TÜSİAD'ın referandum tavrı manidar
Devlet Bakanı Faruk Çelik, 'Anayasa değişikliğiyle ilgili çalışma yapan ve tavsiye eden TÜSİAD'ın referandum gibi kritik süreçle ilgili bugüne kadar herhangi bir açıklama yapmaması çok anlamlıdır, manidardır' dedi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-08-21 17:09:00
Çelik, bir gazetecinin 12 Eylül'de yapılacak halk oylaması sürecinde TÜSİAD'ın tavrını nasıl bulduğunu sorması üzerine, referandum öncesinde bazı sivil toplum kuruluşlarının toplu görüş bildirmemesini doğru bulduklarını, ancak bazı sivil toplum kuruluşlarının da görüşlerini net bir şekilde ifade etmelerinde yarar olduğunu söyledi.
Alevi vatandaşlarla ilgili toptancı bir açıklama yapılmasını yanlış bulduğunu ifade eden Çelik, şöyle konuştu:
'Çünkü o konunun inanç boyutu vardır. Herkesin bu konuda hassasiyet göstermesi gerekmektedir. Hiç kimsenin kişilerin inancını vesayet altına alma gibi bir lüksü olamaz. TÜSİAD gibi kuruluşlar ise öteden beri her alanda açıklama yapan ve raporlar hazırlayan kurumlardır. Anayasa değişikliğiyle ilgili çalışma yapan ve tavsiye eden TÜSİAD'ın referandum gibi kritik süreçle ilgili bugüne kadar herhangi bir açıklama yapmaması çok anlamlıdır, çok manidardır. TÜSİAD'ın bu tutumunu yanlış bulunuyorum. Bir ülkede demokrasinin çıtası ne kadar yükseliyorsa, bir ülkede hukuk güvencesi ne kadar pekişiyorsa o ülkede ticari aktivite o kadar artar. Eğer bir ülkede hukuk devleti olma konusunda sıkıntılar varsa, demokrasi konusunda sıkıntılar varsa o ülkede gelişme ve kalkınma mümkün değildir.'
Çelik, Türk ekonomisinin dünyada itibar ve ivme kazanmasının altında, hükümetin demokratikleşme sürecinde attığı adımların yattığını dile getirerek, 'Onun için herkesten önce TÜSİAD'ın bir açıklama yapması gerekirken sessiz kalması çok manidardır. Bazı çevrelerin sessiz kalması, bazı kesimlerin ise 'hayır' oyu kullanacaklarını açıklamasının altında da bu güzel icraatı AK Parti'nin yapması yatmaktadır' dedi.
-HERON UÇAKLARI-
Bakan Çelik, Heron uçaklarının düşürülmesinin teklif edildiğine dair iddialarla ilgili sorusu üzerine de bu iddiaların aydınlatılması gerektiğini söyledi.
Türkiye'nin teröre binlerce askerini şehit verdiğini ifade eden Çelik, şöyle devam etti:
'Bu terör belasıyla ilgili sorumluluk hükümetin olduğu kadar, Silahlı Kuvvetlerindir de. Her türlü imkan tanınmasına rağmen terör konusunda başarılı olunamıyorsa bu çerçeveden de konunun değerlendirilmesinde yarar vardır. Hiç ummadığımız gizli bir el yoksa Heron iddialarının aydınlığa kavuşması, sorumlularının da yargılanması gerekmektedir. Anayasa değişikliğinin bu konuyla ilgili bağlantısı vardır. Türkiye, Anayasa değişikliğinde, her alanda olduğu gibi terör konusunda da daha şeffaf hale gelecektir.'
Çelik, bir soru üzerine, hükümetin terörle mücadelede kiminle konuşacağını, kiminle konuşmayacağını, 2 dönemdir AK Parti'yi iktidara getiren halkın çok iyi bildiğini dile getirdi.
Yaptıkları çalışmalarla teröristle vatandaşı birbirinden ayırmaya çalıştıklarını anlatan Çelik, şunları söyledi:
'Bölgelerin kalkınması arasında büyük bir uçurum var. Bu uçurumu gidermeye çalışıyoruz. Vatandaşa diyoruz ki; sen Diyarbakır'da mı yaşıyorsun, sana aynı imkanları veriyoruz. Sen İzmir'de mi yaşıyorsun, sana da aynı imkanları veriyoruz. Ülkemizde yatırımlar açısından ayrımcılık kalkmıştır. Kaba kuvvet ve öldürmenin sonunun ne hale geldiğini hep beraber gördük. Terörle mücadele konusunda, Başbakanımız projelerini alıp muhalefete gitti. Bizim bu konudaki çabamızı tüm millet bilmektedir. Terörle mücadele konusunda Başbakan'ın görüşme talebini kabul etmeyenlerin, bu konuda konuşmaya hakları yoktur. Ne yüzle terörden, anlaşmadan bahsediyorsunuz? En büyük anlaşmayı Başbakan'ın uzattığı ele elini uzatmayan muhalefetin ta kendisi yapmıştır.'
Çelik, Hacıbektaş'ta meydana gelen olaylara da değinerek, 'Oradaki olayları çıkaranlar CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ile gelen CHP'lilerdir. O onların ayıbıdır. Tüm Hacıbektaş ve konuklar onları ayıplamışlardır. Kılıçdaroğlu partililerini susturma konusunda çaba göstermiş ancak susturamamıştır. Çünkü Hacıbektaş Veli'yi anlamaktan aciz zavallı bir güruhun nerede olduklarını bilmeden konuyu siyasi bir mitinge dönüştürmeleridir. Duyan gören herkes o güruhu ayıplamıştır' diye konuştu.
AA
SON VİDEO HABER
Haber Ara