Brezilya ve Türkiye’ye şapka çıkarılmalı
Birleşik Arap Emirlikleri’nden yayınlanan Daru’l Haliç gazetesi bugün, İran uranyumunun takası antlaşmasını konu edindi. Yorumda, Türkiye ve Brezilya’nın büyük bir iş başardığı söylendi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-05-24 09:45:00
Daru’l Haliç gazetesinde yer alan bir yorumda bugün Brezilya ve Türkiye’nin İran ile uranyum değişimi için imzaladıkları antlaşma konu edildi. Antlaşmaya imza atan iki ülke liderinin aldıkları konumdan övgü ile bahsedilirken ABD ve İsrail’in antlaşma karşısında takındığı olumsuz tavıra dikkat çekildi. Yazar Brezilya ve Türkiye’nin gayet sakin ve şaibeden uzak, açık niyetle İran’a yaklaşarak çok kısa sürede netice alabildiğine bu nedenle de bu iki ülkenin tüm Arap ülkeleri tarafından desteklenmesi gerektiğine işaret etti.
Emced Avar bugünkü “Şapka Brezilya ve Türkiye’ye” başlıklı yorumunda şu ifadelere yer veriyor: “Kim demiş İran meselesi ABD’den başkasını ilgilendirmez? İyi bir soru. Ancak bu soru siyasi işsizlikten şikayet etmeyen Arap Birliği’nden, ülkelerinden ya da sözcülerinden gelmedi. Bu soru, ülkesi bölgeye binlerce kilometre uzaklıktaki Brezilya Cumhurbaşkanı Lula da Silva’dan geldi. Hoşnutsuzluğunu ifade eden bu sorusundan daha güzel olan ise şu sözüydü: “Orada; düşman edinmeden siyaset yapmayı bilemeyen taraflar var. Brezilya başkanının Türkiye ile beraber başardığı uranyum antlaşması karşısında tavrı böyle idi. Bu antlaşmaya göre İran, nükleer yakıt karşılığında düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyumu Türkiye’ye gönderecek.”
Yazar ardından sözlerini Türkiye başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a getirerek aynı tarzda devam ettiriyor: “Türkiye başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, İran dışındaki diğer ülkelere nükleer teknoloji hatta nükleer silah sahibi olma hakkı verilmesini sorgularken daha zayıf konum almış değildi. Öyle ki bu soru sokaktaki insanın hatta okul derslerinde ABD dışında nükleer silah kullandığını okuduğu bir ülke bulunmayan öğrencilerin dahi kafasını kurcalamaktadır.
Öyleyse Batı’nın niyetini ve çifte-kaba standardını test etmeyi başaran Brezilya da Silva’sına ve Türkiye’nin Erdoğan’ına şapka çıkarmak gerekir. İki ülke sakin, sıradan olmayan, içinde şüpheli niyetler ve mayınlar bulundurmayan bir diplomasi ile 18 saat süren toplantılardan ve Brezilya dışişleri bakanının Güvenlik Konseyi’nin kendisinden (İran’dan) altı aydır istediğini yerine getirmesi için İran’a gerçekleştirdiği iki yolculuktan sonra neticeye ulaştı. BM genel sekreteri antlaşmayı tebrik etti. Bölge ülkeleri de antlaşmayı memnuniyetle karşıladı ve imzalayanları kutladı. Amerika ve İsrail ise bir kez daha kendi izni olmadan kravat düzeltenlere düşmanlığını kanıtladı.”
Destek verilmeli
Hiç kimsenin nükleer silah sahibi olmaya hakkının olmadığını, toplu imha silahı kullanıp da demokratik olunamayacağını ifade eden yazar korkutma ve caydırma amaçlı dahi bu silahların kullanılmasının demokrasiye aykırı olduğunu vurguladı ve devam etti: “İran’ın elinde nükleer silah bulunmamasıyla dünya daha iyi bir konumda olabilir. Ancak İsrail’in elinde yüzlerce nükleer başlık varken bölgenin güvenli olmasından söz edilebilir mi? Objektif, insan hayatına karşı sorumluluk taşıyan bir yetkilinin İran ve Arap ülkeleri üzerine kılıç sallayıp da İsrail’i nükleer gücüyle bir kenara bırakması mümkün değildir. İsrail’in nükleer silahları sorulduğunda Barack Obama’nın suratının nasıl da değiştiğini gördük. Ancak yine de bu konuya ilişkin yorum yapmak istemiyorum, derken utanmadı. Zira bizleri müttefikinin kanunların üzerinde ve tüm hesapların haricinde olduğuna ikna etmeye çalışıyor.”
Yazar son olarak tüm bölge ülkelerini bu girişimi desteklemeye çağırarak şöyle diyor: “ABD, tam kalbinde İsrail’in yer aldığı çıkarları gereği aciz kaldığı; bu durum böyle devam ettiği sürece Brezilya ve Türkiye gibi ülkelerin bu işi yapması mümkündür. Bu iki girişimci ülke destek ve onay görmelidir. Özellikle de sadece seyirci bileti alıp izlemekle yetinir hale gelen Arap ülkeleri tarafından!”
Haber Ara