BBP: Özel kuvvetleri destekliyoruz
BBP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Efe, anayasa değişikliği referandumunda, eksikliklere rağmen "Evet" oyu vereceklerini, hükümetin kurmayı planladığı özel hudut birliklerini de destekleyeceklerini söyledi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-07-21 15:30:00
Milliyetçi Çalışma Partisi (MÇP) döneminde Denizli'de il başkan yardımcılığı görevinde de bulunan Mehmet Efe, "Geçici 15. maddenin iptal edilmesine mi karşı çıkacağız? Engellilerin pozitif ayrımcılığına mı karşı çıkacağız? Çocuk istismarcılığına mı karşı çıkacağız? Emekli ve memurlarımızın toplu görüşme hakkı elde etmesine mi karşı çıkacağız? YAŞ kararlarına yargı yolunun açılmasına mı karşı çıkacağız?" ifadelerini kullandı.
BBP'nin Güvenlik-Özgürlük-Refah (GÖR) adını verdiği bir projede özel hudut birlikleri'ne benzer bir yapılanma olduğunu vurgulayan İl Başkanı Efe, mevcut sınırların terörle mücadelede Türk Silahlı Kuvvetleri'ne dezavantaj sağladığını, bunun için terör yok edilinceye kadar Türkiye'nin Gabar dağına sırtını dayayacak şekilde bir tampon bölge oluşturulmasını teklif etti. Efe, "Türkiye ile Irak arasında 1946 yılında imzalanan dostluk ve sınır anlaşmasına göre her iki ülke sınırları içinde bulunan 75 kilometrelik bir bölgede, komşu ülke asayişi sağlayamıyorsa, saldırılara maruz kalan ülkenin sıcak takip yapabilme hakkını kabul etmektedir. Sınırlarımız, bizzat Türk uydu sistemleri tarafından takip edilmelidir. Aynı zamanda uydudan mayın taramaları yapılmalıdır. Sabit karakol sistemi değiştirilmelidir. Belirli ve güvenlikli lojistik ve intikal merkezleri dışında karakol olmamalıdır. Stratejik noktalara sızarak konuşlanan geçici ve hareketli timlerle bu ihtiyaç karşılanmalıdır. Su şişirme yöntemli barajların sınırlarımızda yapımı hızlandırılarak teröristlerin sınırımızı geçişi engellenmelidir." diye konuştu.
Terörle mücadelenin en önemli ayaklarından birinin istihbarat olduğunu vurgulayan BBP İl Başkanı Efe, "Bunun için mali kaynakların arttırılması, istihbaratın yurt içi ve yurt dışı ayaklarının sağlamlaştırılması, teknolojik alt yapının güncellenmesi, gerek nokta operasyonlarının gerekse psikolojik harbin, istihbarat personeli tarafından rahatlıkla yapılabileceği güçlü bir sistemin oluşturulması gerekmektedir. Türkiye bu kadar tecrübeden sonra başta ABD olmak üzere istihbarat işbirliği ve paylaşımına güvenerek hareket etmemelidir. Mutlaka kendi bağımsız istihbarat örgütü ile bu mücadeleye devam etmelidir. İstihbarat birimleri arasında koordinasyonu sağlayacak ve değerlendirilecek bir yapı kurulmalıdır. Operasyonel istihbarat timleri oluşturulup, anında müdahale etme kabiliyeti sağlanmalıdır." şeklinde konuştu.
Çete faaliyetlerine ve gizli örgüt terör eylemlerine karşı, düzenli ordular ve açık mücadele stratejileriyle netice almanın mümkün olmadığını anlatan Mehmet Efe, şunları kaydetti: "Terör örgütü, vur kaç taktikleri ile korku, panik ve dehşet yaratarak sansasyonel eylemlerle zarar vermekte ve sesini duyurmaktadır. Bu itibarla; uzun süre uykuda kalan, fırsat bulunca terör eylemi yapan, hücreler halinde şehir ve kırsalda faaliyet gösteren, gündüz tarlada çiftçi ve fabrikada işçi olup gece mayın döşeyen bir oluşuma karşı mücadele; istihbarat, takip, tespit ve elebaşlarını imha görevi yapacak, inisiyatif alabilecek iyi yetiştirilmiş personelle yapılmalıdır. Bunun adına 'mobil birlikler' denebilir. Çok iyi yetiştirilmiş askeri personelden müteşekkil olacak tamamen yasal ve hukuk güvencesinde olacak birimler ihdas edilmelidir. Bunlar, terör örgütünün taktik, metot, strateji ve eylem niteliklerini bilen, buna göre vatandaştan teröristi ayıracak ve vatandaşa zarar vermeden enterne edecek yeteneklere sahip olacaktır. Sadece militan unsurlarla değil, onlara lojistik destek ve para veren yurt içi ve dışı tüm unsurlara karşı, öncesi sonrası veya okyanus ötesi diye ayırmadan etkin ve kararlı mücadele sergileyeceklerdir."
CİHAN
SON VİDEO HABER
Haber Ara