'Hayır desem mağdurlara haksızlık ederdim'

'İzinsiz mesaj verme' gerekçesiyle MHP'den ihraç edilen Samsun İl Genel Meclisi Üyesi Sabri Arslan, anayasa referandumunda 'Hayır' oyu kullanacakların 12 Eylül'de suçsuz yere idam edilenleri vicdanen yeniden asacağını söyledi. Zindanlarda akıl almaz işkenceler görüp hayatlarını kaybedenlere karşı insanların haklarını savunma adına anayasa değişikliğinin fırsat olacağını vurgulayan Arslan, referandumun siyasetle alakası olmadığını ve ülkenin hayrına hizmet edeceğini belirtti.
Ülkücü camia ile 13 yaşında tanışan, ardından Terme Ülkü Ocakları Başkanlığı, ilçe ve il yöneticilikleri, divan başkanlıkları gibi görevlerde bulunan Sabri Arslan, 29 Mart yerel seçimlerinde MHP'den İl Genel Meclis Üyesi oldu. Darbelere karşı olması ve merhum Alparslan Türkeş'e yakınlığı ile bilinen Arslan, basına bu yönde sert açıklamalar yapınca ocak ayında partisinin İl Disiplin Kurulu'na sevk edilerek 'grup kararlarına uymama ve izinsiz mesaj verme' gerekçesiyle partisinden ihraç edildi. 12 Eylül döneminin de mağdurlarından olan Arslan, 40 yıl aktif siyaset yaptığı MHP'nin bugünkü 'Hayırcı' tutumunun ise içler acısı olduğunu kaydetti.

12 Eylül darbesinden en ağır yara alan camianın ülkücüler olduğuna dikkat çeken Samsun İl Genel Meclis Üyesi Sabri Arslan, MHP yönetiminin anayasa değişikliğine karşı çıkmasını siyasi kıskançlık olarak değerlendirdi. Partisinin bugünkü durumuna üzüldüğünü söyleyen Arslan, "MHP, Alparslan Türkeş'ten sonra sisteme daha fazla angaje olmaya ve CHP'lileşme hastalığına yakalandı. İktidara alternatif olması gereken MHP, muhalefetin alternatifi oldu. Geçmişine yakışmayan bir lekelenmenin, duruşun mahkumu görünümünde. İktidar olmak istemeyen bir hareket olduk. Yurdun doğusundan batısına kadar oy alan MHP İzmir'de denize dökülmek üzere. Anayasa değişikliğinde de çok önemli bir fırsatı kaçırıyor. Partinin bu tavrı, beni ve benim gibi düşünen ülkücüleri derinden yaralamaktadır." şeklinde konuştu.

Anayasa referandumu ile ülkenin bağırsaklarının temizleneceğini savunan Sabri Arslan, bunun siyasi amaca değil, ülkenin aydınlık geleceğine hizmet edeceğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Referandumda 'Evet' demek, gelecek adına bir sorumluluktur. Demokratik görünümlü despot oligarşik devletin zulmünden kurtulmak, özgürleşmek, kalkınmak ve halkın yönetime sahip çıkması adına herkes destek vermelidir. Neticesi fayda getirmese de kapı aralayacaktır. 'Hayır' diyenler ise 12 Eylül'ün kanlı ellerine ellerini bulaştırmış, adeta idama mahkum edilen o suçsuz insanları vicdanen yeniden asmış olacak. Yeterli görmüyorum ama bu hayırlı bir adımdır. Onun için kim getirirse getirsin destek vereceğim."

"TÜRKEŞ YAŞASAYDI, DEĞİŞİKLİK BUGÜNE KALMAZDI"

Alparslan Türkeş'in toplumun değer yargılarının altyapısını oluşturan, birlik ve beraberlik adına uygun bir anayasanın oluşması isteğini sıkça dile getirdiğine şahit olduğunu kaydeden Arslan, "Türkeş yaşasaydı, bu anayasa değişikliği kampanyası bugünlere kalmazdı. Çünkü içeriden çıktıktan sonra kongresini Nazım Hikmet'in şiiriyle açtı. Bu bir demokratik açılımdı. Ama şimdi siyasi bir kıskançlıkta davranıp karşı çıkılmasını anlayamıyorum. MHP bu duruşla kendi ipini çekiyor. Partiyi kendi şahsi çıkarları için kullanmayan, ülkücülüğü istismar etmeyen, ülkücülerin sırtından geçinmeyen hiç kimse bu işe karşı çıkamaz." ifadelerini kullandı.

CİHAN

'Hayır desem mağdurlara haksızlık ederdim'

MHP'den ihraç edilen Sabri Arslan: 'Hayır' dersem idam edilen suçsuz insanları yeniden asmış olurum.