Memur Sen'den pakete tam destek
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, ''Şimdi TBMM'nin devre dışı bırakılamayacağı yeni bir paket yola çıkmıştır. Darbe planlarıyla milletin geleceğinin karartılmaması gerektiğine inanıyoruz." dedi.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-04-27 21:07:00
Kamu çalışanı olarak emeği önemsediklerini kaydeden Gündoğdu, çünkü milli gelirden hak ettikleri payı almanın, sendikal görevleri içinde yer aldığını, diğer taraftan topyekun milletin de emeğinin, alın terinin ve özgürlüklerinin saygın olmasını istediklerini ifade etti.
-''HÜKÜMETLERİN VE MİLLETİN EKMEĞİNİ, İRADESİNİ YOK EDEN DARBECİLERLE MÜCADELE''-
Bu nedenle hükümetlerle memurların maaşının yüzde 10-15 artması için mücadele verirken diğer taraftan ''hükümetlerin de milletin de ekmeğini, iradesini yok eden darbecilerle mücadele etmek'' gibi bir görevleri olduğunu belirten Gündoğdu, ''Bu her iki yönlü talebimizin çözümü için öteden beri topyekun bir anayasa değişikliği istedik. Devletin milletini oluşturarak on yılda bir, belli kurumların milleti dövmesiyle sonuçlanan, defolu demokrasiyle yönetilen ülke konumundan, milletin devletini oluşturarak, demokratik devlete geçişi önemsedik'' dedi.
Gündoğdu, şöyle konuştu:
''1960 darbesiyle başlayan millet iradesini erozyona uğratma geleneği, darbelerin oluşturduğu kurullar eliyle de yürütülerek bugüne gelmiştir. 1960 darbesinden sonra oluşan kurumların tamamı da darbe ürünüdür. Anayasa Mahkemesi'nden, Milli Güvenlik Kurulu'na (MGK), Yüksek Askeri Şura'dan (YAŞ) Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) kadar her birisi bir darbe ürünüdür. Şu anda deşifre olan kasetlere baktığımızda da her birinin bir darbe ürünü, keyfi maddeyle kendilerine güç ihdas ettiklerini, kanunun gücü yerine, gücün kanununu oluşturarak, hukuk devletini rafa kaldırmaya teşebbüs ettiklerini görüyoruz.
Onun için topyekun bir anayasa değişikliği bu ülkenin tek beklentisidir. Ancak, siyasette dünkü çalışmalarını rafa kaldırıp, bugün yapılana değil, yapana bakarak gard alış biçimi kısır çekişmeler ve millet eksenli siyaset yapılmama hastalığı, topyekun bir anayasa değişikliğini en azından bugün için kolay kılmıyor. Dolayısıyla mükemmeli gerçekleştiremiyorsak, mükemmele giden yol haritasını normalleştirmek, olumlu hale getirmek ve çizmek gerekir ki, şu anda TBMM'de tartışmaları yapılan paketi, bu doğrultuda yapılması gereken, ikinci önemli adım olarak görüyoruz.''
Gündoğdu, işçiye, bakkala, manava siyaset hakkı tanınmışken, eşit yurttaşlık, evrensel hukukun gereği herkese tanınmışken, hala memura siyaset yasağının devam etmesinin de eleştirilerinden birisi olduğunu söyledi.
Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) kararlarının, en azından meslekten ihraç boyutunun yargıya açılıyorken, sürgün etme, dövme, mahalle baskısı boyutunun hala yargıya kapalı olmasının, eleştirebilecekleri bir başka madde olduğunu ifade eden Gündoğdu, sivil, özgürlükçü ve gerçekten milleti kucaklayan bir Anayasa'ya ihtiyaç bulunduğunu vurguladı.
-''MİLLETLE GÜREŞ TUTMAYA ÇALIŞANLAR TUŞ OLACAK''-
Ahmet Gündoğdu, sözlerini şöyle tamamladı:
''Dün 411 milletvekilini alkışladık özgürlüklerden yana tavır aldıkları için. Anayasa Mahkemesi, bu 411 milletvekilinin kararını işlevsiz kılarak TBMM'yi devre dışı bırakmıştı, şimdi TBMM'nin devre dışı bırakılamayacağı yeni bir paket yola çıkmıştır. Memur-Sen ailesi olarak darbe planlarıyla milletin geleceğinin karartılmaması gerektiğine inanıyoruz. Darbecilerin, tarihin çöplüğündeki yerini alması gerektiğinin zamanının geçmekte olduğunun altını çiziyoruz.
Bugün de 331 ile 337 arasında değişen bu milletvekillerinin tarihe geçeceğinin altını çizmek istiyorum. Milletle güreş tutmaya kalkışanların tuş olacağını ifade etmek istiyorum. Bu ülkenin bir ferdiyiz sivil anayasayı önemsiyoruz. Kamu çalışanıyız o nedenle toplu sözleşme hakkını önemsiyoruz. Hem toplu sözleşme hakkına dair hem de sivil anayasaya dair bu paket, bizlerin beklentisini karşılayacak ve bundan sonraki beklentilerimizi anlamlı hale getirecek.''
AA
SON VİDEO HABER
Haber Ara