akla geliyor. Kimden gelirse gelsin böyle bir cinayeti herkesin mahkûm etmesi gerekiyor. Umarım failleri bir an önce bulunur. Cinayeti bugüne kadar üstlenen olmaması olayın ne kadar karanlık olduğunun göstergesi.

Ölümlere birlikte cephe alalım

BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık: Türkiye'de yaşayan herkesin cinayetlere karşı cephe alması gerekiyor. Hakkâri'de yaşanan olayın benzerinin bir daha olmaması için Kürt sorununun çözülmesi gerekiyor. Ölümler artık halkımızın kaderi olmaktan çıkmalıdır. Hep birlikte buna karşı cephe oluşturmalıyız. Ölümleri onaylamak mümkün değil. İnsan hayatının harcanmasına kimsenin gönlü razı olmaz.

Barış özlemimizi zedeleyemeyecekler

AK Parti Hakkari Milletvekili Rüstem Zeydan: Bunu her kim yapmışsa bu dönem toplumun barış iklimi içinde bu ortamı ciddi anlamda zedelemiştir. İnsanların umudunu boşa çıkarma gayretinden başka bir şey değildir. Ama beraber yaşamak isteyenlerin ortak duygusunu zedeleyemeyecektir. Bu tür hareketlerin toplumumuza ve inanç bütünlüğümüze zararı olamayacaktır. Bu eylemsizlik kararının devamını da yürekten destekliyorum. İnşallah hepimizin gönlünden geçen bu barış ve güzellik ortamı devam eder. Olay faili meçhul gibi görünüyor ama her kim yapmışsa insanlığa karşı büyük bir suç işlemiştir.

Hedef referandum

Mardin Gazeteciler ve Yazarlar Derneği Başkanı Nezir Güneş: Referandum öncesi bu tür eylemler manidardır. Özgür bir şekilde düşüncesini ifade edenlere karşı şiddet uygulanıyor. Hakkâri'de imamın şehit edilmesi, özgürlük istediğini söyleyenler tarafından özgürlüğün nasıl kısıtlandığını gösteriyor. Bu, karanlık güçlerin son tezgâhı. Kimse dininden, dilinden ve en önemlisi de düşüncesinden dolayı öldürülemez. Bu olayı şiddetle kınıyoruz ve faillerin yakalanmasını istiyoruz.

Demokrasiyi istemiyorlar

Memur-Sen Mardin Şube Başkanı Mustafa Aydın: Ülkede demokrasiyi istemeyen hain güçler tarafından tezgâhlanmış ve ortaya konmuştur. Türkiye'nin özgür bir sürece girdiği bir zamanda, referandumu baltalamaya çalışanların kutsal görev yapan ve dokunulmazlığı bulunan din adamlarını hedef gösterip şehit etmesi bizleri derinden üzmüştür. İmam Aziz Tan, Allah yolunda şehit olmuştur. Hiç kimse huzurumuzu ve demokrasi yürüyüşümüzü bozamayacak.

Bu olay imamların şevkini kıramaz

Diyanet-Sen Muş Şube Başkanı Feyat Asya: Bir din adamına yapılan saldırıyı 'dine yapılmış saldırı' olarak görüyoruz. Toplumun önde gelen insanları olan din adamlarına yapılan bu saldırılar, asla İslam dininin emir ve yasaklarını öğretmekten alıkoyamaz. Hakkari'deki saldırı din adamlarının şevkini kırmamış, aksine şevklerini artırmıştır. Bizler doğru bildiğimizden hiçbir zaman şaşmayacağız.

PKK'nın iç yüzü ortaya çıktı

Diyanet-Sen Siirt temsilcisi Nezir Obut: Bir din görevlisine Ramazan ayında saldırı yapılması insanlık dışı bir olaydır. Bu olayı nefretle kınıyoruz. Terör örgütünün iç yüzünün nasıl hain, insafsız olduğu ortaya çıkmış oldu. Terör örgütünün din düşmanlığı yaptığı, din ve inanç ile hiçbir bağı olmadığı ortaya çıktı.

ZAMAN