Ara rejimden çıkmanın ilk adımı

Anayasa halk oylamasında evet tercihinin anlatılacağı panele konuşmacı olarak katılacak eski DP Genel Başkanı Süleyman Soylu, referandumu Türkiye için bir dönemeç olarak gördüklerini ifade etti. Soylu, "Referandumu Türkiye'nin vesayetten kurtulup milli iradeyle yeniden buluşması olarak değerlendiriyoruz. 1960'tan itibaren Türkiye'nin içinde bulunduğu ara rejimden çıkmak üzere ilk adım olarak nitelendiriyoruz." diye konuştu.
Eski DP Genel Başkanı Süleyman Soylu, devletin kurucularından rahmetli Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın torunu Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali ve Anayasa Hukukçusu Doç. Dr. Faruk Bilir'in katılacağı Tire'deki paneli akademisyen Gökçe Ok yönetecek.

Süleyman Soylu, referandum oylamasını siyasi partiler meselesi olarak görmenin çok yanlış olduğunu vurgulayarak, bu ilk adımın büyüklüğünü bütün siyasi partilerin üstünde bir kuvvet olarak gördüklerini söyledi. Soylu, "1960, 1971, 1980 ve 28 Şubat'ı yaşayan misyonun temsilcileri olarak bizim darbe dayatmaları ile oluşturulan bir anayasaya değil, TBMM çatısı altında hazırlanmış ve yepyeni bir anayasanın kapağını açacak bu anayasa değişikliğine evet demek ülkemizin geleceği olarak sorumluluğumuzdur." şeklinde konuştu.

26 Mart diye bakıldığında yeni Türkiye'yi yeni dünyada rekabet ettirecek kurallara itirazları olmadığını belirten Soylu, çünkü eksikliklikleriyle beraber bu anayasa değişikliğinin Türkiye'de zaruri olan yeni anayasanın ilk adımı olduğunu tekrar etti. Soylu şöyle dedi: "Bu vesileyle Türkiye'de demokrat misyona hem bunu anlatabilmek hem de niçin bu anayasaya evet dediğimizi açıklayabilmek adına gidebildiğimiz yere kadar mütevazı ölçülerde gitmeye çalışacağız. Bu heyecanımızı ilk olarak bizle paylaşan sevgili Tireli demokrat dostlarımın daveti üzerine arkadaşlarımızla birlikte Tire'ye gidiyoruz. Burada hem Tirelilerle sohbet imkanı yakalayacağız hem de bu anayasa paketini konuşmacı arkadaşlarımızla panelde irdeleyeceğiz. Ertesi gün oradan Balıkesir, daha ertesi gün de Mersin'e hareket edeceğiz."

DP'nin yetkili kurul toplantısında yetkili kurulların karar aldığını ve disiplin işlemini başlatabileceğini belirten Soylu, ancak anayasanın bireyle, toplumla devlet arasında sözleşme olduğunu, siyasi partilerin müdahalesinin son derece yanlış olduğunu hatırlattı. Oylamalarda siyasi parti gruplarının kendi milletvekillerini müdahalede bulunamadığını, bu anlamda anayasa oylamalarının diğer oylamalara, referandumlara benzemeyen oylamalar olduğunun altını çizdi. Soylu, bu nedenle siyasi partilerin ortak karar alınmasının doğru olmadığını söyledi. Soylu, "Misyonumuzla da örtüşmemektedir. DP hatta ANAP misyonunda olan herkesin evet oyu vermesinin temin edilmesi gerekmektedir." ifadesini kullandı.

DP İzmir Disiplin Kurulu üyesi Gökçe Ok, referanduma evet kampanyasını düzenlemelerindeki amacın siyasi cihetinden çok manevi

ciheti olduğunu, ihtilallerden en fazla acı çeken bir partinin evlatları olarak anayasa değişikliklerine evet diyeceklerini belirtti. Genel merkezin aldığı hayır kararından şok olduklarını anlatan Gökçe Ok, geçmişte 28 Şubat sürecinde Mehmet Ağar döneminde statükocu davranmanın bedelini yüzde 16-17 oylardan yüzde 5'lere düşerek ödediklerini hatırlattı. Başlarının öne eğildiğini anlatan Ok, "Bu defa halkımız DP içinde hala hür iradesini kullanan, ahlaklı, vicdanlı insanların bulunduğunu görerek dua edeceklerdir." diye konuştu. Ok, bu programların paralarını kendi ceplerinden ödediklerini de sözlerine ekledi.

Eski DP ilçe başkanı Bekir Keseli de yaptığı açıklamada, bu çıkışlarının hizip problemi olarak algılanmasının yanlışlığına dikkat çekti. Keseli, 1960, 61, 70 muhtırası ve 80 sürecinde hep kendi partilerinin yaralandığını, hep antidemokratik uygulamalarla partilerinin önünün kesildiğini söyledi. "Anayasa değişikliklerini tam anlamıyla istediğimiz olmasa da bir adım olarak görüyoruz. Darbelerin hesabının sorulmasının sadece AK Parti yönetimine bırakılmasını da hazmedemiyoruz. Bu konunun asıl muhatap biziz. Partinin GİK hayır kararı nedeniyle şoktayız. Buna bir anlam veremiyoruz."

Keseli, 50 tane toplantı planlandığını, birincinin Tire'den başlamasının nedeninin 1982 Anayasası'nın oylanması sırasında da burada gerçek demokratların cesaretle hayır dediklerini hatırlattı. Keseli, "Demirel 10-15 yıl önce Isparta'da seçimi kaybettiği sırada biz kazanmıştık. Yine Tire DP'nin İzmir'deki tek şehir biliyorsunuz." dedi.

Panelin düzenleyicisi Keseli ve Ok, düzenledikleri basın toplantısında gerçekleştirilecek olan panelin tamamıyla sivil toplum hareketi olduğunu vurguladı. Keseli ve Ok, "Biz bu buluşmalarla anayasa halk oylamasını evet ya da hayır temelinden çıkartarak demokrasi kültürünün yerleşmesini ön planda tutmak istiyoruz." dediler.

Demokrasi Buluşmaları Paneli Tertip Heyeti Başkanı Gökçe Ok, Demokratlar Platformu ve Demokrat Akademi'nin son beş yıldır demokrasi kavramının yerleşmesi ve Menderes misyonunun gelecek nesillere aktarılması için yoğun bir çalışma içerisinde olduğunu ifade etti. Gökçe Ok "Söz konusu anayasa değişikliği meclis gündemine geldiğinde zaten Sayın Süleyman Soylu ve arkadaşlarının tavrı belliydi. Yarından itibaren başlayacak ve ülke genelinde 50 önemli merkezde gerçekleşecek olan Demokrasi Buluşmaları'nı bu kapsamda değerlendirmek gerekir. İlk buluşmanın Tire'de yani; demokrasinin doğduğu topraklarda yapılacak olması hem Tire hem de demokrat misyonun önemli bir ismi olan Süleyman Soylu'nun Tire'ye verdiği önemi göstermek açısından son derece manidardır." şeklinde konuştu.
Cihan

Ara rejimden çıkmanın ilk adımı

Demokrasi Buluşmaları Paneli, 4 Ağustos Çarşamba günü Tire Seha Gidel Kültür Merkezi'nde saat 14.30'da yapılacak.