Sünniler, Irak'ın 'tutkal'ı haline geldi
Irak'ta seçim sonrası dönemde Sünnilerin siyasete katılımının önemi yine göz ardı ediliyor. İstikrar için Sünnilerin etkin katılımı şart.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-04-23 12:12:00
kalabilir; zira kendisi son parlamento seçimlerinde Bağdat’ta kullanılan oyların yeniden sayılmasını sağladığı gibi, Amerikan ve Irak güçleri ülkedeki Kaide’ye ezici darbe vurma başarısını göstererek örgütün iki önde gelen liderini öldürdü.
Söz konusu zafer zarhoşluğu her yetkili açısından, özellikle de tevazu eksikliği ve tek adam olma eğilimiyle bilinen Maliki açısından epey çekici. Bu durumun, yeni hükümetin kurulması sürecinde yaşanan ciddi tökezlemelerin ardından ortaya çıkması yeni bir çözümsüzlük nedeni oluşturuyor.
Karmaşa derinleşebilirHiç kuşkusuz Irak’taki Kaide’ye güçlü bir darbe vurulması Irak yönetimi ve halkı için hem güvenlik hem de siyaset açısından bir kazanım. Ayrıca Amerikalılarla birlikte yürütülen operasyonlarda örgütün
liderine ulaşılması güvenlik başarısının da ötesine geçiyor; zira bu durum, örgütü koruyan Sünni çoğunluğun şiddeti ortadan kaldırma ve siyasi çalışmaya katılma yönünde büyük bir dönüşüm yaşadığını gösteriyor. Dolayısıyla Kaide’nin düzenlediği terörist eylemlerin ağır bedelini ödeyen bu çevre, bütün umutlarıyla Irak halkının esaslı bir oluşumu olarak itibarını yeniden kazanmayı bekliyor.
Böylesine hassas bir operasyonun siyasete alet edilmesi ihtimalinin siyasi çalışma üzerinde yıkıcı etkileri olacaktır. Maliki seçimlerde Sünnilerin beklentilerini yansıtan oluşumlara açılmıştı; şimdi Kaide karşısında sağlanan başarıyı bu beklentileri frenlemek için işleve sokma çabaları karmaşayı ve güvenliğin gerilemesi tehdidini derinleştirecektir.
Buna paralel olarak, Irak şartlarını takip edenler Bağdat’ta verilen oyların yeniden sayılmasının parlamentodaki güç dengesinde temel bir değişikliğe yol açmayacağında hemfikir. Seçimlerin üzerinden geçen dönemin müzakerelere ve manevralara sahne olduğu, çeşitli partilerin Irak’ın komşularından destek aldığı, ancak kütleler arasında bir anlaşmayla da sonuçlanmadığı biliniyor. Bu durum, son seçimlerin ve Sünnilerin siyasete girmesinin anlamının göz ardı edilmesinden kaynaklanıyor.
‘Niyet’ açıklaması yetmez
Anlaşmazlıkların tek sebebi oluşumlar içindeki pasta paylaşımı ve Maliki’nin hükümet kurma görevinin kendisinde olduğunu ısrar etmesiyle de ilgili değil. Yeniden sayımın sonucu Hukuk Devleti İttifakı’nın lehinde olursa ve bu oluşum eski başbakan İyad Allavi’nin liderliğindeki El Irakiye yerine parlamentoda en büyük kütle haline gelirse, Maliki başbakanlığı en fazla isteyen isim olacaktır. Fakat bu durumda muhtemel hükümette Sünnilere yer verme niyetini açıklamak yeterli olmayabilir. Zira Sünnilerin parlamentodaki temsilcileri kanalıyla etkin katılımı gerekiyor. Acaba Maliki zafer sarhoşluğunun gölgesinde bu adımın önemine ikna olur mu?
*Londra’da Arapça yayımlanan Hayat gazetesi, 21 Nisan 2010
Tercüme: Radikal
SON VİDEO HABER
Haber Ara