İnat politikası Afganistan'ı yiyip bitiriyor

KASİM GAFURİ*

Ülkedeki ABD ve NATO birliklerinin komutanı General Stanley McCrysthal’ın görevine son verilip yerine General David Petraeus’un getirilmesi son günlerin en önemli gelişmesiydi. Petraeus ilk konuşmasında ABD’nin yeni taktikler kullanacağını vurgularken geniş çaplı operasyonların yapılacağını ima ediyordu. Bu da daha fazla sivilin ölme ihtimalini gündeme getiriyor.

McCrysthal’ın açıkça itiraz etmesi, Fransız komutanının taktikleri eleştirmesi ve Britanyalı komutanın da Taliban’la uzlaşma vaktinin geldiğini söylemesi, hepsi de yüksek rütbeli olan bu askerlerin artık savaştan bıktığını gösteriyor.

İşgalcilerin bu ülkede dokuz yıldır istikrar sağlamaya çalışsa da hiçbir kayda değer sonuç elde edemedi. Dahası, dünya kamuoyunun tepkisini çekmeleri ve yerel halk nezdinde özgürlük savaşçıları değil, işgalci güç olarak görünmeleri de hezimetin bir başka boyutu. Askerlerin itirazlarını politikacıları savaşı durdurmaya ikna etmesi çabası olarak da ele alabiliriz.

Fakat itiraz eden komutanları görevden alan siyasetçiler eski politikaları sürdürecek. Nasıl olsa bu inat politikasının bedelini kendileri değil, Afgan halkı ve Batılı askerler ödeyecek.

(Afganistan gazetesi Jamejam, 6 Temmuz 2010)
Radikal

İnat politikası Afganistan'ı yiyip bitiriyor

Afganistan işgali hem ABD’nin hem de Afgan halkının bitmeyen kâbusu. Dolayısıyla ABD askerleri, hatta genarelleri bile ara sıra itiraz ediyor.