Artık parti kapatamayacaklar
Sanayi Bakanı Nihat Ergün, ''Anayasa değişikliği gerçekleşince gerçekten hukuki bir sorun varsa onun üzerine gidilebilecek ama siyasi sonuç elde etmek için parti kapatma davası açılamayacak'' dedi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-08-20 09:54:00
Valilik Şeref Defteri'ni imzaladıktan sonra Valilik makamına geçen Ergün, ilde yürütülen çalışmalara ilişkin Kocatepe'den bilgi aldı.
Ergün, burada yaptığı açıklamada, 12 Eylüldeki referandumu, ''Türkiye'nin siyasi risklerini azaltma, Türkiye'de siyasi istikrarI kalıcı hale getirme referandumu'' diye niteledi.
Ülkede hiç kimsenin çeşitli yollarla siyasi istikrarı bozmaya teşebbüs edememesi, Türkiye'nin ayağına taş değmemesi, içeride ve dışarıda Türkiye'nin tekerine çomak sokmak isteyenlerin bir daha fırsat bulamaması için referandumun yapılacağını ifade eden Ergün, şunları kaydetti:
''Anayasa değişikliğinden kim istifade edecek; evvela iş dünyası, sanayi, ticaret, ekonomi. Bütün bunlar yatırıma dönüştüğünde, o istikrar ve güven ortamı, istihdam, üretim, ihracat olarak karşımıza çıkacak. Biz ekonomi dünyasına, 'bu işlere ilgisiz kalmayın, bu işler ekonomiyle yakından ilgilidir' diye niye söylüyoruz? Anayasa Mahkemesinin yapısı 11 kişi olsa ne olur, 17 kişi olsa ne olur? Hakimler Savcılar Yüksek Kuruluna taşradan 10 kişi üye seçilse ne olur, seçilmese ne olur? Bu Anayasa değişikliğinin ekonomiyle çok ilgisi var. Bu, artık yüksek yargıda siyasi amaçlı birtakım hareketlenmelerin olmaması anlamına gelecek. Bu, yüksek yargının yerindelik denetimi yapmaya son vermesi anlamına gelecek. Anayasa Mahkemesinin, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulunun demokratikleşmesi anlamına gelecek. Bu, Türkiye'de siyasi risklerin azaltılması anlamına gelecek.''
-''YARGI YOLUYLA HÜKÜMET DEVRİLİR Mİ?''-
Ergün, Anayasa değişikliğiyle siyasi parti kapatma davalarında parti kapatılsa bile milletvekilliğinin düşmesinin engelleneceğini, siyasi sonuç elde etmek için siyasi parti kapatma davası açılamayacağını söyledi.
''Anayasa değişikliği gerçekleşince gerçekten hukuki bir sorun varsa onun üzerine gidilebilecek ama siyasi sonuç elde etmek için parti kapatma davası açılamayacak'' diyen Ergün, 2008'de AK Parti'ye açılan kapatma davasının çok ciddi ekonomik ve siyasi sonuçları olabilecek bir dava olduğunu belirtti.
Eğer kapatmayla sonuçlansaydı ve Başbakan'ın milletvekilliği düşürülseydi mahkeme kararıyla hükümetin devrilmiş olacağını dile getiren Ergün, ''300 milletvekiline siyasi yasak getirilseydi yargı yoluyla Parlamento kapatılacaktı. Yargı yoluyla hükümet devrilir mi, Dünyanın neresinde var? Bunlar siyasi risk. Türkiye'nin vadelerini kısaltan riskler bunlar. Siyasi riskleri azaltmadan ekonomik zemini güçlendirme imkanı yoktu. İstediğimiz teşvik sistemini getirelim, bütün arsalar bedava olsun, tüm işçi paralarını biz ödeyelim ama siyasi riskler orada durduğu müddetçe arzu edilen sonucu vermeyecekti'' diye konuştu.
-MÜTEŞEBBİS RUHUN GELİŞTİRİLMESİ-
Bir ülkenin üretim gücü ve kabiliyetinin sanayiyle ölçülebileceğini vurgulayan Ergün, gerçek zenginliğin sanayiyle meydana getirilebileceğini anlattı.
Ergün, her ilde belirli bir sanayi potansiyeli olmasının kaçınılmaz olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:
''Türkiye'nin bütün illeri birden kalkınırsa ülke kalkınması olur. Yoksa 3-5 ilde her şey toplanıp diğer illerde bir atalet, durgunluk varsa o ülke kalkınmış bir ülke sayılamaz. Bütün şehirlerimizi tüm potansiyellerini değerlendirecek şekilde harekete geçirmemiz lazım. Bazı illerimizde ne yazık ki müteşebbis gücü son derece zayıf; potansiyel var, yerin altında, üstünde zenginlikler var, bunları harekete geçirecek adam yok. Başka yerden yatırımcılar bekleniyor. Tabi başka yerden de yatırımcı gelecek, bunlar da önemli ancak bunlardan daha önemlisi bir şehrin kendi içinde ne kadar yatırımcısının olduğu, o şehirde müteşebbis ruhun olup olmadığıdır.
Türkiye'de geliştirmek zorunda olduğumuz konulardan biri de müteşebbis ruhtur. Türkiye'de müteşebbis sayımız yeterli değil. Küçük ve orta boy işletmeler kuran çok sayıda müteşebbisimiz var ama dünyanın gelişmiş ülkelerine göre bu sayı yeterli değil. Ülkemizde 100 kişiden 4'ü girişimcilik yapmaktadır. Birçok gelişmiş ülkede bu sayı 10'un üzerindedir, 16 ve hatta 17'ye ulaşan ülkeler var. Bu konuda mesafe almamız gerekir.''
Karayolu ulaşımı bakımından duble yol çalışmalarının tamamlanmasının son derece önemli bir adım olacağını, demiryolu ulaşımını da yeni tren yolları ve hızlı trenlerle güçlendirmekte olduklarını ifade eden Ergün, ''Anadolu şehirlerini limanlara bağlamamız lazım. Anadolu'da üretilen sanayi ürünlerinin çok hızlı ve güvenli yollardan limanlara transfer ettirilmesi lazım'' dedi.
Ergün, komşuları Asya ve Avrupa ülkeleriyle iyi politikalar izleyen Türkiye'nin, dünya yatırımcıları açısından demokrasisi, hukuk standartları, altyapısı, yatırım imkanlarının kolaylaştırılması ve teşvik sistemleriyle bir cazibe merkezi haline geldiğini sözlerine ekledi.
Vali Kocatepe'nin porselen fincan takımı ve çini vazo hediye ettiği Ergün, daha sonra belediyeye geçerek Belediye Başkanı Mustafa İça'dan bilgi aldı. İça, Ergün'e porselen fincan takımı hediye etti.
AA
SON VİDEO HABER
Haber Ara