Meclis'te 'savaş' gerginliği sürüyor
TBMM Genel Kurulunda, Anayasa değişikliği görüşmeleri sırasında, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin ile BDP'li milletvekilleri arasında tartışma çıktı.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-04-21 20:29:00
Anayasa değişikliği görüşmelerinde 'savaş' tartışması bugün de sürdü.
Sabahat Tuncel dün akşam Türkiye'de savaş yaşandığını söyleyince tartışmalar yaşanmıştı.Tuncel'in sözleri üzerine Meclis Başkanı Şahin savaşın iki ordu arasında olacağını, Türkiye'de ise terör örgütüne karşı verilen bir mücadele yaşandığına dikkat çekmişti.
Bugün söz alan Hasip Kaplan Meclis Başkanı Şahin'in tavrını eleştirdi.
Parti adına konuşanların susturulmaya çalışıldığını ileri süren Kaplan, ''Uyarıyoruz. Tepkimiz sert olur, Sayın Başkan'' dedi.
Şahin, ''Ne yaparsın, Sayın Kaplan? Lütfen oturun yerinize'' yanıtını vermesi üzerine Kaplan, ''Sert olur, sert olur'' diye yineledi.
Şahin, ''Lütfen Sayın Kaplan, size yakışmıyor. Meclis Başkanlığını tehdit mi ediyorsunuz? Ne yapacaksınız? Öldürtecek misiniz, vurdurtacak mısınız Meclis Başkanını?'' diye konuştu.
Başkan şahin, Tuncel'in dün ''bu ülkede savaş var'' sözleri üzerine, ''Bu ülkede bir savaş var, derseniz Türkiye Cumhuriyeti güvenlik güçlerinin başka bir ülkenin güvenlik güçleriyle çarpıştığı anlamına gelir. Türkiye'de güvenlik güçlerimiz sadece terörle mücadele etmektedir ve halkımızın can güvenliğini sağlamaktadır. Şu çatı altında görev yapan hiç kimse terör örgütünü sanki Türk Silahlı Kuvvetleri ile çarpışan bir başka ülkenin silahlı gücüymüş gibi takdim edemez, buna hakkınız yoktur'' dediğini anımsatarak, ''Halen sözlerimin arkasındayım. Tutumu değiştirecek bir husus yoktur'' diye konuştu.
Kaplan, ''Git Genelkurmay Başkanına söyle'' sözleri üzerine ise Şahin, ''TBMM'nin 90. yılını kutladığımız şu dönemde onun ruhuna uygun davranmak benim görevimdir. Uyarı görevimi yapmak zorundayım'' dedi.
NELER YAŞANMIŞTI
Bugün Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin'i kızdıran sözlerin sahibi
BDP'li Sebahat Tuncel'di.. Tüncel ile Meclis başkanı arasında geçen konuşmalar tutanaklara şöyle yansımıştı.
Şahin: Lütfen sözlerinizi tashih edin. Bu yanlış anlamalara mahal verebilir. Belki sürç-i lisan ettiniz.
Tuncel: Böyle alkışlayarak bu ülkede sorun yokmuş, çatışma yokmuş, insanlar ölmüyormuş gibi davranmanın anlamı yoktur. Bu konuda sizin tarafsız olmanızı öneririm.
Şahin: Ben tarafsızım. Ben Türkiye Cumhuriyeti devletinden yana tarafım. Bu ülkeyi yolda bulmadık.
Tuncel: Bu ülkede bir çatışma var. Biz de bu ülkede yaşıyoruz Sayın Başkan. Biz bu ülkenin demokratik geleceğinden tarafız. Bu tutumunuzla, aksine bu ülkedeki milliyetçiliği, yaşanan çatışmaları, yaşanan ölümleri gözetiyorsunuz. Lütfen Sayın Başkan tarafsız olun.
Şahin: Bu çatı altında olan her milletvekili, tabii ki Türkiye Cumhuriyeti devletinden yana olmalıdır. Her milletvekili yeminine sadık olmalı.(Bu sırada tartışmaya katılan BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız'a) Siz grup Başkanvekilisiniz. Bu sözleri tashih etmeniz lazım. Tuncel: bu ülkede yaşananları alkışlayarak yok mu sayacaksınız? Bu ülkede Kürtleri, ölümleri yok mu sayacaksınız? Nasıl olacak? Bu ülkede barışı, çocuklarımızın geleceğini tartışamayacaksak...
Şahin: önerge üzerinde konuşun, yapmış olduğunuz yemine sadık kalarak konuşun lütfen.
Tuncel: Konuşma hakkımı gasp ettiniz. 5 dakika istiyorum. Konuşma hakkımı elimden aldınız. Biz bu ülkede demokrasinin teminatıyız. Biz bu ülkede gerçekleri ifade ediyoruz. Siz rahatsız olabilirsiniz, 3 maymunları oynayabilirsiniz, ama biz bu ülkede gerçekleri halkımızla paylaşmak zorundayız. Bu ülkede savaşı destekleyen bir parlamentoda konuşmaktan büyük utanç duyuyorum.
Şahin: Bu parlamento, 90 yıl önce Milli Kurtuluş Savaşını başlatmış ve Cumhuriyeti kurmuş olan parlamentodur. Bu parlamento, 'Yurtta sulh, cihanda sulh' ilkesi üzerine kurulmuştur. Ben Türkiye Cumhuriyeti devletinden, TBMM'den yanayım.
AA
Haber Ara