Yeni elçiye Neo-Con kıskacı
Obama'nın Ankara Büyükelçisi adayı Ricciardone, tartışma yarattı. Neo-Con'lar deneyimli diplomat Ricciardone'yi Mısır'da elçiyken demokrasi çabalarına asılmamak ve gittiği ülkelerde liderlerle samimiyeti ilerletmekle suçlanıyor
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-07-11 13:25:00
ABD Başkanı Barack Obama’nın Bağdat’a göndermeye karar verdiği Ankara Büyükelçisi James Jeffrey’nin yerine aday gösterdiği deneyimli diplomat Francis Ricciardone ile ilgili tartışma koptu. Neo-Conlar, 2005-2008’de Mısır’da büyükelçilik yapmış Riccardione’ın Bush yönetiminin Genişletilmiş Ortadoğu Projesi kapsamında yürütülen çalışmalara destek vermediği ve gittiği yerlerde liderlerle fazla samimiyet kurduğunu belirtip hassas bir dönemde Türkiye’ye atanmasına karşı çıktı.
Bu konudaki tartışmaları Foreign Policy dergisinin blogu The Cable’a taşıyan Josh Rogin’e göre, Riccardione’yi veto etmeleri için Senato’daki Cumhuriyetçilere baskı yapan Ne-Conlar, halihazırda Kabil’de büyükelçi yardımcısı olan deneyimli diplomatın ‘güçlü kimliği ve açık sözlülüğünün görevinin gereklerine uymadığını’ savundu. Türkiye’de görev yapmış ve akıcı bir Türkçe konuşan Ricciardone, Kahire’deyken Arap başkentlerinde yaşanan siyasi hareketlilik, bölgede rejim değişikliği yaşanacağı beklentisi doğurmuştu. ‘Arap Baharı’ diye anılan bu dönemde, Condoleezza Rice dışişleri bakanı olarak Kahire Amerikan Üniversitesi’nde reform çağrısında bulunmuştu. Birkaç ay sonra Mısır seçimlerindeki yolsuzluk ve şiddet olaylarıyla muhalefet sindirilmişti. ABD Ulusal Güvenlik Konseyi’nin eski danışmanı Eliot Abrams bundan Ricciardone’ı suçladı: “Büyükelçiden çabalarımız konusunda heves ya da enerji göremedik.”
Yazıda Türkiye’nin bağımsız bir politikaya yöneldiği sırada Ortadoğu için kilit önemdeki bir pozisyona atama yapılacağına dikkat çekilirken Amerikan Girişim Enstitüsü Başkan Yardımcısı Danielle Pletka da, “Şimdi Ankara’daki büyükelçimizin yerel liderlerin çıkarlarına ABD’nin çıkarlarından daha fazla önem vermesinin zamanı değil” dedi. Cumhuriyetçi kaynaklar da senatörlerin çekinceleri olduğunu ifade etti.
Ricciardone’ı destekleyenler ise diplomatın Türkiye’deki deneyimleri sayesinde ilişkileri ilerletmek ve ABD’nin bölgedeki çıkarlarını savunmak için ideal bir isim olduğunu savundu. Eski Dışişleri Politika Planlama Direktörü Mitchell Reiss, “Ricciardone, ülkesine en hassas görevlerde hizmet eden saygın ve fazlasıyla çalışkan bir dışişleri memurudur” sözleriyle destek çıktı.
‘Aslında büyük fırsat’
Bu kampta yer alanlar Ricciardone’nın Bush’un hatalı ‘demokrasi getirme’ politikasının günah keçisi yapıldığını düşünüyor. Dış İlişkiler Konseyi’nden araştırmacı Steven Cook, “Bush yönetimi ve Mısır hükümetinin çatışma halinde olduğu bir dönemde Ricciardone, çok başarılıydı. Sadece demokrasiyi destekleyecek biri değil, birçok konuda diyalogu sürdürecek birine ihtiyaç vardı” dedi. Rogin de “Ankara’nın cezalandırılmasını isteyenler için Riccardione yanlış seçim. Ödül taktiğini kullanmak isteyenler için ise Riccardione kapsamlı bilgisi, akıcı Türkçesiyle mükemmel bir aday” yorumunu yaptı. (Foreign Policy)
RADİKAL
SON VİDEO HABER
Haber Ara